Son zamanların en sevilen dizisi geri dönmüşken, tüm karakterlerini astroloji goygoyumuza meze etmemek olmazdı elbette!
İşte karşınızda Fi karakterlerinin burçları!
SPOILER İÇERİR!
Son zamanların en sevilen dizisi geri dönmüşken, tüm karakterlerini astroloji goygoyumuza meze etmemek olmazdı elbette!
İşte karşınızda Fi karakterlerinin burçları!
SPOILER İÇERİR!
İnce işler, entrikalar, çetrefilli mevzular dönerken; en kuzu karakterin dahi en karanlık tarafı görülüyor bu dizide. Kimse masum değil; hiç kimse basit değil!
Hırslarını, arzularını görüp kendimizden bir şeyler bulduğumuz bu karakterleri burçlara uyarlamak son derece eğlenceli oldu.
Hareketlerinin sonuçlarını pek düşünmeyen, biraz aceleci bir yapısı var. Kimseden ama kimseden de emir almayı sevmiyor. Gururunun ve benliğinin fazlasıyla bilincinde. Kafasına koyduğu şeyi yapana kadar da rahat etmiyor. Korkudan titrese bile kafa tutmaya devam ediyor. Koç işte!
Can Manay'ın karşısında gerginlikten titrerken bile o soruları soruyor. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde bile en tenha yerlere giriyor. Deli cesareti!
Mantıklı, oturaklı, sakin... Can Manay'ın o korkunç ve kontrolsüz arzularını dizginleyen, gerçeklerden kopmasını engelleyen klas kadın.
'Mükemmel hayatının tadını çıkar' diyor, bir Boğa olarak. Her daim jilet gibi, kaliteli, zarif. Yardımsever fakat sert. Herkesin hayatına böyle biri lazım.
Sürekli seyahat eden, zihni aktif, çok konuşan, girişken, neşeli bir kızcağız! Hırslara çok kapılmıyor. Arada dengesiz davranıp üzülse bile çok da kafaya takmıyor. Ayrıca komik! Çok komik, açık sözlü biri... Herkes entrikaların içinde helak olurken; o uzaktan bakıp 'OÇ' diye küfür etmeyi, gülüp eğlenmeyi ve kendi planlarına yönelmeyi tercih ediyor. Dedikoduların tamamı ondan geçiyor ama onu etkilemiyor. Hayat ona güzel.
Manay'ın en ufak haraketinden dahi ne iş çevireceğini anlayan güçlü sezgileri, aidiyet ve sahiplenme duygusu, çile dolduran sabırlı hali ile tam bir Yengeç. Zaten ancak bir Yengeç, Allah'ın manyağını böylesine sahiplenir ve ne kadar kızsa da her daim korumaya devam eder. Söylenir, trip atar, çemkirir, bol bol azarlar ama yine de vazgeçmez. 'Aile' duygusuna en çok o sahiptir.
Sürekli 'ben, ben, ama ben, ben neyim, ben baş dansçıyım, ben bunu istiyorum, beni ne kadar seviyorsun, ben sen değilim, ben Alara değilim, ben ben ben' tarzı konuşamaları ile benlik algısı en yüksek burç olan Aslan'a mensup elbette. Kendi değerini biliyor, başkalarının da bilmesini istiyor. Aşırı dramatik! Aşktan beklentisi ise 'neden Deniz'in tek istediği ben değilim ki?!' diyecek kadar da yüksek. Tam bir Aslan kadını.
Herkese eli uzanır; sınıf arkadaşlarına da, derslerine de, engelli abisine de... Her işi de mükemmel ve eksiksiz yapar. Hırslıdır; lakin yüzeysel hırslar onun için sadece bir çocukluk hastalığıdır. Sıradan insanların ufak tefek, sevmek-sevilmek temelli arzularına güler geçer. Çok daha derin -herkese faydası olacak amaçlar peşindedir o. Aslında benliği ve egosu kimseyi sallamayacak kadar güçlüdür. Bilginin peşindedir, hakikatin... Çok da zekidir. Sadece dilini tutmayı pek beceremez işte. Bilge ilerleyen bölümlerde tıpkı bir Başak gibi mükemmelliği gösterecek bize!
Sanatçı olduğu için Terazi demiyoruz... Lakin arada kalışları, kararsızlıkları; adalete ve saygıya verdiği değer. İyi niyeti ile işleri her zaman batırması... İşte bunlar hep Terazilik! Deli kadınlar hep onu buluyor, çünkü ancak o deli insanları dengeleyebiliyor! Çekici, yakışıklı, zarif... Ama hep başkalarını düşünmekten dolayı kaybediyor. Deniz size ibret olsun Teraziler!
Hastanelerin, tedavilerin, sakinleştirici iğnelerin ancak hafifletebildiği tutkular, saplantılar, zehir gibi keskin bir zeka, yılansı bir çekicilik... Buyurun size Can Manay.
İnsanların zihinlerinin en derinine inmeyi sever, 'iyi-kötü' algısı karmaşıktır, ahlak anlayışı tuhaftır. Delidir kısaca!
Televizyon ekranlarından geçmiş bir diğer akrep olan Bihter Ziyagil'in karanlık arzularının ve tutkusunun seviye atlamış hali gibi olan Can Manay, ölmez ama öldürür!
Komplekssiz, neşeli, komik, eğlenceli... Özgürlüğüne de düşkün! Can Manay'ın karşısında dimdik durabilen, ona çok da zaafı olmayan aşmış bir kadındı Sıla. Arkadaş canlısıydı ve herkes tarafından seviliyordu. Manay'ı o karanlıktan kurtarabilirdi. Kısmet...
Planlı, hesapçı ve adaletin, hakikatin peşinde... Bir de elbette ki patron!
Akrep Can Manay'ın hakkından ancak bir Oğlak gelebilir zaten. Koruyan kollayan, ama aynı zamanda yıkan, yok eden bir kuvvet o. Her şeyin kontrolü altında olmasını seven, sorumluluk sahibi biri. Oğlak karanlığına ve hüznüne de sahip.
Karmaşık, herkesten farklı çalışan bir zihni var. Hayalleri için akşamları kağıt toplayıcılığı yapacak kadar da net biri. İnsanları rahatsız etmeyi, karanlık taraflarıyla yüzleştirmeyi seviyor ve hatta bazen dürüstlük konusunda fazla abartıya kaçıyor. Kimseye yakın davranmasa da, tüm tuhaflığına rağmen bir şekilde seviliyor. Bu tuhaf adam, zodyak'ın en tuhaf burcundan... Kova'dan!
Zarif, narin, tatlı bir kız o... Herkes hırsları için birbirini acımadan harcarken; o tam bir Balık gibi kimseyi incitmeden, zarifçe seviyor. Hayallerine sığınıyor. Kendisini kelimelerden uzak, müziğiyle ifade ediyor. Gerçek dünyanın kurallarından kaçmak istiyor ama bir Balık olarak elbette ağlara yakalanıyor. Neyse ki o temiz kalbiyle onu seven insanlar tarafından hep korunacak!
Ay cidden insanların balık burçlarını hayalperest, şirin sevgi pıtırcıkları olarak görmesi beni deli ediyor bir salın bizi artık.
Yine hangi pisliğe akrep burcunu yapıştırmışlar diye merakımdan geldim. Tabii ki yine en pisliği akrep! Akrepler kovalasın sizi!
Yıl olmuş 2017 hala şurada yazılanları üstüne alınan var.