Ankara'da 3 milyon kişyi kapsayan OHAL kararı gündeme bomba gibi düştü. Ankara Barosu'ndan 'OHAL Araması'na itiraz geldi. Ankara Emniyeti de uygulamayı savunrak 'rutin işlem' dedi.
ANKARA 10. Sulh Ceza Mahkemesi'nin Çankaya, Altındağ, Keçiören, Mamak, Yenimahalle ve Pursaklar ilçelerinde polisin 15 gün süreyle kişilerin üst, araç, eşya ve özel bilgilerini 'olağanüstü durumlarda' uygulanan şekliyle aranma yapmasına izin veren kararına Ankara Barosu itiraz etti.
Baro adına hazırlanan itiraz dilekçesi Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ne verildi.
EMNİYET'TEN OHAL AÇIKLAMASI
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Ankara'da 3 milyon kişiyi kapsayan arama kararı konusunda açıklama yaptı. Yazılı açıklamada, arama kararının 'rutin işlem' olduğu bildirildi.
Açıklamada, şöyle denildi: 'İlimizde bazı yazılı ve görsel medyada ve haber portallarında yer alan “Ankara İlçelerinde Ohal Araması – Başkent’te İzinsiz Arama Yetkisi” başlıklarında yer alan haber ve yorumların yanlış ve maksatlı oldukları anlaşılmış olup açıklama yapılması zarureti hâsıl olmuştur. Buna göre;
“TERÖR ÖRGÜTLERİNİN FAALİYETLERİNİN TESPİTİ İÇİN”
İlimizin Başkent olması sebebiyle tüm kamu kurum kuruluşlarının merkez ve taşra yapılanmaları, yabancı devlet temsilcilikleri gibi hassas noktalarının fazlalığı yanı sıra, gerek toplantı ve gösteri yürüyüşleri ile spor etkinlikleri bakımından yoğun aktivitesi bulunan bir şehirdir.
2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ve kapsamına giren yerler ve yakın çevrelerinde, halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde eğitim ve öğretim özgürlüğünün sağlanabilmesi amacı için her derecede öğretim ve eğitim kurumlarının çevresi ile umuma açık yerlerde yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında,
5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine dair Kanuna göre müsabakaların yapılacağı spor alanlarının çevresinde,
Terör örgütlerinin faaliyetlerinin tespiti ve önlenmesi, Milli Güvenlik ve Kamu Düzenin, Genel Sağlık ve Genel Ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması ve bulundurulması yasak olan her türlü silah patlayıcı madde ve eşyanın tespiti amacıyla meydana gelebilecek olayların önlenmesinde;
YEREL SEÇİM GÜVENLİĞİ İÇİN
Terör örgütleri faaliyetleri açısından intikal eden istihbarı bilgi ve ihbarlar ile 30 Mart 2014 tarihînde yapılacak Mahalli İdareler Seçimleri kapsamında propaganda ve seçim faaliyetlerinin güvenli ortamda yerine getirilmesinde,
RUTİN İŞLEM
Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 19 ve 20. Maddeleri, PVSK Ek-1 Maddesi ve CMUK 94 Maddesi gereğince, kişilerin hak ve hürriyetlerinin korunması amacıyla, Sulh Ceza Mahkemelerinden 'süreli' olarak rutin arama kararlan talep edilmekte olup, Yetkili Mahkemelerin kararı doğrultusunda belirtilen yerlerde önleme amacıyla kanun ve yönetmelikte belirtilen sınırlamalar çerçevesinde umuma açık yerlerde, şehir giriş çıkışlarındaki uygulama noktalarında önleme araması mevzuatımıza uygun olarak yapılmaktadır.
Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 19. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan özel işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılmasının söz konusu olmadığı ile haberlerde yer alan mahkemelerden alınan önleme arama karar uygulamalarının uzun yıllardan beri rutin olarak yapıldığı hususu, kamuoyuna saygıyla duyurulur.'
SIKIYÖNETİM İLANI
Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Erol Aras ise bu kararla arama izni verilen bölgelerde yaşayan 3 milyon Ankaralının olağan şüpheli duruma düşürüldüğünü belirterek, kararı şöyle eleştirdi: “Bu karar CMK hükümlerine açık aykırılık gösterdiği gibi dayanak olarak gösterilen yönetmeliğe de aykırı. Söz konusu yönetmelik maddeleri somut olarak yerleşim yerinin ve aramanın geçerli olacağı zamanın belirlenmesine hükmediyor. Ancak bu karar genel bir karardır. Tüm kent şüpheli durumuna düşürülmüştü. Yasa ve yönetmelik hükümlerine kesinlikle aykırı bir karardır. Hukuki hiçbir dayanağı yoktur. Bu kararla Başkent’te görünmez bir sıkıyönetim ilan edilmiş. Sıkıyönetim dönemlerinde, olağanüstü hal ilanlarında alınan kararlarla aynıdır. Bu tür kararlar olağanüstü dönemlerde sıkıyönetim ilan edildiğinde alınıyordu. Demek ki bizim bilmediğimiz bir sıkıyönetim ilanı varmış.'
TEKİN: BU OLAĞANÜSTÜ HAL DEĞİL Mİ?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, 'Ankara'da 6 ilçe için 15 gün süreyle alınan genel arama kararı, AKP'nin kara ve hukuksuz döneminin kararıdır' dedi.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün talebi doğrultusunda 10. Sulh Ceza Mahkemesi'nin Ankara'da mahkeme kararı olmadan kişilerin aranabilmesi kararına bir tepki de Tekin'den geldi.
Tekin yaptığı yazılı açıklamada, 'İleri demokrasi diyenlerin Türkiye'yi, başkenti getirdiği nokta bu. Ne yazık ki polis devleti uygulamalarını giderek yoğunlaştıran AKP'nin Tunceli'de 2005 yılında il genelinde aldırdığı bir aylık genel arama kararıyla, 2010 yılında İstanbul Üniversitesi için aldığı bir yıl süreyle arama kararı vurdumduymazlıkla geçiştirildiği için faşizan uygulama Başkent Ankara'ya taşındı' dedi. Kararla, Başkentin ilçeleri Çankaya, Altındağ, Keçiören, Mamak, Yenimahalle ve Pursaklar'da yaklaşık 3 milyon kişinin 'potansiyel suçlu' muamelesi göreceğini ifade eden Tekin şöyle devam etti:
'Soruyorum, bunun sıkıyönetim koşullarında yapılan aramalardan ve sıkıyönetim koşullarında geçerli olan kurallardan farkı var mı? Bu olağanüstü hal uygulaması değilse olağanüstü hal nedir?
Açık açık ve altını çizerek söylüyorum Ankara'da 6 ilçe için 15 gün süreyle alınan genel arama kararı, AKP'nin kara ve hukuksuz döneminin kararıdır. İşte uyarısını yaptığım olağanüstü hal ve sıkıyönetim uygulaması budur. Yolsuzluk, rüşvet, kara para aklama çamuruna saplanmış AKP seçim yaklaştıkça daha büyük sorumsuzluklar ve hukuksuzluklar yapacak, yaptıracak, böylece ayakkabı kutularındaki dolarları, bir bakanın koluna takılan Mamak'ta 10 daire bedelindeki kol saatini, TÜRGEV'e oluk oluk akan milyon dolarları, 'havuzum şöyle olsun, perdesi böyle olsun' talimatlarını ve 'ALO Fatih'leri unutturmaya çalışacaktır. Bu gidişe dur demenin yolu AKP'yi sandığa gömmek ve Türkiye'yi de, demokrasiyi de insan hak ve özgürlüklerini de kurtarmaktır.'
Yurt