10. filmi ile sinema kariyerini zirvede bırakacağını açıklayan Quentin Tarantino, hayranlarını bu haberi ile epey üzdü. Bizler de Tarantino'nun sinema tarihinde yıllarca yaşayacak unutulmaz 10 sahnesini derledik! Buyurun 👇
10. filmi ile sinema kariyerini zirvede bırakacağını açıklayan Quentin Tarantino, hayranlarını bu haberi ile epey üzdü. Bizler de Tarantino'nun sinema tarihinde yıllarca yaşayacak unutulmaz 10 sahnesini derledik! Buyurun 👇
Tarantino'nun filmleri arasında göz ardı edilmiş bir giriş sahnesi... Suç-dram kategorisindeki film, ana karakter Jackie (Pam Grier) yürürken üzerinde introda yer alan isimlerin geçişi ile açılışı yapıyor. Bu sahne Dustin Hoffman'ın The Graduate filmini anımsatıyor...
Once Upon a Time in Hollywood filminde Rick Dalton'ın (Leonardo DiCaprio) filmlerinden birinde alev silahı kullandığını görüyoruz. Filmin en heyecanlı yerlerinden birinde Dalton ve arkadaşı Cliff Booth, kendilerini Manson ailesi üyelerinden korumak için bu silahı kullanıyorlar. Bu sahne hem şaşırtıcı hem de enteresan.
Mia ve Vincent'ın dans sahnesi olmadan bir liste düşünülemez. Mia'nın bir restorandaki dans yarışmasına katılıp kazanmak istemesi ile ortaya bu unutulmaz sahne çıkıyor. 90'lar sinemasına damga vuran anlardan biriydi...
Sinema tarihinin villain isimleri arasında (kötü karakter) kendine üst sıralardan yer edinen bir sahne! Aldo Raine'in (Brad Pitt) SS Subayı'nın alnına bıçakla gamalı haç çizmesi de unutulmayacak sahnelerden biri.
Suç filmleri tarihinde en yoğun ve acılı sahnelerden biri olabilir. Mr. Blonde, Stuck in the Middle With You şarkısında dans ederken, bir yandan polise mental ve fiziksel işkence uyguluyor.
Gelinin, beş nokta tekniği ile Bill'i öldürdüğü o an. Bu teknik, vücudun beş hayati yerine vurarak uygulanır. Karşı taraf o an bir acı hissetmese de birkaç adım atmasının ardından kalbi patlar ve ölür.
Calvin Candie hem Leonardo DiCaprio'nun en iyi performanslarından hem de Tarantino'nun unutulmayacak karakterlerinden biri. Genelde DiCaprio'yu iyi adam rollerinde görmeye alışık olsak da, bu filmde onu izlemek çok keyifliydi. Eliyle bardağı kırdığı ve elinin kesilmesine rağmen rolünü bozmayan DiCaprio'yu nasıl unutabiliriz?
Gelin'in filmin sonlarına doğru 'Crazy 88s' ile olan dövüş sahnesi de efsaneler arasında. Her yerinden kan fışkıran sahnede Gelin'i klasik sarı eşofmanları içinde izlemek filme dair birçok şeyi anlatıyor.
Samuel L. Jackson'ın insanları öldürmeden önce İncil'den şu alıntıyı yaptığını izliyoruz:
İncil okur musun, Brett? Şu anki durumumuza uyan ezberlediğim bir bölüm var. 'Ezekiel' 25:17. Erdemli kişilerin izlediği yol, kötü kişilerin bencilliğinin ve zorbalığının adaletsizliğiyle çevrilidir. Kutsanmış olan kişi, hayırseverlik ve dürüstlükle; Karanlığın Vadi'sinde yol gösteren içtenlikle kardeşlerinin koruyucusu olan ve yolunu kaybetmiş soyunu tekrar doğru yola sokan kişidir. Kullarımı zehirlemeye ve yok etmeye çalışanların üzerlerine öfkemi ve korkunç hiddetimi yağdıracağım. Ve intikamımı üzerinize yağdırınca benim Tanrı olduğumu anlayacaksınız.
Çoğu kişi tarafından Tarantino'nun şaheseri olarak görülen Inglorious Basterds filmine yine döndük. Filmin açılış sahnesinden itibaren bizi nasıl bir filmin beklediğini az çok anladık. Hans Landa'nın sorgu yaptığı esnadaki atmosferdeki gerginlik ve zekice yazılmış diyalogları unutmak imkansız.
hiç ayak fetişi sahnelerinden bahsedilmemiş. işte tarantino'da olunca kabul görüyor da bizim gibilerde "ıyy sapık" damgası vuruluyor.