Willie Francis isimli bir çocuk hırsızlık suçlamasıyla 1946 yılında ölüm cezasına çarptırıldı. Elektrikli sandalyede idamına karar verilen Willie, akılalmaz bir ihmal nedeniyle ölmedi. Sonrasında olanlar ise bizi insanlığımızdan utandırdı! Detaylar...👇
Siyahi insanlar haklarını savunurken birçok grup insandan eziyet gördüler. Willie Francis de bu kişilerden bir tanesiydi. 3 Mayıs 1946'da elektrikli sandalyede idam edilse de ölmedi.
Not: Görsel temsilidir.
O esnada sadece bavulla seyahat eden Willie, polisler tarafından sıkı bir şekilde arandı. Arandığı halde üzerinde hiçbir uyuşturucuya rastlanmayan Willie, hiçbir şekilde serbest bırakılmadı. Üstüne üstlük polisler, Willie'nin cebinde buldukları cüzdanın Andrew Thomas adında öldürülmüş bir adama ait olduğunu iddia ettiler.
Willie'ye yapılan bu suçlama aslında son derece zayıftı. Andrew Thomas'ı öldüren silah aslında Martinsville'deki bir şerif yardımcısının 'kaybettiği' bir silahtı. Fakat bu silah da dahil olmak üzere gündemde olan kanıtların hepsi şüpheli bir şekilde ortadan kayboldu.
Mahkemedeki üyeler Willie'yi cinayetten suçlu buldu ve ölüm cezasına çarptırdı.
Bunun en büyük sebebi ise Bertrand'ın bir insanı iki kere aynı acıya mahkum bırakmanın zalimce olduğunu düşünmesiydi.
'Korkunç Gertie' lakaplı elektrikli sandalye oturtulan Willie, o esnada sarhoş olan bir hapishane gardiyanı tarafından kurulmuştu. Bu nedenle elektrikli sandalye tam olarak çalışmadı ve Willie'yi öldürmedi. Willie o sırada sadece elektriğin verdiği acıyı hissetti!
Mahkemede yapılan oylamada 5 kişi Willie'nin öldürülmesini talep ederken 4 kişi de yeniden yargılanmasını talep etti. DeBlanc bu karara karşı çıksa da dava uzadıkça annesinin depresyona girdiğini gören Willie, artık davanın sonlamasını ve idamı kabul ettiğini söyledi.
Çok üzücü bir hikaye. Irkçılık ve faşizmden zerre hazzetmiyorum.