Selamlaşırken Neden El Sıkıştığımızı Öğrendiğinizde Ufkunuz İki Katına Çıkacak

02.10.2024 - 21:36

El sıkışmak günümüzde yaygın bir selamlaşma biçimi olarak karşımıza çıkarken, aslında binlerce yıllık bir tarihin taşıyıcısı. Tarih boyunca bu basit ama etkili hareket aslında insan ilişkilerinin ve toplumsal bağların temel taşlarını oluşturmuş. Peki el sıkışmanın kökenleri nereden geliyor? Hadi biraz derinlemesine bakalım!

Kaynak

Herkesin günlük yaşamında sıkça karşılaştığı bir an var: Bir arkadaşla buluşurken ya da iş görüşmesinde karşınızdakiyle tokalaşmak. Sanki bir rıza anlaşması gibi iki tarafın birbirine duyduğu güveni gösteriyor. Ama hiç düşündünüz mü tokalaşmanın kökenleri nereden geliyor ve ne anlama geliyor?

El sıkışmanın kökeni üzerine yapılan araştırmalar bu eylemin ilk olarak bir barış jesti olarak ortaya çıktığını gösteriyor. Bir zamanlar insanlar birbirlerine el sıkıştırarak, "Bak, silahım yok!" mesajı veriyorlardı.

Zamanla bu basit eylem karşılıklı güvenin ve dostluğun bir sembolü haline dönüştü. Antik dünyada el sıkışmalarına dair izlere çeşitli sanat eserlerinde ve edebi metinlerde rastlamak mümkün.

Özellikle Homeros’un "İlyada" ve "Odysseia" eserlerinde el sıkışmanın önemli bir yer tuttuğunu görebiliriz. Sanat tarihçisi Glenys Davies, el sıkışmanın karmaşıklığını şöyle ifade ediyor:

"El sıkışma günümüzde popüler bir görüntü olmaya devam ediyor, çünkü biz de onu karmaşık ve belirsiz bir motif olarak görüyoruz." Yani el sıkışmak sadece bir selamlaşma değil, aynı zamanda birçok duygunun ve niyetin taşınmasına aracılık eden bir eylem.

Bu noktada el sıkışmanın arkadaşlık, romantizm ve iş dünyası gibi birçok alandaki rolünü de unutmamak gerekiyor. İş dünyasında el sıkışma çoğu zaman bir anlaşmanın simgesi olarak kabul ediliyor.

Düşünün ki bir iş görüşmesi sonrası sıkı bir el sıkışma güvenin ve karşılıklı iyi niyetin bir ifadesi olarak algılanıyor. El sıkışmanın yanı sıra öpüşmek de selamlaşmanın önemli bir parçası.

Erken Hıristiyanlık döneminde insanlar birbirlerine "kutsal bir öpücük"le selam veriyorlardı. Bu gelenek sadakatin ve bağlılığın bir ifadesi olarak değer kazanmıştı.

Bugün yanaktan yapılan öpücükler özellikle Fransız kültüründe yaygın bir selamlaşma şekli olarak karşımıza çıkıyor. Paris'te iki öpücük yaygınken, Provence'de bu sayı üçe, Loire Valley'de ise dörde çıkabiliyor.

Latin Amerika ve Filipinler’de de üç öpücük gelenekseldir. Yani öpüşme şekli de coğrafyadan coğrafyaya değişiyor. Mısır gibi ülkelerde yanaktan öpüşmek ise oldukça yaygın.

Yani kısacsı hem el sıkışmak hem de öpüşmek, insan etkileşiminin temel unsurlarından biri olarak derin tarihsel kökenlere sahip. Her iki eylem de modern dünyada hala güçlü bir şekilde varlıklarını sürdürüyor.

İlginizi Çekebilir:

Sonuçlar Ürkütücü: Öldüğümüzde Vücudumuzda Nasıl Değişimler Yaşanıyor?

Osmanlı Döneminde Yaşanan ve Takvim-i Vekayi’ye de Konu Olan Tüyler Ürpertici ''Vampir'' Hadisesi

Osmanlı'nın İçinde İngilizlere Casusluk Yapan Yahudi Örgütün Lideri Sara Aaronsohn’un Karanlık Hikayesi

YORUMLAR

03.10.2024

yine tarihsel olarak; anlaşma, sözleşmenin tamalanması, ortaklaşa verilmiş söz gibi anlam ve niyetlere işaret eder.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ