Ekmekle Yoğurt Almaya Gelmiştim! Daha Az Harcamanın 5 Yolu: Marketlerde Nasıl Daha Çok Para Harcıyorsunuz?

Hepimizin başına gelmiştir. Alışveriş için girdiğimiz bir mağazada, markette ihtiyacımız olmayan ürünleri alıp çıkmak ya da siyah bir pantolon almaya giderken, siyah pantolon dışında birçok gömlek, kazak almak. Sadece almak için gittiği ürünü alıp kozmetik mağazasından çıkan biri bordo bereli ya da son dönemde enflasyona yenilmiş bir sabit gelirli olabilir. Marketten sadece yoğurt alıp çıkan biri de ya markete başka bir işi için gitmiştir alışverişle kamufle ediyordur ya da cebindeki son parayı yoğurda vermiştir. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün ama bütçe aynı şekilde genişlemiyor. Peki, fazla alışveriş yapmanızın suçlusunun kendiniz olmadığını bilmek vicdanen rahatlatır mı?

İngiltere'deki bir istatistiğe göre bir insan yılda 221 kez markete gidiyor. Bu da 1,5 günde 1 anlamına gelir ki bazen günde birden çok da olabilir.

Son 1 yılda Türkiye'de enflasyondaki yükselişle harcamalar da yükseldiğinden gelirimizin çoğunu temel ürünler satan marketlere bırakıyoruz. Ancak burada sorun sadece temel ürünlere para harcamıyor olmak. Sadece ihtiyaçlarınız almak için çelik gibi iradeniz de olsa marketler buna izin vermiyor.

Örneğin uzayan bir kasa kuyruğunda indirimli ürünler ya da eve yetişmeye çalışırken akşam vakti kan şekeri düştüğünde abur cuburlar çok cazip görünmüyor mu?

Zaten öyle gözükmeleri için düzenlenmiş bir sistemin içindesiniz!

Çocuklarınız tam hesabı öderken bir şeyler bulup almak için tutturmuyorlar mı? O aceleyle hem poşetleri yerleştirip hem de çocuğunuzun göz hizasına inerek ona bunu neden almamanız gerektiğini anlatmak arasında gidip gelirken, kendinizi o ürünü almış buluyorsunuz.

Bu da bir taktik ve çocukları kullanıyorlar!

BBC Türkçe'nin aktardığı İngiltere'deki bir ankete göre yüzde 83 ebeveyn kasa sırasında çocuk terörüne maruz kalırken, yüzde 75'i bu sağlıksız savaşta yenilgiye uğruyor.

En temel ihtiyaçlar için neden büyük, süper, hiper, mega marketlerin en dip köşesine sürüklendiğinizi düşündünüz mü? Çünkü o arada illa ki o devasa market arabasına girecek şanslı, paketli, ışıltılı, şirin ürünler olacaktır.

Marketlerde süt, ekmek, yumurta gibi temel ürünlerin girişten uzak olmasının sebebi de bu oluyor haliyle. Tabi bunlar da yan yana değiller. Ekmek bir yana, süt bir yana, peynir bir yana, yumurta bir yana savrulurken, siz kahvaltıda onları birlikte hayal ettiğiniz için birleştirmeye çalışıyorsunuz.

İndirimli ürünler kötü ya da defolu ya da ucuz oldukları için değil sizi girdaba sokmak için en gerideler!

Promosyonlu ya da indirimli ürünler algıda seçicilik yaratarak daha görünür haldedirler, bu yüzden de ötelenirler. İnsanların yüzde 30'u bu ürünleri son raddede gördüklerinde denize düşen yılan misali onlara sarılarak satın alma eğilimine giriyorlar.

Alışverişin sağlığa da bütçeye de en zararsız ürünleri olan sebze meyveler kapı açıldıkça hava almaları için girişte bulunmuyor!

Sağlıklı ve uygun fiyatlı ürünleri almak rahatlatıyor ve adeta bir iştah açıcı misali tatlıya yer açıyor.

Her indirim gerçek mi bilmiyoruz ama ürünlerde "indirim" etiketi de iştah açıyor!

Birleştirilmiş, kampanyalı ve büyük ürünler teşvik edici olurken satışları da artırıyor.

Fiyatını bildiğiniz ya da hakkında fikriniz olan ürünlerin sayısı marketteki ürünlerin yanında çok az kaldığından temel alışveriş listeniz dışındakiler genelde daha pahalı olabiliyor.

Marketlerde reyonlar arasında o temizlik kokusu, fırından yeni çıkmış ekmek kokusu ya da şarküterideki kokular belki de ürünlerin kokuları değildir!

Kokular alma dürtünüzü tetikliyor.

Bu ışıltılı hayatı marketler kendileri seçiyor ve paketleri, sebzeleri, peynirleri, kahveleri harika düzenleyerek sizi cezbediyorlar. Sadece siz mi?

En başta demiştik ya çocuklar diye! Marketin çıkışına kadar çocukları rahat bırakacaklarını düşündüyseniz çok iyimsersiniz. Alt raflar ne için? Sizin göz hizanıza pahalı ürünleri yerleştirenler, çocukları cezbeden ve tabi pahalı ürünleri de onların göz hizasına koyuyor.

Müzik ve yer döşemeleri sizi içeride daha fazla tutmak ve izafiyet teorisini kullanarak vaktin daha geçtiğini hissetmeniz içindir.

Müziğe göre aldıklarınız da değişebiliyor.

Tadımı yapılan ürünleri satın alma ihtimaliniz yükseliyor! Geldi kokusu burunuza?

Kırmızı başlıklı kız sormuş kurda: Nine, neden ağzın bu kadar büyük?

Market arabalarına varsa çocuğunuzu oturtun ki ürünler az gelmesin gözünüze. Market arabalarının büyük olmasının nedeni daha çok ürün almak! Sepet, çoğu zaman yeterli olacaktır.

Artık tüm yöntemleri öğrendiniz: Daha az para harcamanın yollarını açıklıyoruz!

Alışveriş listesi ihtiyacınız kadarınız almaya yarar: Liste yapın!

Açken siz, siz değilsiniz! Yemeklerden sonra alışverişinizi yapmak bütçeye ilaç olabilir.

Alışverişi nakit yapmak ve belli miktarda para bulundurmak işe yarayabilir.

Online alışveriş tutarı daha rahat gördüğünüz için harcamaları azaltabilir!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

İşte Bunlar Hep Psikoloji: Fiyat Etiketleri Bizi Nasıl Kandırıyor?
Laffer Eğrisi Ekonomideki Durgunluğu Açıklar mı? Uzmanlar Sosyal Medyada Laffer Eğrisi'ne Yöneldi
Kredi Kartları Sorunu: Hafızamız Yüzünden Kredi Kartını Bedava Sanıyoruz!
Kredi Kartı Kullanmanın Tüyoları: Uzmanlar Yanıtladı Kredi Kartı Beynimizle Oynuyor!
Süpermarketlerin Sırf Siz Daha Çok Alışveriş Yapasınız Diye Uyguladığı 24 Taktik

Popüler İçerikler

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho ile İlgili İspanya'dan Transfer İddiası Var
Rasim Ozan Kütahyalı’dan Atatürk Sözleri: “Şeytan Taşlamakla Anıtkabir'de Yapılanlar Benzer Eylemler”
İzmir'de 5 Küçük Kardeşi Öldüren Yangında Acı Detay: Kapıyı Kilitleyerek Giden Annenin İfadesi Ortaya Çıktı!