Hak ettiğinizden fazla övgü aldığınızı, geldiğiniz konuma layık olmadığınızı, diğerlerinin sandığı kadar bilgili ve yetkin olmadığınızı siz de zaman zaman düşünüyor musunuz? Her an her şeyi berbat edecekmiş gibi, sanki bir sahtekarmışsınız ve “foyanız” her an ortaya çıkabilirmiş gibi hissettiniz mi?
Belki bunun bir ismi olduğunu öğrenmek daha iyi hissettirebilir: Einstein’dan John Steinbeck'e, pek çok başarılı insanın zaman zaman içine düştüğü Impostor Sendromu’na beraber bakalım:
tum bunlarin kaynagi insanin kendini dogru tartamamasinin, objektif olarak degerlendirememesinin sonucu. ornegin dunning-kruger sendromunda yetkin olmayan kisi herseyi yapabilcek kapasitede olduguna inanir cunku islerin nasil yapildigini ne kadar zor oldugunu bilebilecek kapasitesi yoktur. tam tersi durumda ise yetkin kisi islerin nasil yurudugunu neyin oldugunu bilir, kendi hatalarini hemen gorur ve baskalarininda ayni yetkinlikle bu hatalari gorebileceklerini zanneder, tum insanlari kendi kadar yetkin sanir. buyuk basarilarda cogu zaman yetkin kisinin dogru zamanda dogru yerde dogru fikirle gelmesiyle gerceklesir. bu sebeble yetkin kisi bir baskasininda ayni seyi kendi kadar basitce gerceklestirebilecegini dusunur, basarisi ovuldukce bu basariyi hak edip etmedigini sorgular, cunku kendi gozunde basarisi sans eseriymis gibi gelir.
Muhtemelen ülkemizde kimsede rastlayamayacağımız bir sendrom herkes her şey için fazlasıyla yeterli. Her konuda fazlasıyla bilgili
Ait olmadığımızı düşündüğümüz bir yerde var olmaya çalışmanın rahatsızlığı ile boğuşup duruyoruz. bu ben işte . tavsiyem sevdiğiniz işi yapın en büyük sorun bu .