Economist: Erdoğan, Davutoğlu'nun Altındaki Halıyı Çekti

Economist dergisi, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesi sonrası aldığı AKP'yi olağanüstü kongreye götürme ve aday olmama kararlarını değerlendirdi ve 'Erdoğan'ın, Davutoğlu'nun altındaki halıyı çektiğini' yazdı. Yazının başlığı ise 'Ilımlılara yer yok'.

Dergiye göre, Economist'in deyimiyle 'AB-Türkiye göçmen anlaşmasının mimarı' Davutoğlu, Erdoğan tarafından görevi bırakmaya zorlandı.

Dergi, Başbakan Ahmet Davutoğlu için 4 Mayıs Çarşamba gününün iyi başladığını yazmış, AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu'nun Türkiye vatandaşlarının Schengen bölgesinde vizeden muaf tutulmalarını tavsiye ettiğini hatırlatıyor ve ekliyor:

'Akşam ise Başbakanın işinden olduğu netleşmişti.'

'Erdoğan giderek daha da otoriterleşti'

Economist'teki yazı şöyle devam ediyor:

'Davutoğlu'nun altından halıyı çeken, onu iki yıldan az bir süre önce bu göreve atayan kişi olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

'Giderek daha da otoriterleşen Sayın Erdoğan ile Başbakanı arasında aylardır gerilim yaşanıyordu. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Kürt isyancılarla barış görüşmelerinin geleceği ile Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanına icracı yetkiler verilmesi için anayasayı değiştirme planları yaparak hükümet ve AKP üzerindeki kontrolünü artırmasından dolayı görüş ayrılığı içindeydi.'

'Cumhurbaşkanı ve Başbakan, ekonomi yönetimi ile Sayın Erdoğan'ın kendisini eleştirenlere sert tavrı gibi konularda da tartışmıştı.'

Economist'e göre Cumhurbaşkanı Başbakanı 'tüm ilgiyi üzerine çekmekle' suçladı.

Dergi Erdoğan'ın vize muafiyeti pazarlıkları sırasında sarf ettiği şu sözleri de hatırlattı:

'Ben başbakanken, Schengen bölgesine vizesiz seyahatin Ekim 2016’da yürürlüğe gireceği duyuruldu. Bunun 4 ay önceye çekilmesinin neden kazanımmış gibi sunulduğunu anlayamıyorum.'

Blogdaki Economist mülakatına atıf

Economist, Pazar günü internette 'Pelikan Dosyası' adıyla açılan ve Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasındaki ilişkiyle ilgili bazı iddiaların yer aldığı blog yazısına da değinmiş. 

Blog yazısında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun göreve gelişi sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan nezdinde yaptığı öne sürülen hatalara ve yanlışlara değinilmişti.

Dergi, blog yazısında dosyada bahsedilen 'hatalar' arasında Başbakanın geçen yıl Economist dergisine verdiği mülakatın da sayıldığını vurguluyor.

Kimi Ciddiye Aldı, Kimi Dalga Geçti: 'Pelikan Dosyası' Sosyal Medyanın Gündeminde

Söz konusu blog yazısında şu ifade de yer alıyordu:

'Yarattığı hengameler sonunda seçimde hüsrana uğrayan hoca;

Aydın Doğan’ın damadının, Koç’ların ve diğer TÜSİAD'çıların ayağına gitmiş olsa da,

Erdoğan’ı yeniçeriler tarafından katledilen III. Selim’e benzeten Economist Dergisi’ne koşa koşa röportaj vermiş olsa da,

Doktoruna kadar bütün akraba ve ahbaplarını vekil listesine koymuş olsa da başarılı olamaz.'

'AKP'de parti içi muhalefete yer yok'

Economist'e göre, Başbakan Davutoğlu'nun ekarte edilmesi, AKP'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a muhalefete artık hiçbir şekilde müsamaha gösterilmeyeceğini gösteriyor.

'Yaşananlar ayrıca, Sayın Erdoğan'ın kendi gündemi doğrultusunda hareket etmek için ödeme niyetinde olduğu bedeli de gösteriyor' demiş Economist. 

Dergi bununla birlikte Erdoğan-Davutoğlu görüşmesinden sonra Türk Lirasının Amerikan Doları karşısında yaklaşık yüzde 4 değer kaybettiğini, bunun 2008'den bu yana bir günde gözlenen en büyük düşüş olduğuna dikkat çekiyor.

'Davutoğlu bir engeldi, gitmeliydi'

Economist'in vurguladığı bir diğer nokta da, Başbakan Davutoğlu'nu ciddi bir muhatap olarak gören AB'nin, Türkiye'yle bütünleşme iştahının azalacağı yönündeki korkuların artması.

Yazı şu satırlarla noktalanmış:

'AKP destekçilerinin çoğu için, geçen sonbaharda partilerini ileri iterek çok büyük bir zafer kazanan başbakanlarının aniden görevden alındığını görmek, kafa karıştırıcı.

'Araştırma şirketi Metropoll'ün kurucusu Özer Sencar'a göre yaşananlar, Sayın Erdoğan'ın icracı başkanlığını bu yıl referandumda oylatmak istediğini gösteriyor. Sancar şöyle diyor:

'Davutoğlu bunun önünde bir engeldi, gitmeliydi.'

BBC Türkçe

Popüler İçerikler

İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
YORUMLAR
06.05.2016

Şimdi yorumlara bakıyorum da (reis ne derse o, partiyi zaten reis yönetiyordu vsvs) işte bu hastalıklı zihniyeti ben takım tutmaya benzetiyorum yani bu adam gelip eve bacısını saçından tutup sağa sola fırlatsa, reistir yapar der.! çünkü her koşulda reis. Yense de yenilse de kötü durumda da iyi durumda da bu kadar ahlak yoksunu devlet nasıl yönetilir zerre fikir sahibi olmayandır bu zihniyet. Tapınacak bir yönetici bir lider arar kendine çünkü kendi bişey yapmak istemez. Değiştirin kendinizi takım tutar gibi tutmayın elemanınız gibi davranın şu lider bozuntularına siz onlara ülke emanet ettiniz. Bacınızı vermediniz. Eğer vatanı namus belliyorsan oç san sözüm sana değil zaten devam et.

06.05.2016

vay be 2 gün evvel kara murat gibi asıp kesiyordun,kimse sabrımızı denemesin gibisinden üfürüp duruyordun şimdi oldun bana küçük emrah! şaşırdık mı asla üzüldük mü tövbe!

bir de diyor ki göt kılları işte bağlılık dersi verdi falan. dava adamlığı bilmem ne. bu "dava" nedir onu bilen de yok. hedefleri şeriatı getirmek falan diyeeğim. mümkün değil çünkü bildiğim kadarıyla o zaman malının 40 da 1'ini fakirlere vermek durumunda kalacaklar. şeriat düzeni en çok bunların düzenini bozar. küçük enişte'nin konuşmasını izledim. refik dedi bişey dedi. pinokyo dedi. hansel gratel dedi. her şey gözümüzün önünde oluyor. kıvırmanıza gerek yok. bir adam kendine bir kariyer hedefi koymuş. ona ulaşmak için de ülkeymiş, halkmış, demokrasiymiş umurunda değil. sorun değil. bu kafadaki liderlerin sonu ne oldu hep birlikte gördünüz. onun da sonu gelecek. kimsenin kuşkusu yok. sorun şu ki o gün geldiğinde siz bugün yaptıklarınızla insanların yüzüne nasıl bakacaksınız. gözümüzün önünde siyaha beyaz diyorsunuz. çok acınası durumdasınız. dünkü basın açıklamasını hatırlayın. bir insan daha ne kadar aciz duruma düşebilir ki. ölüm bile o kadar ezilmekten iyidir yeminle

TÜM YORUMLARI OKU (17)