Economist'in vurguladığı bir diğer nokta da, Başbakan Davutoğlu'nu ciddi bir muhatap olarak gören AB'nin, Türkiye'yle bütünleşme iştahının azalacağı yönündeki korkuların artması.
Yazı şu satırlarla noktalanmış:
'AKP destekçilerinin çoğu için, geçen sonbaharda partilerini ileri iterek çok büyük bir zafer kazanan başbakanlarının aniden görevden alındığını görmek, kafa karıştırıcı.
'Araştırma şirketi Metropoll'ün kurucusu Özer Sencar'a göre yaşananlar, Sayın Erdoğan'ın icracı başkanlığını bu yıl referandumda oylatmak istediğini gösteriyor. Sancar şöyle diyor:
'Davutoğlu bunun önünde bir engeldi, gitmeliydi.'
BBC Türkçe
Şimdi yorumlara bakıyorum da (reis ne derse o, partiyi zaten reis yönetiyordu vsvs) işte bu hastalıklı zihniyeti ben takım tutmaya benzetiyorum yani bu adam gelip eve bacısını saçından tutup sağa sola fırlatsa, reistir yapar der.! çünkü her koşulda reis. Yense de yenilse de kötü durumda da iyi durumda da bu kadar ahlak yoksunu devlet nasıl yönetilir zerre fikir sahibi olmayandır bu zihniyet. Tapınacak bir yönetici bir lider arar kendine çünkü kendi bişey yapmak istemez. Değiştirin kendinizi takım tutar gibi tutmayın elemanınız gibi davranın şu lider bozuntularına siz onlara ülke emanet ettiniz. Bacınızı vermediniz. Eğer vatanı namus belliyorsan oç san sözüm sana değil zaten devam et.
vay be 2 gün evvel kara murat gibi asıp kesiyordun,kimse sabrımızı denemesin gibisinden üfürüp duruyordun şimdi oldun bana küçük emrah! şaşırdık mı asla üzüldük mü tövbe!
bir de diyor ki göt kılları işte bağlılık dersi verdi falan. dava adamlığı bilmem ne. bu "dava" nedir onu bilen de yok. hedefleri şeriatı getirmek falan diyeeğim. mümkün değil çünkü bildiğim kadarıyla o zaman malının 40 da 1'ini fakirlere vermek durumunda kalacaklar. şeriat düzeni en çok bunların düzenini bozar. küçük enişte'nin konuşmasını izledim. refik dedi bişey dedi. pinokyo dedi. hansel gratel dedi. her şey gözümüzün önünde oluyor. kıvırmanıza gerek yok. bir adam kendine bir kariyer hedefi koymuş. ona ulaşmak için de ülkeymiş, halkmış, demokrasiymiş umurunda değil. sorun değil. bu kafadaki liderlerin sonu ne oldu hep birlikte gördünüz. onun da sonu gelecek. kimsenin kuşkusu yok. sorun şu ki o gün geldiğinde siz bugün yaptıklarınızla insanların yüzüne nasıl bakacaksınız. gözümüzün önünde siyaha beyaz diyorsunuz. çok acınası durumdasınız. dünkü basın açıklamasını hatırlayın. bir insan daha ne kadar aciz duruma düşebilir ki. ölüm bile o kadar ezilmekten iyidir yeminle