Böyle olsun istemeseler de söyledikleriyle ve yaptıklarıyla çocukken bizi zor durumlara düşürdüler...
Böyle olsun istemeseler de söyledikleriyle ve yaptıklarıyla çocukken bizi zor durumlara düşürdüler...
Misafirlikte muhteşem yemekler önünde sıralıyken ve ikinci tabak için heyecanla beklerken duyulan bu söz... Yemekler yerine boğaza dizilen yumruklar...
'Büşra kızım valla evde sürekli seni sayıklıyor bu çocuk hehehe' 'Ooo bizim kızın bahsettiği Berkecan sensin demek mehehe' Yav çocuklarınızı hiç mi sevmiyorsunuz bu azabı ancak düşman yaşatır zalımlar.
Yılların klasik darlaması. Birçoğumuz bu cümle sonrası telef olduk ve telef olmaya devam ediyoruz.
Tam yeni pantolonu deneyeceksin, altın çıplak, perdeli kabine yapılan 'giydin mi nasıl oldu' cümlesiyle zaaaaart diye yapılan dalış... Bir de kabinin kapısı mağazaya bakıyorsa iyice bittiğin andır.
Hayır efendim aynısını yapıyor olsanız dışarıda bunu yemek istemeyiz. Hayret bişey. Bari kimsenin duymayacağı şekilde söyleyin şunu da milletin önünde utanıp sıkılmayalım.
Ya nerden çıktı şimdi bu çocuk ana, neden beraber oynamaya zorlanıyorum baba, istesem yanına giderdim zaten di mi nasılsa çocuğum cesaret falan had safhada.
Daha çok babaların yaptığı bu 'errrkek be errrrrkek evladım var' şovunun çocuklar üzerinde yarattığı tahribat araştırmalıdır. Bu cümleyi duyar duymaz gülerek pipisini sergileyen çocukların da araştırılmasında fayda var.
'Hadi amcanlarla biraz İngilizce konuş', 'Bak ablalara dün söylediğin şarkıyı söyle çok güzel söylüyodun', 'Hadi iki gitar tıngırdat bak dayınlar o kadar uzak yoldan geldi' Yapma Volkan yapma nolursun yapma.
Ömrümüzü yedin Ahmet, Mehmet, Ayşe, artık her kimsen. Odaya geçip sadece sessizce otur lütfen.
O salıncakta sallanmayı deli gibi istersin; anneniz veya babanız sizin için bunu sallanan çocuktan ister ama bir yandan bunun için utanıp sıkılırsınız. O salıncakta sallanmak başta keyif bile vermez. Vicdan yaparsınız.
Başına gelen bilir bunun zorluğunu. Arkadaş da fenalardadır bu arada, bizden farklı değildir. 'Ben gideyim en iyisi ya ehe' şeklinde başta ürkek adımlarla sonra topuklarını vura vura kaçar korkudan.
'Evlendirelim mi sizi he evlendirelim mi sizi? :D'
Gevrek gevrek gülerek yaptıkları bu espriyi bildin di mi, hani utançtan yerin dibine seyahate çıkaran, altında az da olsa ciddilik payı olan bu şakayı? Bildin bildin.
1-2 çağrılmaya 'tamaaaam!' diye karşılık verirsin, üçüncüsünde hiddetli biçimde çağrılırsın ki arkadaşların yanındaymış falan anne babanın umrunda olmaz. Bu sefer 'tamam ya of' diyerek evin yolunu tutarsın.
Özellikle toplu taşıma araçlarında çocuk susturma yöntemidir bu cümle. Çocuklarını elin adamıyla kadınıyla muhatap ederler ki zor duruma düşüp sussunlar. Güzel taktik aslında ama sorulan kişiden 'yoo :d' şeklinde cevaplar da gelebiliyor artık bu devirde. Mesela ben veriyorum 😁