Duygu Özkan Kılıç Yazio: Günlük Corona Deneyim Tablom (Gerçek Bir Corona Hikayesidir)

Tam o mektubun başlangıcındayım;

Siz bu satırları okurken vücudum pozitiften negatife dönme mücadelesinin etkileriyle bu yazıdaki cümleleri kuruyor olacak.

Mart 13’ten bu yana maskem, mesafem ve hijyenimle; kuaförden aldığım litrelik sprey şişemle çalışmaya devam ettim.

Daha dar çerçevede çalışamadım belki ama ben tam bir Covidsavar olarak yaşamımı sürdürüyordum.

Sonra birden öğrendim ki 3 gün önce karşılaştığım bir arkadaşımın ateşi çıkmış. Kendimi hemen ailemden izole edip, ertesi gün test yaptırdım. Altını çizmekte fayda var, hiç semptomum yokken teste gittim.

Test sonucum çıkıncaya kadar da kendimi başka bir evde izole ettim. O test sonucu çıkıncaya kadar da hep kendi kendime dedim ki; “Boşa panik yapıyorsun, bulaşla karşılaştığın gün maskeliydin, maskeni hiç çıkarmadın, maskeni değiştirdin ve her zamanki gibi 10 dakikada bir dezenfektanını sıkıp kolonyanı sürüp durdun. Ellerini 20 saniye yıkadın, yüzüne dokunmadın....” Yani içim rahat etsin diye yaptırdığım teste karşı korunmuşluk argümanlarım hazırdı.

Sonuç; testim pozitif çıktı. Sonrası ise aksiyon, dram ve korku şeridim başladı.

Test e-nabıza düşer düşmez 2 saat içinde evime gelindi. Ben yalnız olduğum başka bir evde olmama rağmen hem izole olduğum ev hem de ikametgah adresimdeki ailem zorunlu izolasyona dahil oldu.

Tabiki bütün gece iki büyük soruyla uyumadım:

“Maskeliyken ve litrelik dezenfektanlıyken bu virüs nasıl oldu da bana bulaştı?” , “Bulaştan teste kadar olan süreçte kimleri gördüm ve bana ben maskeliyken bulaşan bu virüs, ben maskeliyken maskeli ya da maskesiz birine bulaşmış mıdır?”

Yani diyeceğim o ki;

Deneyim 1: Virüs maskeliyken bile belirli bir süreyi kapalı ortamdayken aştıysanız bulaşıyor.

Deneyim 2: İnsan, insan olarak yalnızca kendini değil, kendisini koruyamadıysa başkalarını da koruyamamış olma ihtimalinden inanılmaz endişeleniyor.

Deneyim 3: Yakın çevrenizde ateşli biri varsa, testi pozitif çıkan biriyle geçen 5 gün içinde karşılaştıysanız, semptomunuz yoksa da test yaptırın. Yayılma hızı inanılmaz olan bir belirsizlikle karşı karşıyayız.

Deneyim 4: O aşı gelinceye kadar o kadar az yere gidin ve o kadar az insan görmüş olun ki olur da pozitif çıkarsanız haber vereceğiniz her temaslı insanda hissettiğiniz utanma ve vicdan çok büyük bir yük.

Ve pozitif test gününden sonra yaşadıklarım gün be gün tamamen mücadele, alçalış ve arayış:

1. gün: Bilimsel Arayış ve Öz Düzenleme

  • Hes platformunda riskli ve kırmızı olmak tam bir kalp çarpıntısı

  • Sağlık ekipleri hemen geliyor ve ilaçları veriyor. Sağlık ekipleri o kıyafetlerle dairenize doğru geldiklerinde ve kapıyı onlara açtığınızdaki his berbat. Komşular görecek mi, apartmandaki covidli etiketliliği ve sağlık ekipleri hızla evinizden uzaklaşırken kapıyı kapatışınız ve ben pozitif çıktım gerçeğinin yüzünüze bir kez daha çarpması

  • İlaçları masanın üstüne koyduğunuz an ve Googla’daki ilacı içme uyarılarının zihindeki gelgitleri ve bilgi kirliliği okyanusundaki kulaç atabilme çabanız anlatılmaz yaşanır bir his (Ateş ve öksürüğüm olmadığı için sıtma ilacını içmedim; meşhur 8’li ilacı virüsü durdurur, önleyici olur diye ve zaten ilacı içmeme kararı bilinmezlik ve yalnızlıkla birleşince riskten uzaklaşıp 5 gün boyunca ilacı içtim. Evet, ilacı içmek de risk, o yüzden sağlık geçmişinizi ve bedeninizi iyi tanıyor olmanız önemli. İlacı içmemek de risk, çünkü ilaç geldi tabi ki için hanımefendi cevabı da net bir telefon görüşmesi cevabı)

  • Ailenize bulaştı mı bulaşmadı sorusunun cevabını buluncaya kadar zihninizi esir alan düşünce çok zor bir mücadele. Ailenize test yaptıracaksanız eve test için ekip çağırmayı tercih edebilirsiniz. Hiç unutmayacağım ve gözyaşlarına boğulduğum an ailemin negatif çıktığı an. O an neredeydim ve kalbimin ferahlık anını hiç unutmayacağım.

  • Ailenizden sonra sıra 4 gün boyunca gördüğünüz kişileri aramaya geliyor. Korkunç bir bilinçlilik hissi. Gördüğüm herkesi aradım; pozitif olduğumu, onları gördüğüm gün maskemi hiç çıkarmadığımı, bana da maskeliyken bulaştığını anlattım ve lütfen semptomlarınızı takip ettirin, test yaptırın ve benden bulaşmamışsa da lütfen evinizde kalın diyerek özrümü kabahatliyim duygusuyla birleştirerek herkesle konuştum. Testimin pozitif çıktığı bilgisini paylaşmak vicdanen iyi geldi.

  • Günde minimum 3 litre su içmek için yaşadığım alanı organize ettim ve tabiki 4.5 litreye kadar su organizasyonunu düzenledim. 1. 1.5 litrelik su limonlu, 2. 1.5 litrelik su elma sirkeli, 3. 1.5 litrelik su sade. Su içmek gerçekten çok ama çok önemli.

  • Aile hekimim ilk gün aramayınca hemen hes platformunda aile hekimimi değiştirdim. Çok enteresan değil mi; hafta sonu diye eski aile hekimi hemen aramadı, yeni aile hekimim ise Pazar da olsa hemen aradı. Bu süreçte bilimsel yönlendirme ve sağlık uzmanları ile iş birliği çok değerli. 

  • Kahvaltımı yaptım, ateşim mi çıkacak öksürük başlayacak mı kaygısıyla normal günlerinde kahvaltı geçiştiren ben yumurta, peynir falan tabi ki sağlıklı tabağı düşündüm. Sessiz bir ortamda, müzik açmayı akıl edemeden, zihnimdeki gürültüyle kahvaltımı yaptım ve ilk 8li ilacı bir litre suyla içtim. Sonrasında başladım okumaya, ilacın yan etkileri ne ilacın bendeki yan etkileri ne ve hem corona hem ilaç bana ne yaşatacak diye bilimsel bir cümleye tutunmak için.

  • Malum karantinadasınız ve mutfak ihtiyaçlarınız var; her gün, bildiğiniz logoların poşetleriyle eve gelen ve kapıya asılan ürünleri yeni normalin temizlik takıntısıyla ürünleri temizleyip ihtiyaçlarımı düzenledim.

  • Akşam oldu; ikinci 8li ilacı içtim; elim telefona gitmedi, kitap okumadım, film izlemedim, sosyal medya hesaplarımın varlığını unuttum, arayan arkadaşlarımla flu bir şekilde konuştum, yutkundum, birinci günden beşinci güne aynı koltukta aynı köşede aynı pozisyonda ağlayarak oturdum. Sizi ne bekliyor bilmiyorsunuz, elinizdeki tek şey milyon senaryo.

  • Evdeki tüketim devam ettikçe oluşan çöpler de ayrı bir organizasyon. Her çöpümü, her plastik şişemi kolonyalayıp çöp poşetine koydum. Çöp poşetini kapatınca da kolonyalayıp kapıya koydum. Yani size ait her şeyin dış ortamla buluşma şekli de ayrı bir insani sorumluluk. Kimseye sebep olmama hissi mutlaka sahip çıkmanız gereken bir değer.

  • Sularımı içtim, yemeğimi yemeye çalıştım, zamanı hiç anlamadım, c+d vitamini ve çinko içeren takviye vitaminimi ve probiyotiğimi aldım. Uyudum.

2.-5. Gün: Psikolojik çöküş ve psikolojik sağlamlık

  • Psikolojik çöküş ve psikolojik sağlamlık dilemnası gerçekten de ilk 5 günün kavramları.

  • Hes’e bak, kaç gün kaldığını gör, kırmızıdan sarıya doğru giden 10 günlük renk skalasını sindir, 8li ilaçtan 3lü ilaca geç, ilaç kullanım tablosuna tik at, suları doldur, meyveleri ye, odaları havalandır, her yere kolonya ve dezenfektan sık, çöplerini ve çöp poşetlerini dezenfekte et, vücudunu dinle, ateş mi geliyor, öksürecek miyim, boğazımdaki yanma mı, eklemlerim ve kaslarım ne durumda, nefes alıp uzun süre tutabiliyor muyum... bedenini dinlemekten zihnini bulandırmaktan başka bir şey değil zamanın akış yönü.

  • Ateş ve öksürük olmayınca; baş ağrısı ve sırt ağrısını covidden değildir psikolojimdendir yalanına tutununca ama doktorların dediği ilk 8 gün her zaman kritik sözlerini de hatırlayınca 5 gün zihnimde tamamen karanlık.

  • Asemptomik gerçeğiyle işte tam bu zamanda tanıştım; kendi kendime hep dedim ki iyi ki test hemen yaptırdın ve sebep olacaklarını durdurdun.

  • Bu yüzden de ikinci gün anladım ki virüsün yayılma hızında inanılmaz bir asemptomik geçirenlerin etkisi var. Önceden mekanlara girerken ateşlerin ölçülüyor olması içimi rahatlatıyordu, o gün anladım ki ateş ölçme vitrini diye bir şey var bu düzende. Test yaptırıp kendimi izole etmeseydim ateşsiz pozitifliğimle virüsün işbirlikçisi olmak nasıl da ağır yük. Yakın temaslıysanız ve belirtiniz yoksa dahi test yaptırmak gerçekten global sorumluluk.

  • İlacın yan etkisi kişiye özgü olduğu için herkeste ayrı bir hikaye var. Bende uyku yapmadı, mideye ve bağırsakları etkiliyor haliyle.

  • Filyasyon ekipleri gerçekten de evde misiniz diye geliyor. Ben genelde camdan el salladım, telefonda konuştum, her gün değil, random bir düzen var sanırım ya da yayılma hızı arttıkça yetişilmesi gereken kişiye ayrılan süre de azalıyor olabilir.

  • Kan sulandırıcısı kullanmak da sonradan duyduğum bir başlık oldu; genelde 60 yaş üstü olanlar, tansiyon ve diyabet hastaları, damar yolu hastalığı olanlar, sigara içenlerde kan pıhtısı oluşma ihtimali olduğundan kan sulandırıcısı sağlık geçmişinizle de ilgili bir durummuş. Aile hekiminize ya da sağlık bakanlığına mutlaka sormakta fayda var. Bir de d-dimer testi de olası kalp ve pıhtı ihtimali karşısında covid-19 pozitif olursanız yaptırılması öneriliyor.

6.-10. gün: Sarıya Doğru

Kabullendiğiniz ve endişelerinizi daha bilinçli kontrol ettiğiniz bir periyod. Aileniz alışıyor, aile hekiminizle diyalogunuz gelişiyor. İstisnasız beslenme ve covid önlemlerine aynı disiplinle devam etmeniz gerekiyor çünkü ilk bulaş, ilk pozitif sonuç sonrası gerçekten de peak günleri 7-8. günlermiş.

  • Bu zaman diliminde tam asemptomik olduğuma inanmışken birdenbire kokum tamamen kayboldu. Gerçekten lavanta kolonyasının bile kokusunu alamadı. Abartısız söylüyorum elim burnuma gitti ve burnumu yokladım. Acayip bir andı. Koku ve tat duyusuz kalmak ve akabindeki çaresizlikle baş etmek lazım.  Koku ve tat kaybı değil, yok olması dediğim o gün en sevdiğim en keskin yemeği istedim ve iki lokmada bıraktım. İnanılmaz.  

  • 10. Gün ekranda sarı renge dönmenin mutluluğu ve 11. Günün test yaptırma heyecanı oluyor tabi. Ama yaşamsal bir gerçekle bir kez daha sarsılıyorsunuz. Maalesef 10. gün bitince yeni bir belirsizlik ve şaşkınlık yaşıyorsunuz. Test yaptırmadan dışarı çıkıp işe dönebiliyorsunuz. Test zorunlu değil ama evde ailesiyle olan, iş yerinde kronik hastalığı olan arkadaşlarınız var ise nasıl testsiz dönülebiliyor anlamak mümkün değil. Tabi bir de önceden 14 gün olan süre nasıl 10 gün oldu o da anlamadığım bir bilimsel illüzyon. Sebebini bilmiyorum ama bence etkisini yitirdiğini düşündüğümüz virüs ile sürü bağışıklığı mı hedefleniyor diye düşünmüyor değilim.

Daha bitmedi: 11 – 16. Gün: E-Nabız Başında Çaresiz Bekliyorum

Asemptomik olmanın güveniyle 11. Gün test yaptırdım. Sonuç yine pozitif.

O gün psikolojik sağlamlığa motive ettiğiniz siz yeni bir sürece başlıyorsunuz. Hep bir sonraki seviye gelsin durumu.

  • Ve aslında yeni bir bilimsel keşfe çıktığım o gün öğreniyorum ki 14. Gün öncesi testler genelde yalancı negatif ya da yalancı pozitif olarak değerlendiriliyormuş. Yalancı pozitif çıktığıma mı sevineyim, yalancı negatif çıkmadığıma mı sevineyim paradoksuyla o zaman dilimleri de nasıl geçiyor bilemiyorsun. O yüzden en erken negatif çıkma umudu test günü 14. günden başlıyor.

  • 10. günden sonra semptom ihtimali kalmıyor sanırım. 14. Günden sonrası ise belirsiz. Ne zaman negatife döneceğiniz de kişiye özgü.

  • 14. gün itibariyle ailenizin izolasyonu da bitiyor. Siz kişiye özgü sürecinizi yapılandırmaya devam ediyorsunuz.

  • Bu zaman dilimlerinde maalesef pozitiflerin sayısı kesilmiyor. Yakın çevrenizden pozitif haberleri geliyor ve siz süper kahraman hızınızla kendi deneyiminizi paylaşırken buluyorsunuz kendinizi.

  • 16. gündeyim, test yaptırdım, saatlerce e-nabız başında sonucu bekledim. 16. Günde negatife döndüm.

  • 14 gün ve sonrası  hiper kişisel olan bu virüsün yok oluşunun günleri.

Ve İnsanlık İçin İzolasyona Notlar;

  • İşinizin çalışma standartlarını belirlerken bilimsel ve modern olun. Eğer evden çalışma kararını verirseniz bilin ki verimlilik artacak. Büyük şirketler daha az akıllı değiller. İş yerine gelmek kadar iş yerine gelmeden çalışmak da insani bir hak olmalı. Kronik rahatsızlığı olan kimseyi mecbur tutmayın, evde olmasının maddi ve duygusal destekçisi olun.

  • Fiziksel olarak bulunmak zorunda olmadığınız bir işiniz var ise - ki çağ dönüşürken insan bedeni toplantılarda fiziki varlığını önemsemeyi bırakmalı – kabul edin ve yenilenen mesai saatleri ve iş alanları tasarlayın. Virüs döneminde lider olmak önce insani anlayış gerektirir.

  • Virüs hızlandıkça insanlık için izolasyona ihtiyacımız var. Evde ve ailenizle olun; testin pozitif olduğunuzda keşkeler çok, uzaklık günlerce çok oluyor.

  • Maske, mesafe, hijyen üçlüsüne insan olma ve insanlığı koruma gereklilikleri ne ise hepsini ekleyelim.

İnsanlık İçin İzolasyon İçeren

Nefesimizin sağlık dolu olduğu

Kendimize güçlü baktığımız

Post covid günlere...

Popüler İçerikler

Gazeteci Fulya Öztürk'ün Azerbaycan Milletvekiline Ağladığı Anların Beden Dili Analizi Çok Konuşuldu
Cübbeli Ahmet Çakarlı Araçla Geldiği Etkinlikte Şeriatı Savundu: Skandal Sözlere Tepki Yağdı!
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
YORUMLAR

Bende anlatmak istiyorum... Bakın başıma ne geldi ? Aylardır maskesiz çıkmadım dışarı , kalabalığa girmedim,kimseyle temas etmedim ailemden başka ... Kızım nezle oldu bir gün . Normal mevsim nezlesi . Burnu tıkandı falan onunla ilgilendim . Doktor a götürdük üst solunum yolu enfeksiyonu denildi ilaç verildi tamam. O iyileşti akabinde bende nezle belirtileri başladı . Bağışıklığım çok düşük çünkü kortizon kullanıyorum . Arada da anti tnf denen baskılayıcı iğne .. Çünkü ben bir romatizma hastasıyım . Aynı zaman da da koah ım var ... Nezle başladı bende de . Burnum tıkandı ,gecelerce nefes alamadım uyuyamadım tıkanık burunla . Ama hemen de odamı ayırdım eşimden çocuklarımdan uzak durdum .

Kimle telefonda konuşsam biz böyle korona duymadık sen nezlesin diyor . Ama ben balgamlı öksürükten , yeşil burun akıntısından maf oldum . Komşum doktor sesimi duydu böyle olmamalı size bakmak gerekiyor hastanede dedi gittim bugün . Çıkan sonuçlar nezle yüzünden alevlenen bronşit ve sinüzit çıktı .... Ben şimdi soruyorum test beni pozitif gösterdi ama korona belirtisi hiç yok nezle nin tüm semptomlarını yaşadım yaşıyorum antibiyotik verildi . Hangi korona hastası burun tıkanıklığı yaşadı yada burnundan sinüzit belirtileri geldi ? Şu an kesinlikle corona olduğuma inanmıyorum . Test yanlış oldu .

Sonra öksürük başladı . Ama öyle kuru değil baya dolu dolu balgamlı öksürük çok afedersiniz . Eee bronşitim de var zaten . Balgam ondan oluyor . Sonra birden burnum yeşil yeşil akmaya başladı . Ne ateş ne kuru öksürük . Ne halsizlik . Düpedüz nezle belirtilerim var . Sesim değişti . Sesimi duyan aaa grip mi oldun nezle mi oldun diyordu . En son burun tıkanıklığı yüzünden acil e gittim . Doktor nezle belirtileri dedi ciğer tomografisi çekti bronşit dedi . Nezle ilaçları yazdı ama yine de testte yapalım dedi . Aldı pcr testini . E nabız a girmekten en son beni engelleyecekler dedim öyle bekledim durmadan girdim . Sabah a karşı 4.55 te pozitif yazısını görünce başımdan aşağıya kaynar su döküldü ....

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ