Duydunuz mu Zilin Sesini? Okuduktan Sonra Ne Kadar Yaşlandığınızı Fark Edeceğiniz En Eski TV Programları

Önce uyaralım, bu içeriğin sonuna geldiğinizde çok fena hüzünlenip ayna karşısında beyazlarınız var mı diye kontrol edebilirsiniz. Birçoğunun hafızanızda taptaze olduğunu okurken göreceksiniz, hem hatırladığınız hem unuttuğunuz hem de bu kadar yıl geçtiğini fark etmediğiniz için şaşıracaksınız.

1. Pazar günü yıkandıktan sonra koltuğa geçip izlediğimiz 'Şahane Pazar' ile başlayalım. Süheyl - Behzat Uygur kardeşlerin skandalsız, sorunsuz programının naif sunucuları İpek Tanrıyar ve Sinem Kobal'ı hatırlayalım. Hey gidi, şimdi Bülent Ersoy'un devasa tırnaklarına rağmen kadeh çekme oyununu oynadığını düşünebiliyor musunuz?

1993 yılında, yani bundan 26 yıl önce başlamış. Düşünebiliyor musunuz, Süheyl'in rengarenk takım elbiseleri ve Behzat'ın görece karizmasının doldurduğu pazar günlerini ne kadar uzun süre yaşamışız...

2. Pazar günlerinin öğle vakti parlayanı da 'Pazar Yıldızı'ydı. Ebru Şallı ve Dost Elver'in programını hatırlamazsanız hemen şöyle gelelim size: "Bil bakalım sana puanım kaç? Kaaaaaç?"

Bu programın ilk yayını da 2002 yılındaymış. İnsan inanamıyor...

3. Bir dönem şarkıcılar televizyonu epey denemiş. "Serdar Ortaç'la Hep Beraber" de tam kendisine göre bir müzik temalı yarışmaydı. Bugünün ünlüleri gibi düşünmeyin, o zamanlar herkes bu tarz programlara çıkıyordu.

Nota tahmin etme ve kelimelerden şarkı türetme oyunlarını ertesi gün gider okulda oynardık. 2003 yılında başlamış, Serdar Ortaç'ın epey genç zamanları.

4. Meşhur tokat hadisesi, Özcan Deniz'in programda at binmesi, Cem Davran'ın gözlükleri, Hande Ataizi'nin hem mağduriyeti hem yükselişi... 'İki Kere Kiki' gelmiş geçmiş en efsane talk showlardan biri olarak kalacak.

2001 yılında başlamış. Yani şu tokatın üzerinden ne kadar uzun zaman geçtiğini ve asla unutmadığımızı göz önünde bulundurursak, bayağı zamanı kendi içine hapseden bir şey.

5. Gelelim her an her şeyin olabileceği program, 'Laf Lafı Açıyor'a. Cem Özer'in sunduğu programa çıkmak ona göre ciddi prestijdi. Hatta bu yüzden Cem Yılmaz'ı televizyona çıkaran ilk kişi olmakla da senelerce övündü Cem Özer.

Kenan Doğulu'yu taaaa o zamanlar orkestrada vokal olarak görüyorduk. 1991'de ilk programı yayınlanmış, neredeyse otuz yıl!

6. Bu işi alıp çok daha iyi noktaya getirenlerden biri Okan Bayülgen'di. Bize sorarsanız asıl o dönemde herkes bu programa çıkmaya hevesleniyordu. 'Zaga'nın enteresan skeçleri, eleştirel mizahı senelerce Okan Bayülgen'e farklı isimlerde bir sürü program yapma imkanı verdi.

1998'de başlayan program senelerce evrim geçirerek devam etti. O dönemde skeçlerde oynayan genç yetenekler şu anda aldı yürüyor. Engin Günaydın'ın da bu kişiler arasında olduğunu hatırlatalım.

7. 'Beyaz Show', Zaga'ya nazaran çok daha soft bir programdı. Beyaz yaşanan son birkaç skandala kadar hiç televizyondan kopmadı, ailenin iyi çocuğu olarak neşeyle konuklarını ağırladı.

Aslında program Zaga'dan da eski, 1996 yılında yayınlanmaya başladı.

8. Ve en efsanesi, bıçak gibi keskin sözlerinden kimsenin kurtulamadığı Huysuz Virjin! Kantoyu bizimle tanıştıran, programında herkesi ağırlayabilme gücü olan, katılanların korkudan sindiği biri Seyfi Dursunoğlu. Bugünü düşündüğümüzde inanılmaz cesurmuş...

Aslında ilk kez 1970 yılında Huysuz Virjin olarak tanınmaya başlamış. Ardından defalarca kanal kapattıran programlara imza atmış.

9. Bir diğer sivri dilli de bildiğiniz gibi Hülya Avşar. Senelerce isimleri değişse de çeşitli şov programları yaptı. Konuk alamadığı kişi yoktu diyebiliriz, Ricky Martin'inden Tarkan'a herkesi konuk etti, popo bile elledi...

O dönem gerçekten cinsel imaların, devasa sansasyonların, büyük çekişmelerin sonu yokmuş. 2003 yılında başlayan bu macera evlilik, doğum, boşanma süreçlerinden epey etkilense de hala aralıklarla program yapmaya devam ediyor.

10. Çiğ köfte, sigara, uzun hava eşliğinde sıra gecelerinin yapıldığı, Asena'yla başlayıp çeşitli dansözlerle devam eden şovların olduğu, içi boş enteresan muhabbetlerle pek de kalitenin aranmadığı 'İbo Show'u da unutmadık...

1993'te başlayan program aslında Cem Uzan'ın İbrahim Tatlıses'e el vermesiyle aldı yürüdü. Yıllar boyunca da 'Pezevenklerin elinden gittim aldım' gibi skandallarla da gündemden düşmedi. Beyninden vurulduktan sonra şov söz konusu olmamıştı. Ama şimdi İbrahim Tatlıses, tekrar program yapacağını duyurdu.

11. Programların en tatlısı, katılmış olmayı hayal ettiğimiz '7'den 77'ye'yi anmamak ne mümkün. Oraya çıkıp Barış Manço ile sohbet etmek ve bir iki şey mırıldanmak herhalde çocukluğumuzun en güzel hediyesi olabilirdi. Hepimizin fahri babası saydığı programdı bu.

1988 - 1997 arasında yayınlanmış programı TRT yine ara sıra yayınlasa güzel olmaz mıydı?

12. Talk showlar bir yana, güzide yarışma programlarımız öbür yana. Bunun efsanesi kimdir? Tartışmasız 'Çarkıfelek' ve Mehmet Ali Erbil. Parmaktan sonra, oranj, harf alma, salam yedirme, takla attırma... Bütün deliliklerin tek program yaşanmasına sebep olan tatlı deli adam keşke bir an önce sağlığına kavuşsa...

44 yıllık yarışmayı birçok kişi sundu ama tartışmasız şekilde hep Mehmet Ali Erbil ile anılacak... Kırılan potlar, edilen küfürler, müthiş skandal olaylar yüzünden defalarca ceza aldı ve yayından kalktı. Ama kanallar ondan vazgeçemedi.

13. Güner Ümit birçoğumuzun çocukluğuna dair belli belirsiz hatırladığı bir anı. Çok talihsiz cümleleri sonrasında kayboldu gitti. Olan muazzam 'Turnike' yarışmasına oldu.

”Beni artık insanlar yok saysın, hiç Güner Ümit diye biri yaşamamış saysınlar. Güner Ümit diye biri yok.” demiş en son. Maalesef büyük hatası ona 90'ların başında yakaladığı müthiş popülerliği tamamen kaybettirdi.

14. 'Evet-Hayır' okulda, iş yerinde, arkadaş ortamlarında en çok denenen yarışmadır herhalde. Bu kelimeleri kullanmadan sunucunun sorularına cevap vermeye çalışan yarışmacıları kurnazca eleyen Erkan Yolaç "Duydunuz mu zilin sesini?" dedi mi iş biterdi, hipnozdaydık.

Erkan Yolaç bu formatı ilk kez 1962'de, gazinolarda kullanmaya başlamış.

15. Bir sürü versiyonu yapıldı ama hiçbir 'Çocuktan Al Haberi', Berna Laçin'in sunduğundan daha iyi olmadı. Üfffff yaşı tutanlar ne çok istemiştir katılmayı!

İlk kez 2000'in başında tanıştık ve son yıllara kadar da çeşitli kadın sunucularla tekrar tekrar izledik.

16. Ama bir çocuğun en temel arzusu herhalde 'Hugo ve Tolga Abi'ye katılmaktı. O yıllarda büyük teknolojiydi telefon tuşlarıyla oyunları oynamak. O derece kaliteli oyunlar, diyaloglar da insana ayrı keyif veriyordu. Küfür olayından sonra tadı kaçsa da, galiba şimdiki çocuklar çok naif şeyleri kaçırıyor...

1993'te Hugo'yla tanışan Tolga Gariboğlu bugün 53 yaşında! Kendi holdingi var ve hala Tolga Abimiz...

17. İşin içine smslerin girdiği ve halkın jüri olduğu programlara giriş yapma noktamız: 'Biri Bizi Gözetliyor'. Aşklar, kavgalar, hırslar, Doğa Bey, küfürler, sansürler, sırf program için açılan bir ek kanal... Bugün başımıza gelenlerin başlangıç noktası bu programdır.

İlk program tarihi 2001, düşünün nasıl izler bırakmış ki hala Of Deli Gönül desek sizin için bir şeyler ifade edecektir.

18. BBG'den sonra halkın ilgisini çekmek için yine uyarlama bir format getirildi: 'Dokun Bana'. Acun Ilıcalı'nın henüz serseri serbest zamanları, sunucu o. Yarışmacılar ellerini arabadan çekmemeye ve sona kalmaya çalışıyorlar.

2001'de başlayan program, diğer reality şovlardan yarışmacı aldığı için başlarda ilgi çekti ama epey sıkıcı olduğu için uzun soluklu olmadı.

19. Baktılar ki halkın ilgisini çok çekti bu bol kavgalı, kurgulu, smsli yarışmalar; anında müzik programları da başladı. Armağan Çağlayan, Zerrin Özer, Ercan Saatçi ve Ahmet San'lı ilk jüri, işinin ehli kişilerdi. Yarışmacılar da az çok deli olunca program tuttu.

Program 2003'te başlamıştı.

20. O tutunca devamı da geldi. Bu tarz programların yarışmacıları o dönem her gün bol bol konuşulan ama sonra tamamen unutulup giden kişiler oldu. Belki Bayhan, Firdevs, Abidin desek hatırlarsınız ama son yıllarda hiç dinlememişsinizdir. 'Popstar' işlerin iyice reyting kurgusuna dönmeye başladığı programlardan biriydi.

2003 yılında hayatımıza giren program çeşitli şekillere bürünerek devamlı karşımıza çıktı.

21. İşin gerçekten eğitimine, kalitesine önem verenler de oldu. 'Akademi Türkiye'de bugün de hala göz önünde olan kişiler yetişti. Hem beraber yaşamaları, eğitim almaları hem de sahneye çıkmalarıyla daha değişik bir formattı. Maalesef birincisi Barış Akarsu'yu bu programla tanımamız ve kaybetmemiz sonrasında biraz buruk hatırlıyoruz.

2003'ün bir diğer yarışması da buydu. Ne seneymiş!

22. Eğitim gerçekten önemli. Yarışmacılara eğitim vermek için çabalayan bir ekip, doğru değerlendirmeler bize bugün iki yıldız oyuncuyla tanışma fırsatı verdi: Beren Saat ve Engin Akyürek. Diğer yarışmacılar da oyunculuk üzerine kurulu 'Türkiye'nin Yıldızları'ndan sonra birçok projede yer alma fırsatı buldular.

Beren Saat'i 2004'ten beri tanıdığınıza ve lolita dönemlerini bildiğinize inanabiliyor musunuz?

23. Tüm bu programların özet görüntüleri, can alıcı noktaları, hepsini birbirine kırdırma görevi Televole'deydi. Gelmiş geçmiş en popüler programdı ve yıllarca halk dilinde magazin programı, 'Televole' olarak kaldı.

1994'te başlayarak ciddi anlamda uzun süreler ekranda kaldı.

24. Günümüze biraz daha yaklaştığımızda yarışma programları stüdyolardan minik evlere, 4-5 kişinin hırslı mücadelesine kaydı. Senelerce evire çevire 'Yemekteyiz' programları türettiler. Hasan'ı gördüğünüzde hala hatırlıyorsanız bu batağa siz de düşmüşsünüz demektir.

Bugün Onur Büyüktopçu yarışmacıları gerçekten frenlemeye çalışıyor. Ama 2008'de yarışma ilk başladığında durum hiç öyle değildi. Konuklar ayrı, dış ses ayrı sinir kat sayısını arttırdıkça arttırdılar.

25. Magazin ve spor muhabirliği, yarışma sunuculuğu dışında tamamen kendi programına 'Acun Firarda' ile başlayan Acun, bizce zirveyi bu programda gördü. Dünyayı dolaştığı ve göremeyeceğimiz birçok yeri gösterdiği için bir gençlik ona minnettar.

2002'de başlamış. İnanabiliyor musunuz, Acun'u ne kadar zamandır sunuculuk yaparken görüyorsunuz...

26. Sonrasında ise 'Var Mısın Yok Musun' ve 'Survivor' ile kendi yarışmalarını sunmaya başladı. Türkiye'yi çok çok iyi tanıyan Acun, her anlamda neyi nasıl yakalayacağını bildiği için sonunda medya patronu olabildi.

Aslında ciddi anlamda yükselmesi zaman almış. Survivor 2006, Var Mısın Yok Musun 2007 yılında başlamış.

27. Bir de şu an bitkisel hayatta olan ve asla yerini kimsenin tutamadığı Kenan Işık var... 'Kim 500 Milyar İster?' programı da devamlı isim değiştirdi ama bir bilgi yarışması olarak hala günümüze kadar gelmeyi başardı.

Düşünün TL'de hala 6 sıfır var... Sene taaaa 2000.

28. Yine bir bilgi yarışması olarak haber bültenleri öncesi hem bilgi, hem heyecan, hem dans şovlarıyla Metin Uca'nın 'Passaparola' programı epey eğlenceliydi.

2002'de başladı ve sonra da güncellemeler dönem dönem tekrar yayına girdi.

29. Her alanda yarışma yapmışız gerçekten... Renkli jüri üyesi, Huysuz Virjin sunumuyla 'Benimle Dans Eder Misin?', dans yarışmalarının önünü açtı. Fotoğrafta gördüğünüz kişinin Survivor Turabi olduğunu söylesek?

2005 yılında başladı.

30. Sonra da sıradan yarışmacılar yerine ünlüleri buz pistinde dans ederken gördük. 'Buzda Dans' ve kırılan potlar, büyük tartışmalar kanalları epey zaman idare etti.

2006 yılında başladı ve çoğumuz Alp Kırşan'ı ilk burada tanıdı.

31. Gelelim skeç programlarına... Bu işin ağa dedesi 'Olacak O Kadar'dır diyebiliriz. Yıllarca Levent Kırca ve ekibi Türkiye'nin tüm sorunlarına eleştiri getirdi, bir dönemin mizah anlayışı oldu.

Listedeki programlar arasında en eskisi. İlk program tarihi 1986. Yıllar içinde siyasetçiler müdahale ettikçe özgürlüğü kısıtlandı ve biraz daha 'günlük olaylarla güldürme' odaklı bir hale geldi. Eski tadı vermeyince de bitti.

32. Gazman desek, Yarmagül desek, sibop desek... Hamdi Alkan'ın skeçleri de 'Reyting Hamdi' altında toplandı. Yıllarca süren programdaki karakterleri hala görsek hatırlarız.

Şimdilerde daha çok yönetmenlik yapan Hamdi Alkan'ın şekilden şekile girdiği ve skeçlerinde oynattığı kişileri bugün isimlerini bilmesek bile mutlaka tanıdığımız simalara çevirdiği bu program 1995 yılında başladı.

33. Ve günümüze en yakın skeç kralı Şahan Gökbakar. Bugün ülkenin en çok izlenen filmlerini yapan ve milyonlarca lira para kazanan Gökbakar için her şey bu programda başladı. Ve Recep İvedik bu programdaki karakterlerden sadece biriydi...

Aslında Şahan bu işlere Zoka ile başladı ama asıl yükselişi burada yaptı. 2005 yılında başlayan program, bir dönem gençlerin haykıra haykıra güldüğü skeçlerle doluydu. Şahan'ın Recep İvedik'le özdeşleşmesiyle sanırız o sempati kayboldu.

BONUS: Ve çocuk kanallarının henüz ortaya çıkmadığı zamanlarda tek neşemiz olan Kanal D Çocuk Kulübü'nün Yıldız Ablası... Üyelerine rozet yolluyordu, sizde var mı?

onedio.com

16 yıl olmuş... Yıldız Abla 40 yaşına geldi, biz yaşlandık, bunu fark edince de biraz kederlendik...

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
15.01.2019

ince ince yasemince unutulmuş. çocukluğumuz itilmiş kakılmışla geçti bizim. "benüm adum kakılmıışş, temizlik neferünüzüümm..."

Çocukluğumu özledim..😫

15.01.2019

Hügo yu izlemeyenin çocukluğu makbul değildir. :D

TÜM YORUMLARI OKU (36)