Ne zaman durdursan değişim saatindedir; asla vakti yoktur. Hatta önce gideceğin yeri sorar; üstüne “kardeş değişim saatindeyim” patlatır. 40 dakikadır taksi beklemen anlamsızlaşır; dünyayı başına yıkar.
İş çıkışı yağmura yakalandın diyelim; sıçan gibi olmuş kıyafetinle çevirdiğin taksici hem seni reddetmez hem de bu esnada durmadan şikayet eder. Sanki hayatında ilk kez şehir trafiğine çıkmışçasına saydırır da saydırır.
Neredeyse maaşın hepsini helal et diyecek taksicidir kendisi. 24 lira tutan taksimetreye 30 lira vermişsindir; hemen yapıştırır “helal et kardeş”. Oldu, istersen evi de üstüne yapalım.
İşte o meşhur soru. “Memleket neresi kardeş?” ile başlayacak derin bir sohbeti amaçlayan taksicimiz, her şeyi çözecek o mühim soruyu sormuştur. Bundan sonrası bacanağının amcasının köyüne kadar uzanır.
Bunlar neredeyse ekolleşmiş bir gruptur. Kısa mesafeye tamamen karşı, cebinde 5 kuruş olmasa dahi kısa mesafeyi azimle reddederler. Diğer taksicilerin de eleştiri okları bunların üzerindedir.
Asla bozuğu olmayan taksiciye rastladıysan yandın. Bozuk para taşımak senin görevinmiş gibi davranır; üstüne bir de azarlar. 15 dakikalık yolda dünyaya geldiğine pişman olursun.
Zaten senin cevabını dinlemeyecek bu taksici modeli, benzinini her türlü dolduracak ve en 15 dakikalık bir zaman kaybının sebebi olacak. Allah hepinize sabır versin.