Her şey 1968 yılında, Dr. Spencer Silver’ın, yüzeylere hafifçe yapışan, ancak kolaylıkla çıkarılıp yeniden farklı yerlere yapıştırılabilen eşsiz bir yapışkan bulması ile başladı.
Bu yeni yapışkan Silver’ın meslektaşı Art Fry’ın Post-it Not fikrini bulmasıyla tüketiciler için pratik bir uygulamaya dönüştü. Çıkarılıp, yeniden yapışabilen bir not kâğıdı fikri ise Fry’ın aklına kilise korosunda ilahi söylerken geldi. Fry’ın ilahi kitabının sayfalarını işaretlemek için kullandığı kâğıt parçaları kitabının arasından düşüyor ve işaretlediği sayfayı kaybetmesine neden oluyordu. Fry, meslektaşı Silver’ın bulduğu yapışkanı bir kâğıt parçasına sürerek kitapta istediği sayfaları işaretlemede kullandı. Art Fry daha sonra hazırladığı yapışkanlı sayfa işaretlerinden birinin üzerine bir not yazdı ve patronu Bob Molenda’ya sunacağı rapora yapıştırdı. Patronu sorusunu aynı sayfa üzerinde yanıtladı ve başka belgelerin üzerine yapıştırarak, ona geri gönderdi. Beraberce kahve içtikleri bir sırada, Art Fry’ın iletişimde yeni bir yol keşfetmiş olduğunun ayrımına vardılar.
1970’li yıllarda ofisler iğneler, ataçlar, raptiyeler ve bantlarla doluydu. 1980’de üç ürün ile ticari olarak piyasaya sürülen Post-it Notlar ile 3M, insanların hatırlama, hatırlatma, komünikasyon ve organizasyon şeklini değiştirdi ve Post-it Notlar vazgeçilmez bir organizasyon gereci haline geldi.
Bu klasik ya neden işe yarar şeyler paylaşıyorsunuz diye onedio adminlerine çemkirenler var ama popüler bilim içeriğine olan etkileşimin sayısına bakın eğer bu magazin paylaşımı olsaydı burda bir sürü yorum ve fikir görürüdük, türkiye'de bilim para etmez 😑