Koronavirüs, 2019’un sonlarında Çin’de ortaya çıkıp nihayetinde küresel bir pandemiye dönüşen Kovid-19 öncesinde birçok insan için tanıdık bir kelime değildi, ancak işin doğrusu bu terim 1960’lardan beridir bilinen bir virüs ailesini ifade ediyor.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre, bilinen yedi tip koronavirüs var. Kovid-19'dan önce en çok bilinen koronavirüs, Çin'de ortaya çıkan ve hızla dünyaya yayılarak 2003 yılında bir salgına neden olan Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) idi.
Diğer kayda değer koronavirüsler arasında Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS) bulunuyor. İlk olarak 2012 yılında Suudi Arabistan'da tespit edilen bu virüsün kaynağının komşu Ürdün olduğu düşünülüyor. Virüsün bulaşması nadir olmakla birlikte, ölüm oranı yüksekti (enfekte olan her 10 hastadan yaklaşık üç ila dördü hayatını kaybetti).
Nispeten düşük bulaşma seviyelerine bakılarak SARS ve MERS için aşı geliştirmeye çok fazla kaynak yatırılmadığından bu virüslerin hiçbirinin bir aşısı bulunmuyor.
Üretilen ilk koronavirüs aşısı olarak Kovid-19 aşısı, benzer virüsler için geliştirilecek aşılar için bir temel teşkil ediyor. Yaklaşık 10 yılda bir insanlar için sorunlara neden olabilen koronavirüsün yeni bir versiyonu ortaya çıkıyor.
Kovid-19 şimdiye kadarki en yıkıcı versiyon olsa da, gelecek koronavirüs daha güçlü, daha bulaşıcı olabilir.
Bu yüzden bilim insanları henüz var olmayan virüslere karşı şimdiden etkili bir aşı geliştirebileceklerini umuyorlar.