Bu içeriği okuyorsan demek ki ekonomi ilgini çekiyor ve hisse senetlerinin kökenlerini merak ediyorsun. O zaman seni daha fazla bekletmeyip içeriğimize geçelim!
Bu içeriği okuyorsan demek ki ekonomi ilgini çekiyor ve hisse senetlerinin kökenlerini merak ediyorsun. O zaman seni daha fazla bekletmeyip içeriğimize geçelim!
Hisse senetleri ilk olarak Orta Çağ İtalyan şehir devletlerinde görülse de modern anlamda ilk kez 17. yüzyıl Avrupasında şirketlerin sermaye ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ortaya çıktı.
VOC, dünyada resmi olarak işlem gören ilk hisse senetlerini 1602'de piyasaya sürdü. VOC, Doğu Hint Adaları ticaretinde etkili oldu ve bu hisse senetleri ticari kazançlara ortak olmak isteyen yatırımcılar arasında büyük bir ilgi gördü.
17. yüzyılın sonlarında, Londra'da 'Jonathan's Coffee-House' adlı bir mekanda hisse senetlerinin alınıp satıldığı görüldü. Bu olay, Londra Borsa'sının kurulmasında etkili oldu.
1792'de, New York'ta Buttonwood Anlaşması ile New York Stock Exchange - NYSE kuruldu. Bu kuruluş, ABD'de hisse senetlerinin resmi olarak alınıp satıldığı ilk borsa olarak kabul ediliyor.
Sanayi Devrimi'yle birlikte şirketler büyümeye başladı ve sermaye gereksinimleri arttı. Bu da hisse senetlerine olan talebi doğal olarak yükseltti.
20. yüzyıl boyunca ortaya çıkan teknolojik gelişmeler ve küreselleşmenin etkisi, hisse senedi piyasalarının daha da karmaşık hale gelmesine neden oldu. Çünkü elektronik ticaret, hisse senedi alım satımını kolaylaştırarak aynı zamanda daha erişebilir hale getirdi.
Bu modern yatırımcı profili; şirket performansları, sektör trendleri ve küresel ekonomik durum gibi faktörleri göz önünde bulunduruyor. Ayrıca yatırım fonları ve borsa endeksleri gibi araçlarla da hisse senetlerine kolaylıkla yatırım yapılabilir hale geldi.