Yıl 1815, Londra...
10 Aralık’ta şair bir baba ile matematik sevdalısı bir annenin kız çocuğu dünyaya geliyor ve adını “Ada” koyuyorlar, bundan yaklaşık 160 yıl sonra geliştirilecek olan nesne yönelimli ilk programlama dillerinden birine, kızlarının isminin verileceğinden habersiz olarak...
Bilenler bilir; bilmeyenleri bilgisayar programcılığının temelini atan kadınla tanıştıralım: Ada Lovelace
Tabi her yerde geçerli değil ama kadınlar yazılımcı olamaz demek kadınlar oyuncu olamaz anlamına da geliyor.Lanet olsun böyle düşünce sistemine.
Kadınlar yazılımcı olur olmasına da, piyasada yazılımcıların ağırlıkla erkek olmasının sebebi, çalışma şartlarının görüldüğünden daha ağır olması. Bende aslında yazılım üzerine eğitim almış olmama rağmen grafikerlik yapmayı tercih eden biriyim :) Çalıştığım şirketlerde erkek yazılımcıları görüyorum, ne geceleri var ne gündüzleri. Biz bu duruma ayak uyduramıyoruz. Evleniyoruz, çoluk çocuk. Yemek, temizlik bulaşık ütü.... Hadi bekar olsam nolacak? Gece 2 de işten çıkmaya g.t ister bizim mahallede. Ee işveren de daha uzun süre sömürebileceği alternatifi tercih ediyor. Dışarıdan bakıldığında bütün gün oturuyorlar, iki tık tık bir çıt çıt. Ama işin aslı öyle değil ne yazık ki, keşke o kadar kolay olsa.
Böyle kadınları görmek güzel. İyiki de kendini zengin kocaya değil bilime ve sanata adamış. Ama kahrolası toplumsal baskı! Muhtemelen istemediği bi evlilik yapıp gencecik yaşta kansere yakalanmış. Yazık olmuş.