Heavy metal müzikten sonra Finlandiya'nın dünyaya en büyük hediyesi olan Fin sinemasından 20 şahane filmi sizin için listeledik. İyi seyirler!
Heavy metal müzikten sonra Finlandiya'nın dünyaya en büyük hediyesi olan Fin sinemasından 20 şahane filmi sizin için listeledik. İyi seyirler!
Helsinki'de yaşayan bir jinekolog, kocasının yasak ilişkisini araştırmaya başlar ancak 'rakibi' ile arasındaki ilişki kısa süre içinde farklı bir yöne evrilecektir.
Noel arifesinde, Kuzey Finlandiya’da yapılan arkeolojik kazı, Noel Baba’nın yeniden ortaya çıkmasına neden olur. Ancak bu bildiğimiz Noel Baba değildir. Onun ortaya çıkmaya ile kasabada yaşayan çocuklar esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolmaya başlar. Genç bir çocuk ve babası, Noel Baba’yı yakalamaya ve geldiği yere geri göndermeye kararlıdır. Baba oğul, bunun için avcılardan yardım alır. Onlar Noel Baba’nın ortaya çıkmasına neden olan kazının sorumlularına onu geri satmaya çalışırken, Noel Baba’nın yardımcı cinleri de onun özgür kalması için ellerinden geleni yapar.
Belgeselde, Finlandiyalı Tom olarak tanınan Touko Laaksonen'ın hayatı anlatılıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında ülkesine hizmet eden Touko, görevini tamamladıktan sonra evine geri döner. Yaşanan barış döneminde türlü baskılarla karşılaşan Touko cinsel kimliğini gizlemek zorunda kalır. Çizim ve sanatla ilgilenen Touko, çizimlerini gören bir yayınca tarafından Los Angeles'a çağırıldığında bambaşka bir dünya ile tanışır. Burada arzu ettiği özgürlüğüne kavuşan Touko bir ikon haline gelir.
II. Dünya Savaşı esnasında geçen film, görev esnasında nişanlısıyla karşılaşan bir teğmenin göreviyle aşkı arasında yaşadığı karışıklığı konu ediniyor.
Finlandiya’da yaşayan hayvanlara oldukça düşkün biri olan Veijo, sahiplerinin isteği üzerine hasta ve yaşlı hayvanlara ötenazi yapmaktadır. Şehrin pek de zengin olmayan bu bölgesinde veterinerler yerel halkın karşılayamayacağı ücretler talep edince insanlar bu yola başvurmak zorunda kalır. Veijo’nun hayvanlara duyduğu insanlara olan sevgisini aşınca işler değişmeye başlar. Tam da bu sırada güzel bir hemşire ile tanışan Veijo için sınır artık çoktan aşılmıştır.
Koirat eivät käytä housuja, boğularak vefat eden karısının acısı ile baş etmeye çalışan bir adamın hikayesini konu ediyor. Juha, eşinin gözleri önünde boğulmasına şahit olur. Karısının ölümü ile başa çıkamayan Juha, kendisini tam anlamıyla bir türlü toparlayamaz. Genç adamın hayatı, tesadüfen Mona adında bir kadın ile tanışmasıyla bambaşka bir hal alır. Juha, bir süre sonra sahibe Mona’nın emrine girer.
Yeni evli bir kadın, aşk hayatıyla ilgili yardım almak amacıyla yerel bir şamanın evine gider, ancak şaman onu bir tür vampire dönüştürür.
Film, Finlandiya'nın en tanınmayan heavy metal grubuna solist olan bir genç adamın Norveç'te düzenlenecek metal festivali öncesi yaşadıklarını konu alıyor.
2. Dünya Savaşı esnasında Rus gizli servisinden kaçan bir eskrimcinin hikayesini anlatan film, 2016 yılında düzenlenen Oscar ödüllerinde Finlandiya'yı temsil etmiş, En İyi Yabancı Film dalında aday adayı olmuştu.
Olli Maki hayatının fırsatını yakalamıştır. Dünya tüy sıklet boks şampiyonasında yarışacak ilk Finlandiyalı olmuştur ancak maçı tıklım tıklım bir salonda ikinci raunda nakavt olarak kaybeder. Yine de o günü hayatının en güzel günü olarak nitelendirir. Yönetmenliğini Juho Kuosmanen’in üstlendiği film Finlandiyalı boksör Olli Maki’nin gerçek hikâyesini anlatıyor.
Tove, ressam Tove Jansson’ın hayat hikayesini konu ediyor. Ressam Tove Jansson'ın sanatsal mücadeleleri ve sıradışı kişisel yaşamının anlatıldığı filmde, sanatçının ilk Moomin kitaplarını yazdığı, bir kadına ilk kez aşık olduğu ve Moomins'in ona kazandırdığı şöhretli yıllara odaklanılıyor.
Eski bir yazar olan, bohem bir hayat tarzına sahip olan Marcel Marx, Fransa'nın liman şehri Le Havre'de yaşamakta, kentte ayakkabı boyacısı olarak mütevazi bir hayat sürüp gitmektedir. Başarılı bir edebiyatçı olma hayallerinden vazgeçerek işi, karısı Arletty ve akşamları demlendiği bar arasında gidip gelen Marcel'in çizdiği bu sade hayat, yasa dışı yollarla kente gelen Afrikalı bir göçmenin hayatına girmesi ile alt üst olur. Eşi Arletty ise bu arada ciddi bir hastalığa yakalanır. Marcel'ın kılıçlarını yeniden kuşanma vakti gelmiştir...
Khaled (Sherwan Haji) Finlandiya'ya geldikten sonra burada sığınma hakkı talep eden, ancak reddedildikten sonra yasadışı yollarla ülkede kalmış Suriyeli bir göçmendir. Yolu kumarbaz restoran sahibi Wikström (Sakari Kuosmanen) ile kesişince Helsinki'deki yeraltı hayatı da farklı bir seyre girecektir.
Acımasız kader,talihsiz insanlar ve etrafta kol gezen kötülük üzerine vurucu bir
film... Buz Diyarı pek çok insanın kederinin kesiştiği duygu yüklü bir dram. Filmde yaşanan olaylar günümüzde geçer. Karakterleri bir araya getiren olaylar zinciri, sahte bir 500 Euro ile başlar. Filmin ana temasını cesaret, bağışlayıcı olmanın ve hayatta kalma mücadelesi vermenin zorluğu oluşturuyor. Buz diyarı Şubat 2005’te 28, Göteborg Film festivalinde Kuzey Filmleri Yarışması kategorisinde toplam dört ödül olarak festivalin en başarılı filmi olmuştur. Buz Diyarı duygusal yoğunluğu, temposu ve günümüz Finlandiya’sının gerçekçi tasviriyle kaçırılmaması gereken bir film.
Bir tramvayı sürerek para kazanan Lauri işten çıkartılır. Çok geçmeden karısı Ilona’nın baş garson olarak çalıştığı restoran kapanır. Sosyal güvenlik siteminden para talep etmek konusunda fazla gururlu davranan ikili yeni iş bulmak için çırpınırlar. Ancak ne yazık ki son derece şanssızdırlar. Felaketlerin arkası bir türlü kesilmek bilmez. Umudun tükenmekte olduğu noktada Ilona eski patronu ile karşılaşır ve hesapta olmayan bir durum çıkar ortaya. Film Finlandiya Üçlemesinin ilkidir. Cannes’da Özel Mansiyon Ödülü ve Sao Paulo’da En İyi Film Ödülünü almıştır.
2. Dünya Savaşı esnasında on binlerce Fin çocuk savaşın korkunç atmosferinden uzaklaşmak için İsveç'e gönderilirler. 'Äideistä parhain' (Annem), annesi tarafından dokuz yaşında terk edilen ve İsveç'te üvey annesinin yanına yerleşen küçük bir çocuğun hikayesini anlatıyor.
Bir adam kendisine yeni bir hayat kurmak için Helsinki'ye gelir. Amacı yeni bir iş bulmaktır. Fakat ölesiye dayak yedikten sonra tüm hafızasını kaybeder...
Soğukkanlılığını korumaya çalışarak, ayakta durmaya çalışır. Kendisine yardımcı olmak isteyen çok fazla gönüllü çıkmaz. İş ve işçi bulma kurumundan da herhangi bir sonuç çıkmayınca, Kurtuluş Ordusu'na yardımcı olmaya başlar. Ordunun bandosu yeni bir uğraşın kapısını aralayacaktır. Fakat hatırlayamadığı geçmişi, kendisine pusu kurmuş beklemektedir..!
Aki Kaurismäki'nin Finlandiya üçlemesinin ikinci ayağı olan yapım, 2002 yılının en başarılı filmlerinden biri oldu. Cannes'da Jüri Büyük Ödülü'nü kazanmasının ardından gösterildiği tüm festivallerde olağanüstü bir heyecanla karşılandı.
1939 yılında iki kardeş Finlandiya ile Sovyetler Birliği arasındaki savaşta asker olarak görev alan iki kardeş karşı karşıya gelmek durumunda kalır.
1941 yılının haziran ayında bir makineli silah şirketi Sovyetler Birliğine saldırı düzenlemek için Finlandiya devleti tarafından işe alınır. Şirketin ilk saldıracağı yer ise Sovyet pozisyonundaki bataklıklardır.
Ünlü bir iş insanı, evindeki jakuzide ölü bulunur. Ünlü polis memuru Palmu, şüpheli cinayeti araştırmak üzere görevlendirilir...