Dünyanın En Güzel Restoranları! Tarih ile Sanatı Bir Araya Getiren En Muhteşem Restoran ve Kafeler

Bir yandan tarihe tanıklık ederken bir yandan da enfes lezzetlerle gastronomi turu yapmaya hazır olun! Tarihin eşsiz dokusu ve göz kamaştırıcı mimarisi eşliğinde geçmişe açılan kapılardan geçeceksiniz. Dahası dünyanın en muhteşem kafe ve restoranlarında unutulmaz bir ziyafet yaşayacaksınız. Hayranlık uyandıran restoranları seyahat rotanıza eklemeyi unutmayın. Zira büyüleneceksiniz! 

İşte, dünyanın en muhteşem restoran ve kafeleri...

Kaynak: Muse

1. Le Train Bleu, Paris

Le Train Bleu, 1900 yılında 'Gare de Lyon' tren istasyonunda konuklarına kapılarını açtı. Ünlü mimar Marius Toudoire tarafından Evrensel Sergi sırasında 'Le Train Bleu' adındaki istasyon büfesi olarak inşa edildi. 

Restoranın duvarlarını süsleyen tablolar, adeta ilk açıldığı zamanki gibi Evrensel Sergiyi anımsatıyor. Restoran, 'Le Train Bleu' adını ise 1963 yılında Fransız Rivierası'na hizmet veren efsanevi tren olan 1868'den kalma 'ParisVintimille' hattına bir övgü olarak aldı.

2. Turandot Restaurant, Rusya

Moskova'daki Turandot Sarayı, Rus girişimci, mimar ve güzel sanatlar restoratörü Andrey K. Dellos ile dekoratör Alexander Popov tarafından tasarlandı. 2005 yılında halka açılan Turandot Restoran, 2014 yılında en dikkat çekici restoran tarımı olarak gösterildi.

3. Café New York, Macaristan

Eklektik İtalyan Rönesans tarzında inşa edilen New York Sarayı, 23 Ekim 1894 tarihinde açıldı. 20. yüzyılın başlarında 'New York Kávéház' (New York Kafe) adıyla Budapeşte'de kafe olarak hizmet veren saray dönemin yazar ve editörlerinin uğrak yeriydi. II. Dünya Savaşı sırasında bakımsız kalsa da 1954 yılında Hungária adıyla yeniden açıldı. 2005 yılında ise Café New York, uzunca bir aradan sonra gerçek ihtişamına kavuştu.

4. Hotel Café Royal, Londra

150 yıllık tarihi ile sırada Hotel Café Royal var. 1865 yılında inşa edilen yapı günümüzde Londra'nın ikonik destinasyonları arasında.

5. Café Centra, Viyana

1876 yılında açılan Café Central, 19. yüzyılda Viyana'nın entelektüellerinin toplanma yeri haline geldi. Die Schachhochschule, 'Satranç Okulu' da denilen kafe bir zamanlar satranç oyuncularının ilk oyunlarını oynadıkları yerdi.

Geleneksel bir Viyana kahvesi olan Café Central, II Dünya Savaşı sonunda kapandı. 1975 ve 1986 yıllarında yapılan tadilatların ardından günümüzdeki haline kavuştu.

6. Bacchanalia Mayfair, Londra

Bacchanalia Mayfair, 2022 yılında Londra'da konuklarına kapılarını açtı. İç mimar Martin Brudnizki'nin tasarladığı yemek salonunda; göz kamaştıran 4 adet Damien Hirst heykeli, antik Yunan ve Roma sanat eserleri yer alıyor.

7. Café Tortoni, Buenos Aires

1858 yılında Arjantin'in Buenos Aires şehrinde, aynı adı taşıyan Paris kafesi olan 'Tortoni'den aldı adını. Fin de siècle kahve dükkanlarından esinlenilen Café Tortoni, UCityGuides tarafından dünyanın en iyi kafeleri arasında gösterildi.

8. Café Greco, Roma

Café Greco, 1760 İtalya'sının Venedik'inin en eski bardan sonra ikinci, Roma'nın ise en eski bardır. İtalyan-Levanten Nicola di Madalena veya Della Maddalena tarafından açılan mekan, iki buçuk asırı aşkın süredir Roma'da sanatçılardan politikacılara sayısız ziyaretçi ağırladı.

9. Viyana Sanat Tarihi Müzesi Restoranı, Viyana

1891 yılında Kunsthistorisches Museum, yani 'Viyana Sanat Tarihi Müzesi' olarak Avusturya-Macaristan İmparatoru 1. Franz Joseph tarafından açılmıştır. Tarihe tanıklık ederek müzenin muhteşem Cupola Salonu'nunda kısa bir lezzet molası verebilirsiniz.

10. Grand Café Orient, Prag

Grand Café Orient, mimar Josef Gočár  tarafından tasarlanan Tanrı'nın Kara Annesi Evi'nin birinci katında. Tarihi dokusu ve eşsiz mimarisi ile otantik kübist kafe olarak 1912 yılından beri Prag'da konuklarını ağırlamaktadır.

11. Café Imperial Wien, Viyana

Café Imperial Wien, Württemberg Prensi'nin eski özel konutunda, şimdilerin Hotel Imperial'in içerirsinde yer alıyor. 1873 yılında düzenlenen Evrensel Sergi vesilesi ile açılan kafe günümüzde, şehrin seçkin buluşma noktalarından biridir.

12. V&A Café, Londra

2,8 milyondan fazla nesneden oluşan eşsiz bir koleksiyona sahip Londra'daki Victoria ve Albert Müzesi (kısaca V&A), 1852 yılında Kraliçe Victoria ve Prens Albert'in adına kuruldu. V&A Café ise 1868 yılında müzenin bahçesine, yani tarihe açılan bir kapı oldu.

13. Café Pushkin, Moskova

Café Pushkin, barok tarzında inşa edilmiş eşsiz bir malikanede 1999 yılında konuklarına kapılarını açtı. Şimdilerde, geleneksel Rus lezzetlerine yer verilen menüsü, vintage tarzındaki dekorasyonu ve personelin kıyafetleriyle konuklarına zamanda yolculuk yaptırıyor.

14. Le Bibent, Toulouse

Fransa'nın simgesel restoranlarından biri olan Le Bibent, Toulouse'de! Place du Capitole'de, 1861 yılından beri faaliyet gösteren restoran, ilham verici atmosferiyle sizi de büyüleyecek.

15. Café Florian, Venedik

Bu kez de 1720'lerin San Marco Meydanı'ndayız. 29 Aralık 1720'de açılan Café Florian'in ilk adı 'Alla Venezia Trionfante' veya 'Zafer Kazanan Venedik' idi. 19. yüzyılın ortasında restore edilen restoran, konuklarına; kafenin vitray pencerelerinden, adeta şehrin uzun ve canlı tarihini sunuyor.

16. Café Majestic, Porto

Café Majestic, 17 Aralık 1921 tarihinde Porto'da konuklarına kapılarını açtı. Bir zamanlar alışveriş için toplumun en seçkin üyelerini bir araya getiren yaya yolu Santa Catarina'da mimar João Queiroz'un imzası ile göz kamaştırıyor.

17. The Russian Tea Rooms, New York City

Rus Çay Odası, 1926 yılında Rus İmparatorluk Balesi tarafından kuruldu. Zamansız sofistikeliğinin bir işareti olarak hâlâ ayakta duran yapı, bir zamanlar sanatçılar ve ünlülerin uğrak yeriydi.

18. Café de la Paix, Paris

Café de la Paix, 1862 yılında Grand Hotel ile aynı binada ve Opera Garnier'in karşısında konuklarını ağırlamaya başladı. Ünlü Napoléon III dekorunu canlandıran kafe hâlâ Paris sanatının kalbidir.

19. Salon 1905, Belgrad

Salon 1905, Belgrad'ın eski şehrinin tam kalbinde yer alan ikonik Geozavod binasında göz kamaştırıyor. Yüzyılın başında inşa edilen simgesel yapı, parlak pirinç, mermer ve altın kaplı kusursuz iç mekanı ile Barok ve Art Nouveau mimarisinin eşsiz bir parçasıdır.

20. Musée d'Orsay Restaurant, Paris

Sen Nehri'nin sol yakasındaki eski bir tren garı olna Musée d'Orsay, 1898 ila 1900 yıllarında inşa edildi. Musée d'Orsay Restaurant ise ziyaretçilerine sanatsal bir keşfi eşliğinde lezzet şökeni sunuyor. Ünlü tablolar ve heykellerle süslenmiş duvarlar, konukları 19. ve 20. yüzyılın başlarındaki sanatsal hareketler arasında paha biçilemez bir yolculuğa sürüklüyor.

21. Confeitaria Colombo, Rio de Janeiro

1894 yılında Portekizli göçmenler Joaquim Borges de Meireles ve Manuel José Lebrão tarafından kurulan Confeitaria Colombo, Rio de Janeiro'nun belle époque dönemini temsil ediyor. Zanaatkar Antonio Borsoi tarafından oyulmuş ahşap mobilyalar ve 1912 ila 1918 yıllarında Anvers'ten getirilen gül ağacı süslemeli frizlerle çerçevelenen büyük kristal aynalar Art Nouveau tarzının yenilenmiş bir versiyonu olarak karşımıza çıkıyor.

22. Le Train Bleu, Doha

Le Train Bleu, 100 yılı aşkın bir süredir Paris dışında, Katar topraklarında yer alıyor. Yerel ve uluslararası etkinliklere, moda sergilerine, marka lansmanlarına ev sahipliği yapan mimarinin baş döndürücü harikası ALHAZM'da konuklarını ağırlıyor.

İlginizi Çekebilir

Geçmişin Çılgın İcatlarıyla Zamanda Yolculuk Başlıyor! İşte Geçmişin Dehalarının Hayal Gücünden Gerçeğe
Gördüğünüz Anda Size Zaman Yolcuğu Yaptırıp Binlerce Yıl Öncesine Işınlayacak İlginç Tarihi Eserler
Avrupa'nın Göz Kamaştıran Turizm Cennetleri Şehir Sakinlerinden Onlarca Kat Fazla Turist Ağırlıyor!

Popüler İçerikler

MasterChef Danilo Şef'in Mekânındaki Kahvaltı Adisyonu Fakirliğimizi Hatırlattı
2025'te Hangi Memur Ne Kadar Maaş Alacak? Polis, İmam, Hemşire, Doktor, Öğretmen Maaşları...
Milli Futbolcu Merih Demiral, U16 Milli Takımına Verdiği Sözü Tuttu
YORUMLAR
03.12.2024

Le Train Bleu, Paris'e gitme şansım oldu geçen sene. Lyon Garı'nda. Duvardaki işlemelerde Türkleri anlatan bi sürü resim ve Bayrağımız mevcuttu. Merak edip garsona sordum; tren Paris'ten İstanbul'a oradan da Ortadoğu'ya giden bi güzergahı varmış, geçtiği şehirlerdeki milletleri anlatıyor tüm duvarlar.. Yemekleri de efsaneydi.. Fiyatlar derseniz; sağlam yemeli içmeli iki kişi toplam 100 - 150 Euro arasıydı..

03.12.2024

Gözümüz Nusret'i aradı..

03.12.2024

Nusret de sanat tarihi ve yemekleri çok iyi birleştiren asırlık bi restoranlar zinciridir zaten, kesinlikle olmalı listede..

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ