Dünyanın pek çok noktasında ilginizi çekebilecek, adeta mimarlığı sanat ile harmanlamış mükemmel yapılar var ki bakmalara doyamıyorsunuz. Tarzları ile gözünüzü şenlendirirken detaylarında boğulacağınız bu mükemmel mimari sanat eserlerine bakmaya hazır mısınız?
Prag'ta yer alan ve Dancing House olarak bilinen bu mükemmel bina Hırvat ve Çek kökenli mimar Vlado Milunic ile Frank Gehry tarafından yapıldı. Dekonstrüktivist tarzda taşlanmış bu bina gerçekten görülmeye değer!
Polonya'da Sopot şehrinde bulunan Krzywy Domek görüntüsü ile ilk bakışta gözlerinizin bozuk olduğunu düşündürebilir. Bu sıradışı tasarımdaki bina 2004'te yine dekonstrüktivizm tarzında inşa edildi.
1948 yılında Amerikalı milyoner Albay Mahlon Haines tarafından yapılan bu ayakkabı şeklindeki ev oldukça ilgi çeken yapılardan biri. 'York Ayakkabı Sihirbazı' olarak bilinen Albay Mahlon Haines'ın hikayesine de uyan bu ev şu anda müze olarak kullanılıyor.
Rotterdam'da bulunan küp şeklindeki bu evler Piet Blom tarafından tasarlanmış. 45 derecelik eğimle yapılan bu evlerin dışı gerçekten göz alıcı!
Viyanalı sanatçı Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarlanan Waldspirale aslında bir konut kompleksi. Almanya'nın Darmstadt kentinde bulunan bu kompleksin içerisinde otopark, kafe ve daireler bulunuyor.
Sepet şeklindeki bu bina Ohio'da bulunuyor. 9 bin ton ağırlığındaki bu kocaman sepet Amerika'nın en büyük sepet üreticisi olan Longaberger tarafından yaptırılmış.
1974 yılında inşa edilen ve adeta Taş Devri'nden fırlamış gibi görünen bu evde ısınmadan elektriğe kadar her şey eski yöntemlerle yapılıyor. Teknolojisi ve görüntüsü ile pek çok turistin ilgisini çeken bu yapı gerçekten görülmeye değer!
Mumbai'de yer alan bu ofis binası fütüristik mimarinin en değerli örneklerinden biri. Sürdürülebilirlik, tasarım, inovasyon ve teknolojinin birleşimi ile yapılan bu bina aynı zamanda oldukça akıllı. Çünkü içerisindeki ofislerde çalışan kişiler tuvaletlerde bulunan siber sağlık sistemi ile sağlık durumlarını da takip edebiliyor.
Kitap okuma alışkanlığını artırmak için özel olarak tasarlanan Kansas Halk Kütüphanesi eyalette başlatılan kampanyadan gelen bağışlar ile yapılmış. Dış cephesinde bulunan kitaplar ise oylama ile seçilmiş.
Bilboa'da yer alan Guggenheim Müzesi modern mimarinin en ilgi çekici örneklerinden biri. Nervion Nehri'nin büyük bir kısmına yayılan bu bina Pritzker mimarlık ödülü sahibi Frank Gehry tarafından yapılmış. Binanın dış kısmı ise titanyum kaplama ve paslanmaz çelik eğimli yüzeylerden oluşuyor.
Viyanalı ressam Friedrich Stowasser’ın ortaya attığı fikirleri ile değişen ve günümüzdeki hale gelen bu bina simetriden ve alışılmış düz çizgilerden oldukça uzak. İçerisinde bulunan 200 farklı ağacı ile de müthiş bir görünüm yakalıyor.
İspanyol mimar Antoni Gaudí'nin en ünlü eserlerinden ve başyapıtlarından biri olan Casa Batlló farklı mimarisi ile sizi bambaşka bir dünyaya davet ediyor. 1904 yılında Gaudi binayı restore ederek günümüzdeki haline ulaştırdı. Evin iç kısmı da dışı ile paralellik gösteriyor.
Dubai’de yer alan dünyanın ilk hareketli binası, teknoloji çağının bize sunduğu eşsiz mimari yapılardan. Tüm katları 360 derece dönebilen bu bina, İtalyan mimar David Fisher tarafından ‘makineler yaşam içindir’ mottosu ile tasarlanmış.
Danimarkalı mimar Joern Utzon imzası taşıyan ve UNESCO Dünya Kültür Mirasları listesine eklenen ekspresyonist tarzdaki bu mimari yapı, Aztek ve Maya tapınaklarından ilham alıyor. Tarih ve doğa tesirlerinin birleşimi ile tasarlanan bu yapıt, ziyaretçilerine de benzersiz bir sanat deneyimi yaşatıyor.
Amerika’da 6 farklı lokasyonda yer alan Wonderworks Müzeleri, ev sahipliği yaptığı bilim odaklı sergileri keşfetmeleri için ziyaretçilerini bekliyor. Etkileşimli sergilerle eğitim ve eğlenceyi bir araya getiren Wonderworks, hem çocuk hem de yetişkinlerin keyifle vakit geçirebileceği bir alan.
‘Yeşil çayın memleketi’ olarak bilinen Çin’in Guizhou eyaletinde yer alan bu müze, amacına uygun olarak çaydanlık şeklinde tasarlanmış. Çaydanlığın yanında duran çay bardağı mimarisiyle de ziyaretçilerin müzeden ne umması gerektiklerini gayet şeffaf bir biçimde gösteriyor. 74 metre uzunluğundaki dünyanın en büyük çaydanlığı olma özelliğine sahip müzenin, Guinness Rekorlar Kitabı’nda da ‘Dünyanın en büyük çaydanlığı’ olarak ünvanı bulunuyor.
ABD'nin Kolorado eyaletinde bulunan, insanların hayran kaldığı bu kilise, dünya mimarisinin en çok beğenilen ibadethaneleri arasında yer almaktadır. 28 Ağustos 1959 tarihinde yapımına başlanan kilise 1963 yılında tamamlandı.
Mexico City yakınlarında yer alan kabuk görünümündeki bu ev, Meksikalı Mimar Javier Senosiain Arquitectura Organica tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiştir.
Senosiain, Lloyd Wright ve Gaudi'nin eserlerinden esinlenmiş ve bu binayı inşa etmiştir.
Araba şeklinde olan bu ev, Avusturya'daki Salzburg yakınında Gigi'de yer almaktadır. Volkswagen araba markasının Beetle modelinden esinlenilen bu ev, usta mimar Markus Voglreiter tarafından tasarlandı.
Piyano’nun alt kısmında yer alan 2 farklı konser salonu sanatsal organizasyonlara ev sahipliği yaparken, üst katlardaki müzik odaları ise bölgedeki yerel kolejlerde okuyan öğrenciler için uygulama sınıfı olarak hizmet veriyor. The Piano House hem göze hem kulağa hitap eden ve tüm detayları ile sanat ve sanatçı dostu bir yapının heyecanını taşıyor.