Dünyanın Bilinen İlk Tapınağı Olan ve Tapınaktan Şehre Dönüşen Göbeklitepe Hakkında Tarihsel Bilgiler

Merhaba. Bu yazıda size Şanlıurfa'da Neolitik öncesi ve sonrası hakkında insanlık tarihine başka bir yöne götüren Göbeklitepe hakkında tarihsel bilgileri, çalışmaları ve süreçleri bir araya getirdim. Önümüzdeki yaklaşık 50 yılda kazımı bitmesi beklenen dünyanın ilk tapınağı hakkında bilgileri bu yazıda bulabilirsiniz.

İyi okumalar dilerim.

Dünyanın en eski din ve ibadet merkezi Göbeklitepe.

Hepimizin tarih kitaplarından bildiği tarih anlayışını ve bilgilerini değiştiren ve dinler tarihini sorgulatan bir tapınak Göbeklitepe. 1995 yılından bu yana Şanlıurfa Göbeklitepe'de devam eden kazılar bu yapının inşasının milattan önce 10 bin yılına uzandığını gösteriyor.

Coğrafi konumuna bakarsak;

Göbeklitepe, Şanlıurfa'nın 20 kilometre kuzeydoğusundaki Örencik köyü yakınlarında bulunuyor. Tepe, yaklaşık 300 metre çapında ve 15 metre yüksekliğinde geniş görüş alanına hakim bir konumda yer almaktadır. Dünyanın bilinen en eski megalitleri olan devasa taş sütunlarla desteklenen ve büyük dairesel yapıdan oluşan bu alanın tarihi, daha çanak çömleğin olmadığı Neolitik döneme kadar uzanıyor.

Zaman içinde yapıldığı düşünüldüğünde tarihsel bir süreci de anlattığı doğrudur.

Göbeklitepe'deki sütunların çoğunda insan biçimindeki şekiller, giysiler ve vahşi hayvanların kabartmaları var ve arkeologlara göre bunlar tarih öncesi dinler ve o dönem hakkında bilgi verir. Ayrıca 20 dönümlük arazi üzerinde Neolitik dönemden kalma birçok küçük dikdörtgen bina, taş ocakları ve taş kesme sarnıçlar bulunmakta ve bunların faaliyet izleri keşfedilmiştir.

Göbeklitepe'nin neden inşa edildiği kesin değil.

Göbeklitepe'nin varlığı tarihçileri ikiye bölmüştür. Tarih öncesi alanında çalışan uzman tarihçiler bu yapıyı neolitik dönemin devrimi sayılan tarımın gelişmesiyle ilişkilendirirken diğerleri bunun böyle olmadığını varsaymıştır. Çünkü Göbeklitepe, bilinen su kaynaklarından uzaktır ve kayalık bir dağın zirvesine inşa edilmiştir. Ayrıca tarımsal faaliyete dair bir kanıt olmaması da bu görüşün doğruluk payını azaltır.

Arkeologlara göre Göbeklitepe dünyanın ilk tapınağı.

Hatta alanın kazıcısı Alman arkeolog Klaus Schmidt burayı 'dünyanın ilk tapınağı' olarak tanımladı ve az sayıda veya hiç yerleşik sakini olmayan göçebe avcı-toplayıcı grupları tarafından kullanılan bir sığınak olarak değerlendirdi. Diğer arkeologlar ise tarım eksikliği ve yerleşik bir nüfus için kanıtların kesin olmaktan uzak olduğunu savunarak bu yoruma meydan okudular.

Günümüzde sadece % 5'i incelendi.

İlk olarak 1963 yılında bir yüzey araştırmasında önemli bir yer olduğu düşünülen Göbeklitepe, olağanüstü evrensel değere sahip ve 'insan yapımı anıtsal mimarinin ilk tezahürlerinden biri' olarak kabul edilerek 2018'de UNESCO Dünya Mirası Alanı ilan edilmiştir. Üstelik 2021 itibariyle alanın sadece %5'inden daha azı kazılmıştır.

Burası köy yaşamının başlangıcı olarak kabul ediliyor.

Neolitik dönem öncesi inşa edilen Göbeklitepe, köy yaşamının başlangıcı ile de ilişkilendirilir ve dünyadaki kalıcı insan yerleşimlerinin en eski kanıtı olarak kabul edilir. Yukarıda bahsettiğim gibi her ne kadar avcı-toplayıcılıktan tarıma geçişle bağlantılı olduğu düşünülse de tarımın buraya insan yerleşikliğini etkilediği konusunda tarihçiler arasında anlaşmazlık vardır.

Ekmek için değil; bira için!

Kanıtlar da burada yaşayanların avcı-toplayıcı olduğunu, bölgedeki kazılarda bulunan öğütme taşları, havan gibi aletlerle gösteriyor. Ayrıca kazılar burada yaşayan insanların sıcak havalarda ceylan avına çıktığını da kanıtlıyor. Yalnız şöyle de bir durum var: Göbeklitepe kazılarında kireç taşı içerisine oyulmuş bira fıçıları da bulundu. Klaus Schmidt de insanoğlunun ekmek için değil, bira uğruna tarıma başladığına, bunun da ilk kez Urfa’da gerçekleştiğine kanaat getirmiş.

Göbeklitepe geometrik bir şekilde dizayn edilmiştir.

Göbeklitepe geometrik bir şekilde inşa edilmiştir. Yapının alanı birbirine bağlanan bir eşkenar üçgendir. Ayrıca çoğu araştırmacı, Göbeklitepe'nin ana kazı alanının zaman içinde inşa edildiğini öne sürmüştür.

Siteyi inşa etmek için tonlarca ağır taşları kaldırmaya yüzlerce insan gerekir.

Arkeologlar, siteyi inşa etmek için ne kadar emek gerektiği konusunda hemfikir değiller. Schmidt, 'tonlarca ağır, yekpare ve iyi hazırlanmış kireçtaşı sütunların çıkarılması, taşınması ve dikilmesi işinin birkaç kişinin kapasitesi dahilinde olmadığını' savundu. Başka bir arkeolog da sütunları tek başına hareket ettirmek için yüzlerce insanın gerektiğini dile getirdi.

Göbeklitepe sütunlarındaki oymalar erkek ve saldırgan olarak tasvir edilmiş: Muhafız gibi mi acaba?

Göbeklitepe'deki taş sütunlar, bölgedeki diğer neolitik dönem öncesi sitelerine benzer şekilde T şeklindedir. Bununla birlikte diğer sitelerden farklı olarak, sütunların çoğu oyulmuştur. Sütunlarda genellikle oyma hayvan figürleri bulunur. Oymaların çoğu aslanları, yılanları, tilkileri, yaban domuzlarını, ceylanları, yaban koyunlarını, ördekleri ve akbabaları tasvir eder. Tanımlanabildikleri kadarıyla bu hayvanlar erkektir ve genellikle saldırgan bir duruşla tasvir edilir.

Schmidt'e göre burayı inşa edenler şamanik uygulamaları da kullanıyordu.

2007'de kazı çalışmaları sırasında hayatını kaybeden Klaus Schmidt'in görüşü, Göbeklitepe'nin taş devrinden kalma bir dağ tapınağı olduğuydu. Ayrıca ölüler için merkezi bir yer olarak görüyor ve oyulmuş hayvanların ölüleri korumak için orada olduğunu düşünüyordu. Schmidt, Göbeklitepe'yi inşa edenlerin inanç sistemleriyle ilgili spekülasyonlar da yaptı. Burayı inşa edenlerin şamanik uygulamalar yaptığını ve T şeklindeki sütunların insan formlarını, belki de ataları temsil ettiğini öne sürdü.

"Önce tapınak, sonra şehir geldi."

Göbeklitepe, insan toplumunun gelişiminde çok önemli bir aşamanın anlaşılmasını sağlayacağı için bazıları tarafından büyük öneme sahip arkeolojik bir keşif olarak görülüyor. Bazı araştırmacılar, Göbeklitepe'nin inşasının, kentsel uygarlığın sonraki gelişimine katkıda bulunmuş olabileceğini savunuyorlar. Arkeolog Klaus Schmidt'in dediği gibi, 'Önce tapınak, sonra şehir geldi.'

Göbeklitepe, Mısır piramitlerinden de Stonehenge'den de eski...

Stonehenge'den 7000, Mısır piramitlerinden ise 7500 yıl daha yaşlı olan Göbeklitepe'nin hikayesi 1983 yılında Mahmut Kılıç adı bir vatandaşın tarlasını sürerken bulduğu oyma taşı müzeye götürmesiyle başladı. Şimdiyse daha % 5'i bile kazılmayan bu tapınağın kazma işleminin en az 50 yıl olduğu biliniyor. Bakalım Göbeklitepe ile birlikte biz tarihimizde daha ne kadar eskilere gideceğiz?

Göbeklitepe'yi ziyaret ettiniz mi? Gördüyseniz yorumlarınızı bekliyorum.

Bunlar da İlgini Çekebilir

Dünyanın İlk Tapınağı Göbeklitepe Hakkında Bilmemiz Gereken 14 Şey
Göbeklitepe'nin Tek Olmadığı Anlaşıldı: Karahan Tepe ve Harbetsuvan Tepesi'nde Benzer Yapılar Bulundu
Göbeklitepe'nin Var Olma Sebebi, Masonluğun En Kutsal Sembolü "Sirius Yıldızı" Hakkında Bilinmeyen Detaylar

Popüler İçerikler

Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
10.11.2022

Mardin Dargeçit'te bundan 2500 yıl daha eski bir tapınak bulundu, halen kazı çalışmaları devam ediyor. Diyarbakır'da Kortiktepe, Zerzavan Kalesi, Amida Höyük; Şanlıurfa'da Şuayp Antik Kenti, Bazda Mağaraları arkeoloji dünyasını inanılmaz heyecanlandıran yerler. Mezopotamya'nın bilinenden çok daha kadim olduğunu ve çok daha farklı açıdan ilk'lerin yeri olduğunu ispatlıyorlar.

10.11.2022

Kurzgesagt'ın takvimin başlangıcını 12bin yıl öncesine göbeklitepenin zamanına taşıma önerisi vardı. Hatta içinde bulunduğumuz yıl için 12022 takvimi bile bastırmışlardı. Oldukça mantıklı bir öneri, takvimin başlangıcını romanın cumhuriyetten imparatorluğa geçişi yapmak yerine tüm insan medeniyetini başlancı yapmak. Böylece milattan önce bilmem kaç bin saçmalığıda sona ermiş olur. Tüm insanlığı kapsayan çok daha anlamlı bir başlangıç. Nispeten yeni bir keşif olduğu için göbeklitepenin önemi henüz tam kavranmış değil. Zaman geçtikçe kolektif hafızada yerini edindikçe piramitlerin bile önüne geçebilecek bir yapı.

10.11.2022

Şimdi aç bilgisayarının tarih kısmını, bugünün tarihini 10.11.12022 olarak değiştir de bir görelim bakalım o öneri ne kadar mantıklıymış...

10.11.2022

Kürtlerin tarihi o kadar eskidir ki çözülemez gizemleri

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ