Bilim insanları, iklim değişikliğinin gezegenimiz üzerindeki geniş kapsamlı etkilerini tek tek ortaya çıkarıyor. Kriz öyle çok soruna neden oluyor ki birazdan duyacaklarınız sizi azıcık daha üzebilir ve şaşırtabilir zira yeni bir çalışma, iklim değişikliğinin ciddi ciddi Dünya'nın kararmasına neden olduğunu ortaya koydu! Kararmanın nasıl gerçekleştiğini merak ediyorsanız içeriğimize buyurun. 👇
Bilim insanları, 1998'den beri güneş ışınlarının yeryüzünden yansıması ile ayın bir bölümünü aydınlatan ışınların miktarını ölçüyor. Yapılan gözlemler sonucunda son yıllarda albedo (yansıyan ışık) miktarında azalma yaşandığı belirlendi.
New Jersey Teknoloji Enstitüsü'nden Philip Goode'nin önderliğindeki araştırmacılar 1998 ile 2017 yılları arasında Kaliforniya'daki Koca Ayı Gözlemevi'nde elde edilen albedo verilerini karşılaştırarak yansıtılan ışık miktarındaki değişiklikleri hesapladı.
Artık metrekare başına yaklaşık yarım vat daha az ışık yansıtıldığı belirlenirken en önemli düşüşün son 3 yılda gerçekleştiği de görüldü. Toplamda Dünya'dan Ay'a yansıtılan ışın miktarında %0,5'lik bir düşüş söz konusu. Dünyamız Güneş'ten gelen ışığın yaklaşık %30'unu geri yansıtıyor.
NASA'nın Bulut ve Dünya'nın Radyant Enerjisi Sistemi (CERES) projesi dâhilindeki yansı miktarını ölçen beş uydusundan alınan verilerde işin içine katılınca, Doğu Pasifik'teki alçak bulut oluşumunda yaşanan azalmanın albedo düşüşüne neden olmuş olabileceği görüldü.
Okyanus yüzeyindeki sıcaklık artışı, iklim kriziyle bağlantılı olması oldukça muhtemel bir şekilde bulut örtüsünde azalmaya neden oluyor. Bilim insanları gezegenin ısısının artması sonucunda daha fazla bulutun oluşacağını ve albedo miktarının yükseleceğini umuyordu.
Ancak eldeki veriler tam tersi bir durumun söz konusu olduğunu gösteriyor. Okyanuslar ısındığında atmosfer dolaşımı zayıflıyor ve ışığı yansıtan, parlak, alçak bulutlar dağılıyor. Bu da daha fazla Güneş ışığının kara tarafından emildiği, yani soluk mavi noktamızın karardığı anlamına geliyor.
Ulaşan ışık miktarı (Güneş radyasyonu) artınca atmosferde hapsolan ısı miktarı da artıyor. Tüm bu yaşananlar bir de sera etkisi dediğimiz tehlikeli olaya destek oluyor. Son olarak, araştırma ekibi uzun süreli kalibrasyon sorunları nedeniyle analizde yanlışlıklar olabileceğini ve kesin bir sonuca varmadan önce daha fazla gözlem yapılması gerektiğini de dipnot olarak belirtti.