Dünyada İşten Çıkarma Dalgası: Peki Türkiye'de Durum Ne? Hangi Sektörlerde İflas ve İşten Çıkarmalar Başladı?

Türkiye'de pandeminin avantajları ülkelerine geri dönüyor. Kurdaki baskılama üretim için yapılan tüm ekonomik hamleleri boşa çıkarırken, küresel konjonktürün de etkilediği ilk sektörlerden olan tekstil ve hazır giyimde kapanmalar ve işten çıkarmaların başladığı konuşuluyor. Diğer yandan dünyada da işten çıkarma dalgası hem artıyor hem hızlanıyor. 

Seçime gidilen bu ortamda Türkiye, dünyadan ne kadar ayrışabilir? Ayrışmanın negatif olmayacağını kim söyleyebilir? İçeride ve dışarıda son durum nedir? Buyurun birlikte bakalım👇

Merkez Bankası ve TÜİK verilerinde görülen, sipariş, kapasite kullanım, beklenti ve ihracatta düşüşün etkileriyle, kapanmalar başlarken, haliyle istihdam kaybı yaşanıyor.

Dünya'da Yener Karadeniz'in aktardığına göre, pandemi sürecinde üretim, yatırım ve ihracat rekorları kıran Türkiye hazır giyim ve tekstil sektörleri, şimdilerde bozulan küresel ve lokal ekonomi yüzünden zor bir dönemden geçiyor. 

2022'nin ilk yarısında hazır giyim ihracatı yüzde 20’ye yakın düşerken, giyim ve tekstil sektörleri yılsonu için ihracat hedeflerini aşağı yönlü revize etti. 2023'te de kayıpların sürmesi beklenirken, sektör temsilcileri ithalatta düşüş için önlem alınmasını, istihdam desteğinin ve kurda rekabetçi düzeyin sağlanmasını istedi. 

Sektörlerde 2019’da toplamda 27,6 milyar dolar ihracat yapılıp, 1 milyon 39 bin kişi de istihdam edilirken, 2020’de yaşanan pandemiyle görece avantajlı olan Türkiye'de ihracat artışı hızlanırken, büyük bir yatırım atağı da yapılmıştı.

2021’de hazır giyim ve tekstil sektörlerinin teşvik belgeleri 30 milyar 438 milyon TL olurken, rekorlarla da 33 milyar 128 milyon dolarlık ihracata ulaşılmıştı.

İki sektörün toplam istihdamı yüzde 13,3 artırarak 1 milyon 177 bin kişiye çıkarken, kapasite kullanım oranları yüzde 82-85 seviyelerinde gerçekleşmişti. 

2022'de rüzgâr tersten esmeye başladı. Küresel ekonomideki enflasyon baskısına içe etkenlerle düşen alım gücü, resesyon söylemleri, savaş ve enerji krizi eklenirken, talep de geriledi. 

Ekim ayının ilk yarısında ihracat geçen yıla göre yüzde 15 düşüş gösterirken, İSO Türkiye İmalat PMI verilerinde de tekstildeki yavaşlama belirginleşerek salgının ilk dalgasından bu yana en sert bozulma görüldü.

Yılın ilk 3 çeyreğinde ihracatta artış görülse de yavaşlama açıkça görüldü.

Tekstil ürünleri, 10 sektör içinde siparişler en sert azaldığı sektör olurken, üretim, istihdam ve satın alma faaliyetleri de hızlı bir şekilde azaldı. Sanayi üretim endeksi de tekstil sektöründe yüzde 10,6 oranında düşüşle 2020 Mayıs ayından en sert gerilemeyi yaptı.

Kapasite kullanım oranı tekstil sektöründe 2020 Ağustos'tan bu yana en düşük seviyeye gerilerken, hazır giyimde de son bir yılın en düşük seviyesi görüldü.

İhracat kaybı net!

İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, istihdam kaybı için temkinli konuşurken, ihracatın negatif etkilendiğini kabul ediyor. Gültepe, ihracatta 2023 yılı ilk yarısında da beklentilerin düşük olduğunu, özellikle AB pazarına çalışan firmalarda düşüşün çok daha yüksek beklendiğini belirtiyor.

İthalatta korunma bekleniyor.

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTKİB) Başkanı Ahmet Öksüz, savaş kaynaklı enerji krizinde üretim maliyetlerinin arttığına dikkat çekerken, ithalattaki artışların ihracatı olumsuz etkilediğini söyledi. Sektörün ilave koruma mekanizmaları beklendiğine de değinirken, Ticaret Bakanlığı ile ithalatta artan haksız rekabet konusunda görüştüklerini iletti.

"Sipariş alımı zor, kâr ve fiyat öngörüsü yok, siparişler rakip ülkelere dönüyor, döviz kuru belirleyici"

TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, AB'nin resesyon ve enerji krizinin ilk hissedildiği sektörlerden olduklarını, sert daralmanın pamuk, iplik ve dokumada görülerek kapasitelerin yarıya düştüğünü, istihdam kaybının olduğunu belirtti.  'Birçok dokuma tezgahı kapandı' diyen Fayat, emek yoğun bir sektör olmalarından kaynaklı, işten çıkarmaların başladığını yılbaşına kadar da istihdam yaratmanın mümkün olmadığını açıkladı. Yılbaşında yapılacak asgari ücret ve maaş zamlarının da kur baskısıyla işten çıkarmaları hızlandıracağını beklendiklerini, sektörde sipariş alımında zorlandıklarını belirtti. 

Kâr ve fiyat öngörüsü olmadığını, siparişlerin yeniden rakip ülkelere döndüğünü, döviz kurunun belirleyici olduğunu vurguladı.

"İstihdam kaybı ile karşı karşıyayız. Çanlar çalıyor. Rekabetçiliğimizi korumamız için de dolar kurunun 22-23 TL seviyesinde olması gerekiyor."

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, son bir haftada Van, Şanlıurfa ve Sivas’a giderek gözlemlerde bulundu. Boyahanelerin haftada 4 gün kapalı 3 gün açık çalıştığını, fabrikaların ve atölyelerin kapandığını ve ciddi boyuta ulaştığını belirterek şöyle söyledi: 

İstihdam kaybı ile karşı karşıyayız. Çanlar çalıyor. Şu an sektör çok ciddi şekilde fiyat tutturamama sıkıntısı yaşanıyor. Asgari ücret belirsizliği ve kurdaki baskılama nedeniyle önümüzü göremiyoruz. Müşteriler için pahalı kalıyoruz. Rekabetçiliğimizi korumamız için de dolar kurunun 22-23 TL seviyesinde olması gerekiyor.

Pandemi bir yandan eve kapanmalara bazı sektörlerde daralamaya yol açarken, bazı sektörlerde de gelişime olanak tanıdı. Teknoloji de bu alanlardan biri oldu.

Pandemiyle özellikle gelişmiş ülkelerde dağıtılan 'kolay para”, hem bireylere hem de ekonomiye can verirken, ardında enflasyon, faiz artırımı, resesyon bıraktı. Üstüne bir de 2022’nin başında savaş da hayatımıza girince nurtopu gibi bir küresel krizimiz oldu. 

Enflasyon, tüm dünyayı korkuturken, ABD bundan kurtulmak için bencillik yapınca dolar ile enflasyonu dünyaya yaydı. Bir de öncelikle teknoloji diyarı olması işleri biraz daha karıştırdı. 2022'de teknoloji alanında ABD'de 44 bin kişi işinden oldu.

Biteyazan salgın bahaneleri olurken, büyümek için öngörüsüz davranan şirketler işten çıkarmalarda da hızlı davrandı. Tabi resesyon beklentileri de bunun ana etmenlerinden biri oldu.

Bizim ülkeden öyle gözükmese de dünyanın 2000'li yıllarda yaşadığı ucuz para dönemi, en düşük faiz bende al paranı git politikalarında sona gelinirken, şirketlerin kârlılıklarında düşüş faturası yine emekçiye kesildi. 

Geçen 1-2 yılda görülen bir 'Büyük İstifa Hareketi' vardı hatırlarsanız işte artık o büyük işten çıkarma dalgasına dönmek üzere! Sörf tahtası el değiştirdi anlayacağınız ve zaten dalga için rüzgarda şirketlere döndü.

Yakın dönemde CEO'ların planlarında ilk sıralarda işten çıkarmalar olduğunu görmüştük

CEO'lar Durgunluk Beklerken, İşten Çıkarma Planlarına Başladı! Bir Yandan Maaşlar Arası Fark Artıyor!

Dev teknoloji şirketlerinden Microsoft, geçen hafta kıyıma başlarken, bilançonun kaç kişi olduğu bilinmiyor.

Bloomberg'in haberine göre de Intel, talep azalmasıyla gelir hedeflerini düşürerek zararı azaltmak için toplu işten çıkarma planlıyor. 

Meta ve Netflix gibi büyük yapılarda da işten çıkarmaların olduğu konuşulurken, bir dönem GameStop hareketiyle ünlenen ismini de 'zenginden alıp, fakire veren' masal kahramanından alan Robinhood, binden fazla kişiyi işten çıkarırken,  

Wayfair ve Shopify gibi e-ticaret şirketleri de yüzlerce çalışanıyla yollarını ayırdı.

Geçen ay Mercedes-Benz'in Brezilya'da 3600 kişiyi işten çıkaracağı açıklanmıştı.

Geçen ay ünlü banka Credit Suisse de maliyetleri düşürmek için çalışan sayısının 4-5 bin civarında azaltmayı değerlendirirken, bugün 3. çeyrek mali sonuçlarla birlikte yeniden yapılanma planı da ortaya çıktı. Banka, dördüncü çeyrekte 2700 kişiyi işten çıkarırken, 52 bin civarında olan çalışan sayısını 2025'e kadar 43 bine indirecek.

Japonya merkezli teknoloji şirketi SoftBank Group, Vision Fund operasyonundaki çalışan sayısını en az yüzde 20 azaltmayı planlıyor.

Çin'de hizmet sektörü genişlemeden daralmaya doğru keskin bir düşüş yaşarken, Caixin Media ve S&P Global tarafından hesaplanan Caixin hizmet sektörü satın alma yöneticileri endeksi (PMI) geriledi. Ankete katılan hizmet sağlayıcılar, şirketlerin Mayıs ayından bu yana görülen en hızlı işten çıkarmayı bildirdi.

İngiltere ve Galler'de şirket iflasları 2009'dan bu yana görülen en yüksek seviyeye çıktı

Hızla yükselen enerji maliyetlerinin her 5 şirketten biri için en önemli endişe haline gelmesi iflasların artmasında etkili oldu. 

İkinci çeyrekte 5 bin 629 şirket iflas etti. İflas eden şirket sayısı Aralık 2008'den 6 bin 943 ile rekor kırmıştı.

Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) verilerine göre Ağustos ayında her 10 şirketten biri ılımlı veya ağır iflas riski ile karşı karşıya olduklarını ifade etti.

Ağustos'ta enerji fiyatlarının ana endişe olduğunu söyleyen şirket oranı yüzde 22 olurken, bu oran Şubat 2022'de yüzde 15 seviyesindeydi. Çalışan sayısı 10-49 arasında olan şirketlerde enerji maliyetlerinden endişe oranı yüzde 30 oldu.

Küresel insan kaynakları hizmetleri veren Challenger'in verilere göre, ABD'de Eylül'de işten çıkarmalar aylık yüzde 46,4, yıllık yüzde 67,6 oranında arttı.

Siz ne dersiniz? Dünyada ve Türkiye'de yeni bir dalga başlar mı? Yorumlarda buluşalım. 👋👇

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

Mobbing Sonucu İş Dünyasına Yeni Bir Terim Olarak Giren "Sessiz İstifa"nın Nedeni Sessiz Kovulma Olmasın?
Bir Yanda Özel Okulların Fiyatlarından Şikayet Edenler, Bir Yanda 1 Milyon Çocuğun Okula Gidememesi!

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var