Birçok farklı yerde polislerin göz yumduğu ve çürümeye bırakılan cesetler olduğunu biliyor muydunuz? Ancak polislerin bu cesetlerin çürümesine izin vermelerinin bazı nedenleri var. Birçok videoya, araştırmaya ve habere konu olan cesetler; farklı yöntemlerle ölmüş ya da öldürülmüş olduğu kanıtlanan kişilere ait. Gelin, polislerin neden bu duruma göz yumduğunu ve cesetlerin çürümesine izin verdiğini daha detaylı inceleyelim.
Şu an bilindiği kadarıyla cesetlerin yer aldığı tam yedi farklı alan bulunuyor. Bu alanlar farklı ülkelerde ve açık adresleri herkes tarafından bilinmiyor. Adresler yalnızca izni olan ve görevli kişilere veriliyor.
Cesetler kapalı alanlarda değil, açık arazilerde bulunuyor. Ancak bu, oldukça gizli bir şekilde gerçekleştiriliyor. Cesetlerin çürümesi kendi doğalarında ve doğal ortamlarında gerçekleşiyor ve bu süreçte hiçbir takviye ilaç ve teknik yöntem kullanılmıyor. Çürümenin açık ortamda gerçekleşmesi önemli çünkü cesetler çürürken kötü bir koku yayıyor ve bu durum, kapalı alanlarda doğal bir şekilde kontrol altına alınamıyor. Ölü beden çiftliklerinde ölüler herhangi bir mezara gömülmüyor ya da toprak altında bulunmuyor. Tamamen açık alana bırakılıyorlar. Cesetlerin birbiriyle karıştırılmaması ve çürüme evrelerinin doğru bir şekilde takip edilebilmesi için araştırmacılar kendi sistemlerini geliştiriyor.
Önemli amaçlara hizmet etmesi sebebiyle oluşturulan bu alanlar, 'ceset çiftliği' ya da 'ölü bedenler çiftliği' olarak adlandırılıyor. Bu isme sahip arazilerde gerekli araştırma, soruşturma ve raporlama çalışmaları yapılıyor. Bazen bu çalışmalar belgesel, bazen yazılı olarak kamuyla paylaşılabiliyor.
Dünyanın yedi farklı yerinde olduğu bilinen ceset çiftliklerinin en büyüğü Teksas'ta bulunuyor ve burada çürüme evresinin birbirinden farklı aşamasında olan birçok ceset yer alıyor. Ayrıca her cesedin hikâyesi birbirinden bağımsız gerçekleşiyor ve araştırmalar bazen toplu, bazen bireysel olarak gerçekleştiriliyor.
Veriler sürekli artsa da en büyük ceset çiftliği olarak değerlendirilen Teksas'ta en az 50 cesedin çürüdüğü ve çürümeye yüz tuttuğu biliniyor. Bu cesetler arazinin birbirine yakın ya da uzak farklı alanlarında yer alıyor. Birkaç yıl önce yapılan bir araştırmada ise bir ölü beden çiftliğinde 70'e yakın ceset olduğu kayıtlara geçirildi. Cesetlerin çürüme durumuna göre kayıtlarda da güncellemeler gerçekleşiyor ve her geçen gün yeni bir ölü beden bu arazilerde diğer cesetlerin arasına katılıyor. Bazen bağışlama yolu tercih edilirken bazen de kimsesiz olan ve ailesi bulunamayan cesetler bu sisteme dahil ediliyor. Cesetler, yürütülen sistem dâhilinde ayaklarına ya da ellerine yerleştirilen etiketlerle takip ediliyor. Hangi bedenin hangi çürüme evresinde olduğu ve en önemlisi nasıl öldüğü bu şekilde ortaya çıkıyor.
Cesetlerin incelenmesi için sadece adli bilim uzmanları, polisler ve bilim insanları görevlendiriliyor. Bilim insanları, insan bedeninin çürüme evresi üzerine araştırmalar yaparken adli bilimciler ise cesedin ölüm nedeni hakkında daha net bilgiler elde ediyor. Cesetlerin nasıl öldüğünün ortaya çıkarılması, bir katilin bir kurbanı nasıl katledebileceğine dair ipucu veriyor ve polisler de bu bilgiler ışığında nasıl hareket etmesi gerektiğini planlıyor. Deney ve araştırma yapılmak istendiğinde ise sadece uzmanlar görevli olabiliyor. Örneğin 2019 yılının eylül ayında bu ölü beden çiftliklerinin birinde yapılan araştırma, ölü bedenlerin çürüme evrelerinde hareket edebildiklerini gözler önüne seriyor.
Cesetlerin açık arazilerde hem inceleme hem gözlemleme amaçlı tutulmasının sebebi, potansiyel kurban olabilecek bireylerin önüne geçmek ve işlenecek suçların açığa çıkarılabilmesini kolaylaştırmak. Yapılan araştırmalar ve ölümlerin nasıl meydana geldiği göz önünde bulundurulunca adli kurumların ve polislerin bu faaliyetleri gerçekleştiren ya da gerçekleştirmeye hazırlanan suçluları yakalaması çok daha kolay bir hâl alıyor.
Attığınız başlığa tüküreyim!
bi dizi vardı, gömülü insanların üzerinde uyuşturucu yetiştiriyordu, hatırlayanlar yazsın pls :)