Zenginin malı züğürdün çenesi yorar misali acaba kimmiş bu en zenginler diye bir araştırma yapalım dedik. Elde ettiğimiz sonuçlar ve isimler hayli ilginç ve merak edenler hariç bilinmeyen kişilerden oluşuyor.
İçerikte göreceğiniz isimlerden daha önce muhtemelen duymadığınız ve bilmediğiniz kişiler olacağına eminiz.
Cornelius Vanderbilt. ABD'li Hollanda asıllı demiryolu zengini. Tarihin gelmiş geçmiş en zengin insanlarından biri. ABD'nin doğu ve orta bölümündeki birçok demiryolunun inşasında bulunmuştur.
Günümüz parasıyla 185 milyar dolar serveti olduğu tahmin ediliyor.
Rothschild, 200 yıllık soylu bir geçmişe sahip olan Alman kökenli Yahudi bir ailedir.
Aile, Monako, Lüksemburg, Fransa, İsviçre, Lihtenştayn, Birleşik Krallık, Cayman Adaları gibi yerlere konumlanmıştır.
Bugün hala hanedanlığı devam eden ailenin inanılmaz büyük bir soyağacı bulunmaktadır.
42 milyar dolar servetiyle kısaca ABD'li banker ve sanayici.
J.P Morgan adlı bankerlik şirketiyle 1871'de New York kentindeki Drexel, Morgan ve Company'nin ortağı oldu. Kısa sürede ABD yönetiminin en önemli mali destekçisi durumuna gelen şirket, 1895'te J.P. Morgan and Company adını aldı ve dünyanın en güçlü bankerlik kuruluşları arasına girdi.
1913'te hayatını kaybeden J.P Morgan, şirketin başına oğlunun geçmesini vasiyet etmiştir.
Oğlu John Pierpont Morgan, I. Dünya Savaşı sırasında müttefiklerin ikmal ve kredi gereksinmesinin karşılanmasında önemli rol oynadı. Savaş sonrasında Avrupa'nın yeniden inşası için 1.7 milyon ABD Doları tutarında kredi açtı.
98 yaşında öldüğünde serveti tamtamına 340 milyar dolar olan Rockefeller, ABD'nin en söz sahibi şahsiyetlerinden birisiydi.
ABD'nin ileriye yönelik 200 yıllık planlamasının yapıldığı toplantıda da bulunan Rockefeller, mütevazı bir köy kilisesinde ayin eşyası muhafızıyken, bir ticari işletmeye muhasebeci olarak girdi. Daha sonra simsarlık şirketine ortak oldu.
Petrol endüstrisinin vaat ettiği geleceği ilk sezenlerden biri olarak bilinmektedir.
19. yüzyıl Amerika'sında çelik endüstrisinin gelişmesinde ve büyümesinde önemli rol oynayan Carnegie, 84 yaşında öldüğünde 300 milyar dolar serveti bulunuyordu.
Hayırsever olarak tanınan bu şahsiyet, aynı zamanda Carnegie Mellon Üniversitesi'nin de kurucusudur. 2500'den fazla kütüphane yaptırmış, birçok üniversite açmış ve hayır işlerine zamanında milyon dolarlar harcamıştır.
Soyadından da anlaşılacağı üzere kendisi dünyanın en büyük perakendecisi, Wal-Mart'ın kurucusudur.
Bilindiği gibi Walton ailesine mensup tüm bireyler Forbes'ın zenginler listesinde ilk sıralarda kendilerine yer bulmaktadır.
Bu demek oluyor ki, Walton ailesinin toplam zenginliğinin değeri 2 trilyon doların üstünde.
Dünyaca ünlü otomobil üreticisi Ford Motor Company'nin kurucusu.
Henry Ford'da okulu yarıda bırakıp zengin olanlardan. Hatta ilklerden.
Benzin motorları üzerine çalışmalar yaptıktan sonra Ford markasını oluşturmaya karar verdi. 83 yaşında öldüğünde serveti dudak uçuklatan boyutlara ulaşmıştı.
Normandiya Hanedanı mensubu William, 1066-1087 yılları arasında İngiltere Kralı olarak görev yapmıştır.
11. yüzyılda öldüğünde 200 milyar dolar civarında bir serveti miras olarak bırakmıştır.
Listemizin belkide en tanıdık siması William Henry 'Bill' Gates III. Dünyaca ünlü işletim sistemi Windows'un da sahibi olan Microsoft firmasının kurucusu.
Emekli olduktan sonra kendisini hayır işlerine adayan Gates, eşiyle birlikte yoksul ve ihtiyaç sahibi ülkeleri dolaşarak her yıl ortalama 15-20 milyon dolar civarında bağışlar yapmaktadır.
Bill Gates, iş hayatından önce kişinin hayatına önem vermesi gerektiğini ve financial times'a verdigi bir röportajda, 'dünya düz değil ve bilgisayarlar insanın temel ihtiyaçları sıralamasında ilk beşte yer almıyor.' demiştir.
Dünyanın en nefret edilen, edilmesi gereken sektörü kürk ticaretiyle zengin olan JJA'nın hikayesi biraz garip.
Astor ABD'ye gelirken gemide tesadüfen tanıştığı bir Alman göçmenden kürk ticareti üzerine bilgi edindikten sonra New York kentinde bir kürkçü dükkanı açtı.
Adına satın aldığı taşınmaz mallar sayesinde gayrimenkul zenginine dönüşen Astor, Öldüğünde ABD'nin en zengin kişisi olarak tarihe geçti.
Rusya İmparatorluğu'nun son çarı ve Romanov Hanedanının hüküm süren son üyesidir.
Saltanatı sırasında Rusya İmparatorluğu Dünya'nın büyük güçlerinden biriyken ekonomik ve askeri çöküşe sürüklendi. Buna rağmen çok büyük bir serveti vardı ve Romanov Hanedanı'nın rahat yaşamasına vesile oldu.
Musa mansa, 60.000 kişi ve fakirlere dağıtılmak üzere 80 devenin taşıdığı 2 tondan fazla altını içeren bir kervanın başında Kahire'ye vardı.
Kervana 12.000 köle eşlik ediyordu ve saf altını 500 kişi taşıyordu. Musa Mansa Mısır'da savurgan bir şekilde pek çok altını hediye ederek harcıyordu.
Kesin olmamakla birlikte 600 tona yakın altını bulunduğu söylenmektedir.
2 ton altının dağılımından sonra altının fiyatını düşürmekle suçlandı ancak değişen bir şey olmadı.
Avrupa'lı harita yapıcılar onu elinde külçe altını tutar vaziyette onu resmetmişlerdir.