Dünya Tarihinde Son Derece İlginç Şekillerde Hayatını Kaybetmiş Birbirinden Şanssız 10 İnsan

Bu kişilerin nasıl öldüğüne ciddi anlamda şok olacaksınız! Tuvaletini tuttuğu için ölmekten tutun palyaço yüzünden ölmeye kadar birbirinden ilginç bu ölüm şekilleri için sizi aşağıya alalım.👇

1. Hans Steininger - Kendi sakalına takılarak

Hans Steininger sevilen bir belediye başkanıydı ve kendisinin 137 santimlik sakalı ise oldukça meşhurdu. Günlük yaşamında genellikle sakalını dikkatlice katlar ve cebine koyardı. Ancak 1567'de bir Eylül gecesi Branuau am Inn'de herkesi paniğe sürükleyen büyük bir yangın çıktı. Kargaşanın ortasında koştururken Steininger'in sakalı cebinden çıktı ve savrulmaya başladı. Merdivenlerden inerken sakalına takılan Steininger yuvarlandı ve boynunu kırdı, sonrasında ise hayatını kaybetti.

Olayın ardından kasaba halkı, sevgili belediye başkanının onuruna Aziz Stephen Kilisesi'nin duvarına bir anıt dikti.

Cenazeden önce belediye başkanının uzun sakalı ise kesildi ve bugün hâlâ kimyasallarla korunarak yerel tarih müzesinde sergilenmeye devam ediyor.

2. Tycho Brahe - Tuvaletini tuttuğu için

Tycho Brahe, 16. yüzyılda yaşamış soylu bir aileden gelen Danimarkalı bir astronomdu. Hatta Danimarka kralı, iki gözlemevi inşa ettiği adayı kendisine hediye etmişti. Ancak 1597'de Brahe yeni Danimarka kralıyla tartışmaya girdi ve Prag'a sürgüne gönderildi.

Brahe, Danimarka'nın en soylu ailelerinden birinde büyümüştü ve son derece iyi yetiştirilmişti.

Prag'da bir kraliyet ziyafetine katılan Brahe'nin tuvalete gitmesi gerekiyordu ama kalkıp tuvalete gitmenin kabalık olacağını düşünerek ziyafetin sonuna kadar tuttu. Ancak bu, o kadar kötü bir enfeksiyona neden oldu ki hiç tuvalete çıkamaz hale geldi ve on bir gün sonra mesane yırtılmasından hayatını kaybetti.

3. Chrysippus - Gülmekten

Chrysippus, Citium'lu Zeno'dan sonra stoacılığın ikinci kurucusu olduğu söylenen MÖ 3. yüzyıldan kalma bir Yunan filozofuydu. Zeno'nun çalışmalarına dayanarak, Stoacılığın temel teorileri ve mantığı üzerine çok sayıda çalışma ve öğreti üretmişti. Özellikle şu anda matematik, fizik, programlama dilleri ve hatta Excel'de kullandığımız önermeler mantığı sistemini de kendisi geliştirmişti. Bu kadar ciddi eserler ortaya koymuş bir filozofun ölüm şekli ise bir o kadar gülünç ne yazık ki çünkü Chrysippus'un incir yiyen bir eşeği görünce çok gülmekten öldüğü söyleniyor. Kendisi bu görüntüyü o kadar komik bulmuş ki gülmekten kendini alamamış, ta ki bilincini kaybedip 73 yaşında bu kahkaha nöbetinden ölene kadar.

4. Jean-Baptiste Lully - Orkestra yönetirken

Jean-Baptiste Lully, İtalyan asıllı bir Fransız müzisyen ve dansçıydı. Sanatının her alanında çok yetenekli ve başarılıydı: müzik besteleyebilir, keman ve gitar çalabilir ve dans edebilirdi. 1653'te, tahta geçecek olan XIV. Louis, onu enstrümantal müzik için kraliyet bestecisi yaptı. Müziği aristokrasi için o kadar vazgeçilmez hale geldi ki, 1660 yılında Kral Louis XIV, Lully'yi kraliyet müziğinin şefi ve kraliyet ailesinin müzik ustası yaptı.

Maalesef müzik şefliği yaparken kazara kendini öldürdüğünde kariyerinin zirvesindeydi.

Geçmişte müzisyenler, orkestrayı yönetmek için tahta veya metalden yapılmış uzun bir çubuk kullanırdı. Bir gün kralın iyileşmesini kutlarken ironik bir şekilde kendi hastalığına neden oldu çünkü performans sırasında kazara asayla ayağına vurmuştu. Yaralanma, hayatını kurtarmak için bacağının kesilmesini gerektiren bir enfeksiyona neden oldu ancak Lully hâlâ dans edebilmek istediği için bacağının kesilmesini reddetti. Enfeksiyon tüm vücuduna yayıldı ve iki ay sonra 1687'de öldü.

5. Sam Wardell - Kendi icat ettiği alarm nedeniyle

Sam Wardell, 1880'lerde Flatbush, New York'ta bir lamba yakıcıydı. Görevi gece çöktüğünde sokak lambalarını yakmak ve şafak söktüğünde söndürmekti. Her sabah bu kadar erken uyanmak ise kolay bir iş değildi. Bu yüzden Wardell kesinlikle uyanacağını garanti etmek için kendi alarm sistemini geliştirdi. Normal bir çalar saati tel kullanarak bir rafa bağlamış, ardından da rafa 10 kiloluk bir taş koymuştu. Bu şekilde, alarm çaldığında raf düşecek ve ağır taş, yere düşerek yüksek bir ses çıkaracak ve kesinlikle uyanmasına sebep olacaktı.

Wardell'ın sistemi oldukça iyi çalışıyordu.

Noel'de küçük bir parti vermeye karar veren Wardell, arkadaşlarına daha fazla yer açmak için yatağını hareket ettirmişti. Kutlamadan sonra o kadar sarhoş ve yorgundu ki yatağını rafın altına koydu. Ertesi sabah her zamanki gibi alarm çaldı ama bu sefer raf ve 10 kiloluk taş zavallı kafasına düşmüştü.

6. Allan Pinkerton - Dilini ısırarak

Pinkerton Ulusal Dedektiflik Bürosu'nun kurucusu Allan Pinkerton'u öldüren aslında dilini ısırması değildi; devamında gelen enfeksiyondu çünkü 19. yüzyılda bu sık sık yaşanıyordu. Pinkerton'ın 1 Temmuz 1884 tarihli ve 2 Temmuz Çarşamba günü yayınlanan New York Times'daki ölüm ilanına göre, ısırılan dili kangren olduktan birkaç hafta sonra Chicago'da evinde ölmüştü. İlanda ise şöyle yazıyordu:

Son üç haftadır son derece hasta olan ünlü dedektiflik bürosunun başkanı Allan Pinkerton, bu öğleden sonra saat 15:05'te West Monroe Caddesi No: 554 adresindeki evinde öldü. Bir süre önce Bay Pinkerton düşmüş ve dilini ısırmıştı, devamında kangren oldu ve ölümüyle sonuçlandı.

7. William Snyder - Palyaço tarafından

10 Ocak 1854 akşamı, Stockton caddesinde bir İspanyol tiyatrosu düzenleniyordu. William Snyder adında bir çocuk ise şeker ve yer fıstığı satıyordu. Her ne yaşandıysa, mental sağlığı yerinde olmadığı bilinen bir sirk palyaçosu Manuel Reys, William'ı topuklarından yakaladı ve birkaç kez savurdu. Savurması bittiğinde William'ın ağzından kan geliyordu. Çocuk daha sonra hastaneye götürüldü ancak kurtarılamadı. Bir adli tıp soruşturması yapıldı ve ölüm nedeninin 'sol pulmoner arterin yırtılması' olduğu belirlendi. Ölümünün ise kaza olduğu sonucuna varıldı.

8. Basil Brown - Havuç suyu içtiği için

1974'te, sağlıklı yiyeceklere aşırı düşkün olan Basil Brown adında bir adam havuç suyu bağımlılığından hayatını kaybetti. Bu ilginç ölüm adli tıp görevlisi tarafından incelemeye alındı. Soruşturma sırasında Brown'un 10 gün içinde 70 milyon ünite A vitamini aldığı ortaya çıktı ayrıca bu 10 günlük süreçte günde yaklaşık 3 litre havuç suyu içtiği öğrenildi. Cildi A vitaminini aşırıya kaçırdığı için ölümünden önce parlak sarıya dönmüştü. Brown'ın karaciğeri çökmüş haldeydi. Otopsi yapan patolog David Haler, havuçtan alınan A vitamininin etkisinin alkol zehirlenmesinden ayırt edilemeyeceğini ve karaciğer sirozuyla sonuçlanacağını söyledi.

9. Alexander Bogdonov - Deney yaparken

Alexander Bogdonov, Rusya'daki Bolşevik partisinin kurucularından biriydi ve Vladimir Lenin'in rakibiydi. Ayrıca siyasetin ötesinde tıp, ekonomi, felsefe gibi çeşitli konularla uğraştı. Tıp konusundaysa özellikle kan nakliyle ilgileniyordu. Kendisi kan naklinin insanları gençleştirebileceğine, yaşamlarını uzatabileceğine ve hatta muhtemelen onları ölümsüz yapabileceğini düşünüyordu. Ölümsüz olmaya o kadar kararlıydı ki bu uğurda Bogdonov kendi kendine bir dizi kan nakli yaptı. 54 yaşındayken ise çok büyük bir hata yaptı: Hem tüberküloz hem de sıtması olan bir fizik öğrencisiyle kanını değiştirdi. Kendisi hayatını kaybederken öğrenciye hiçbir şey olmadı.

10. Robert Williams - Robot tarafından

Bir otomobil fabrikasında çalışan Williams, bazı parçaları almak için bir depolama alanına gitmişti. Aynı yerden parça almaya giden bir robot koluyla Williams'ın kafasına vurdu. Bu durum sonrası Williams'ın ailesi, robotu yapan üreticiye dava açtı ve 10 milyon dolar tazminat aldı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

İnsanların Ölene Dek Dans Etmesine Sebep Olan Salgın: Aziz Vitus'un Dansı
Uçak Kanadında Tenis Oynarken Verdikleri Pozla Döneme Damga Vuran İki Cesur Kadın: Gladys Roy ve Ivan Unger
Sadece Sigara İçtiği İçin Yıllarca Mahkum Edilen Adamın Akıllara Durgunluk Veren Hikayesi

Popüler İçerikler

Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi
Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
Zoru Başardık: Karadağ'a Üç Puan Hediye Eden Milli Takım'a Gelen Tepkiler
YORUMLAR
06.01.2023

İncir yiyen bir eşek ne kadar komik olabilir ki

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ