Tarihte kadınlar genellikle kraliçe olurlar ve kralın yanında rol alırlardır. Fakat henüz 1300'lü yıllarda bu durum tamamen değiştir ve kralın en küçük kızı Jadwiga, tarihin ilk taçlı kadın hükümdarı oldu. İşte Jadwiga'nın hikayesi...
Tarihte kadınlar genellikle kraliçe olurlar ve kralın yanında rol alırlardır. Fakat henüz 1300'lü yıllarda bu durum tamamen değiştir ve kralın en küçük kızı Jadwiga, tarihin ilk taçlı kadın hükümdarı oldu. İşte Jadwiga'nın hikayesi...
Polonya yasalarındaki bir tuhaflık sayesinde, Hedwig olarak da bilinen genç kız, kraliçe değil kral olarak taç giydi. Tarihte eril ünvanı alan yaklaşık beş kadından biri olurken, aynı zamanda bu sıralamada bir ilki gerçekleştirdi.
Louis'in en büyük kızı Catherine'in bir gün Polonya ve Macaristan tahtını yönetmesi bekleniyordu, ancak Catherine babasından önce öldü.
Bu nedenle sıradaki seçim kralın en küçük kızı Jadwiga oldu.
Polonya yasalarına göre, ülkenin bir kralı olması gerekiyordu, ama kralın bir erkek olması gerektiği söylenmemişti. Küçük Hedwig, kanunu yeniden yazmak ve bir kraliçe olduğunu açıklamak yerine, kral olarak taç giydi.
İyi eğitimliydi ve Lehçe, Latince, Macarca, Sırpça, Boşnakça ve Almanca dahil olmak üzere en az altı farklı dil biliyordu.
Jadwiga'nın annesi Bosnalı Elizabeth'in, Jadwiga reşit olana kadar vekil olarak krallığa hizmet etmesi gerekiyordu, ancak Jadwiga'nın şaşırtıcı olgunluğu ve liderlik zekası nedeniyle, buna gerek olmadığına karar verildi.
Tüm mücevherlerini Krakow Üniversitesi'nin restorasyonu ve modernizasyonuna bağışladı.
Jadwiga, Leopold III ve Viridis Visconti'nin oğlu olan çocukluk arkadaşı Avusturyalı William ile evlenmek istedi.
Aslında, zaten gayri resmi olarak nişanlıydılar, ancak soyluların başka planları vardı. Litvanya Kralı Jogaila ile yapılacak bir evliliğin Polonya için en hayırlısı olacağına karar verildi, bu nedenle ülkesi için en iyisini yaptı, William'la nişanını geçersiz ilan etti ve 26 yaşındaki kralla evlendi.
Jogaila kral olmasına rağmen, Jadwiga bir hükümdar olarak kaldı ve gerektiğinde yetkilerini uyguladı.
Yine de Jadwiga'nın saltanatı zaman zaman zordu. Macaristan ile olan muhalefet, annesinin ve kız kardeşinin kaçırılıp hapse atılmasıyla sona erdi, bunun üzerine Jadwiga'nın annesi, hayatta kalan en büyük kızının gözleri önünde boğuldu.