Acısı acımız, mutluluğu mutluluğumuz, Avrupa'ya açılan kapımız. Mutfağıyla, düğünleriyle, gelenek, görenekleriyle, insanıyla bizden, içimizden. Türkiye'nin katılamadığı 2014 Dünya Kupasında gönülden desteklenmesi gereken yegane ülke. Brezilya, Arjantin, Kosta Rika, vs. iyi top oynuyor ama Bosna Hersek'i desteklemek için başka sebeplerimiz var bizim.
Beş yüz yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetinde kalan Bosna-Hersek halkı Anadolu halkı ile büyük ölçüde kaynaşmış ve ortak bir kültür ortaya çıkmıştır. Asırlar süren bu birliktelik toplumların birbirleriyle kaynaşmasına dolayısıyla komşuluk ilişkisinin dışında bir akrabalık ilişkisi doğmasına neden olmuştur. Bosna, kültürümüzün Avrupa'daki temsilcisidir.
427 yıl hayatta kalan, hoşgörü ve kültürel çeşitliliğin sembolü olan Mostar Köprüsü Bosna-Hersek'te başlayan iç savaş sonrası yerle bir oldu. Dostluğu simgeleyen Mostar Köprüsünün restore edilmesini UNESCO VE Dünya Bankası ile birlikte bir Türk şirketi üstlendi.
Mostar Köprüsü, 23 Temmuz 2004’de bir törenle, İngiliz Prensi Charles tarafından açılmış, köprü eski Mostar şehriyle birlikte 2005 yılında Dünya Miras Listesi’ne eklenmiştir.
Avrupa'nın Kudüs'ü' olarak da adlandırılan Bosna-Hersek'in her sokağında Osmanlı kültüründen bir parça bulmak mümkün. Şehrin merkezindeki Osmanlı şehircilik anlayışının tipik bir yansıması olan Başçarşı da şehrin en önemli mimari eserlerinden.
Travnik, ülkenin merkezinde yer alan bir şehir. Travnik, nüfus bakımından çok büyük bir şehir olmamasına karşın tarih boyunca önemini yitirmedi. Osmanlı Devleti’nin hüküm sürdüğü yıllarda Bosna Eyaleti’nin merkezi olan şehirden çok sayıda vezir ve devlet adamı yetişti. Bu vezirler yıllar boyunca Osmanlı Devleti’nde önemli hizmetlerde bulundu. Bu nedenle Travnik “Vezirler Şehri” olarak da bilinir.
Tamamen taştan inşa edilmiş tarihi Türk köyü Poçitel, Osmanlının askeri mimari dehasınının en iyi örnekleri arasında yer almakatadır. Nehir kenarından başlayan ve oldukça dik bir yamaç ile yükselen kent, en tepede bulunan kalesiyle aslında tam bir geçilmez kent hüviyetinde…
Bosna Hersek eğitimi, Türkiye eğitim kurumları tarafından denk kabul edilmektedir. Bu nedenden dolayı Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki üniversite öğrencisi trafiği sürekli olarak artmakta ve her iki ülkenin de öğrencilerinin aldığı eğitim kendi ülkelerine denk sayılması da bu artışı daha da hızlandırmaktadır.
Bosna'da 1992 yılında başlayan, çoğunluğu Müslüman sivil Boşnak olmak üzere 200 bin kişinin öldüğü, 50 bin kadının tecavüze uğradığı, birçok tarihi eserin yerle bir edildiği Srebrenitsa Katliamı her yıl düzenli olarak iki ülkenin ortak acısı olarak anılmaktadır.
Bosna’daki katliamların, sistematik tecavüzlerin, soykırımı sona erdiren Dayton Barış Antlaşması sonrası Türkiye Nato bünyesinde savaşın izlerini silmeye çalıştı. Türk askerleri Bosna-Hersek’te yalnızca askeri görevlerin icrasında yer almadı. Askeri görevlerine ilaveten kültürel faaliyetler tertipleme, savaşta ailelerini yitirmiş çocukların bakımı, giyecek, gıda ve ilaç yardımı, sağlık taraması, öğrencilere kitap ve kırtasiye yardımı gibi çeşitli toplumsal hizmetler de sundu.
Çoğu insan için tek başına Bosna Hersek'i desteklemek için yeterli sebep. Ispanaklı, patatesli, peynirli... Maçları izlerken yiyerek totem yapmak mümkün.
Orta saha oyuncusu olup da 125 maçta 41 gol atabilen, Bursaspor'un ilk yabancı takım kaptanı, takımının kötü gidişatı üzerine jübile yapmış olmasına rağmen yedi maça daha çıkma yürekliliğini gösteren büyük insan. Nur içinde yatsın.
Türk futboluna damgasını vurmuş Bosnalı iki futbolcu. Baliç'in Real Madrid transferini, Boliç'in taklitlerini unutmak mümkün mü?
Türkiye'nin 2003 yılında Sertab Erener'in ‘Every Way That I Can' şarkısı ile ilk birinciliği kazandığı Eurovision Şarkı Yarışması'nda Bosna-Hersek 12 puan vererek yüzümüzü güldürmüştür.
Bosna-Hersek, 1995 yılına dek savaş ve malum sebeplerden dolayı acının beşiği haline geldi. Bağımsızlığını ilan etmesine rağmen ülke, o coğrafyanın genelinde olduğu gibi hala birçok sıkıntı yaşıyor. Bosna-Hersek Milli Takımı da buna karşın halk üzerinde birleştirici rol oynayarak yüzlerde tebessüm bırakıyor.
Söylenecek pek bir şey yok...