Almanya'nın şampiyonluğuyla tamamlanan 2014 FIFA Dünya Kupası, kalecilerin ortaya koyduğu üst düzey performanslarla akıllarda yer etti.
Turnuva sonunda 'Altın Eldiven' ödülüne layık görülen Alman Manuel Neuer başta olmak üzere, özellikle Amerika kıtası temsilcilerinin kalecileri, sergiledikleri performansla ön plana çıktı.
ABD'den Tim Howard, Meksika'dan Guillermo Ochoa, Kosta Rika'dan Keylor Navas, Şili'den Claudio Bravo ve Kolombiya'dan David Ospina ile Uruguay'ın Galatasaraylı file bekçisi Fernando Muslera gibi kendilerini kulüp takımlarında kanıtlamış birçok başarılı eldiven, Dünya Kupası'nda bu kez ülkeleri adına önemli performanslar ortaya koydu.
Brezilya 2014'te bir kez daha yetiştirdiği kalecilerle göze çarpan Amerika kıtası, geçmiş yıllarda Türkiye'de forma giyen Claudio Taffarel, Oscar Cordoba ve Aly Faryd Mondragon'un yanı sıra, Rene Higuita, Sergio Goycochea, Jose Luis Chilavert, Dida ve Rogerio Ceni gibi isimleri dünya futboluna armağan etti.
'Panzerler'in kalesi Neuer ile emin ellerde
Almanya Milli Takımı'nın Dünya Kupası şampiyonluğunda pay sahibi olan başlıca isimler arasında, Manuel Neuer yer aldı.
'Panzerler'in kalesini emanet ettiği 28 yaşındaki file bekçisi, tipik kaleci özelliklerinin yanı sıra, ceza alanının dışında topla bir libero misali oynamasıyla oyunun geriden kurulması anlamında da takımına önemli bir katkı sağladı.
Neuer, 18 gol atıp 4 gol yiyen Almanya Milli Takımı ile 2014 FIFA Dünya Kupası'nın en başarılı kalecisi seçilerek, 'Altın Eldiven' ödülüne layık görüldü.
Kupanın unutulmazı Tim Howard
Dünya Kupası'nın adından en fazla söz ettiren ismi, ABD'nin file bekçisi Tim Howard oldu.
Başarılı performansıyla sosyal medyada da birçok ilginç paylaşımın kaynağı olan Howard, takımının Belçika ile oynadığı ikinci tur maçında 16 kurtarışa imza atarak Dünya Kupası tarihine geçti. 35 yaşındaki file bekçisinin kalesini koruduğu ve ikinci turda elenen ABD, turnuvada 5 gol atıp, 6 gol yedi.
'Örümcek adam' Guillermo Ochoa
Meksikalı Guillermo Ochoa, Dünya Kupası'nda performansıyla en fazla dikkati çeken isimler arasına girdi.
Grup aşamasında yalnızca 1 gol yiyen ve Meksika'nın kalesini başarıyla koruyan 28 yaşındaki file bekçisi, yaptığı kurtarışlarla taraflı tarafsız tüm futbolseverlerin beğenisini topladı.
Ochoa, grup karşılaşmasında Hırvat oyuncu Ivan Perisic'in golüne engel olamazken, ikinci turda ise takımının Hollanda'ya 2-1'lik skorla elenmesini önleyemedi. 'Portakallar' karşısında son anlara kadar kurtarışlarıyla rakip takıma gol izni tanımayan Ochoa, son dakikalarda birisi penaltıdan olmak üzere kalesinde iki gol gördü. Başarılı kaleci, turnuvada oynadığı 4 maçta 3 gol yedi.
Kosta Rika'da Navas etkisi
Kupanın sürpriz takımlarından Kosta Rika'da elde edilen çeyrek final başarısında en önemli pay, kuşkusuz kaleci Keylor Navas'a ait.
Kosta Rika'nın 27 yaşındaki file bekçisi, yaptığı olağanüstü kurtarışlarla Dünya Kupası'nın adından söz edilen kalecileri arasına girdi. Navas, forma giydiği 5 maçta kalesinde yalnızca 2 gol gördü ve turnuvanın en az gol yiyen kalecisi oldu.
Kolombiya'nın kalesi Ospina ile güvende
Kolombiya Milli Takımı kalecisi David Ospina, Dünya Kupası'nda çeyrek finalde elenen ülkesinin kalesinde oynadığı 5 maçta 4 gol gördü.
C Grubu'nda mücadele eden Kolombiya'nın Fildişi Sahili ve Japonya maçlarında birer gol yiyen 25 yaşındaki kaleci, 2-0 kazanılan ikinci tur maçında ise Uruguay'a karşı kalesini kapadı.
Güney Amerika'nın futbol dünyasına kazandırdığı önemli kalecilerden biri de Aly Faryd Mondragon. Bir dönem Galatasaray'da da forma giyen ve turnuvada Ospina'nın yedekliğini üstlenen Mondragon, Brezilya'daki Dünya Kupası'nda tarihe geçti. Emektar kaleci, Japonya karşılaşmasında Ospina'nın yerine oyuna dahil olarak 43 yaş 3 gün ile Dünya Kupası tarihinde forma giyen en yaşlı futbolcu unvanını, Kamerunlu Roger Milla'nın elinden aldı.
Şili'nin kalesi Bravo'ya emanet
Yeni sezon için İspanyol devi Barcelona ile anlaşan Şilili kaleci Claudio Bravo, Dünya Kupası'ndaki performansıyla ön plana çıktı.
Turnuvaya ikinci turda Brezilya'ya yenilerek elenen Şili'de oynanan 4 maçta da sahaya çıkan Bravo, bu karşılaşmalarda kalesinde 4 gol gördü. 31 yaşındaki file bekçisi, aynı zamanda kaptanlığını yaptığı Şili Milli Takımı'na tecrübesiyle liderlik etti.
Julio Cesar'ın acı vedası
Turnuvayı hayal kırıklığıyla kapatan Brezilya'nın en talihsiz ismi, kaleci Julio Cesar olarak göze çarptı.
Evsahibi takımın tecrübeli file bekçisi, özellikle ikinci turda Şili'yi eledikleri maçta kurtardığı penaltılarla takımını çeyrek finale taşıdı. Ancak yarı finalde 7-1'lik tarihi Almanya yenilgisinde kariyerinin en kötü maçlarından birini yaşayan Julio Cesar, üçüncülük maçında alınan 3-0'lık Hollanda mağlubiyetinin ardından milli takım formasına şanssız bir şekilde veda etti.
Yarı finale kadar sergilediği performansla güven veren ve yalnızca 4 gol yiyen 34 yaşındaki kaleci, turnuva sonunda kalesinde 14 gol gördü.
Courtois güven verdi
Belçika Milli Takımı'nın yakaladığı altın jenerasyonun temel parçalarından biri kaleci Thibaut Courtois.
İspanya'da Atletico Madrid'in yaşadığı tarihi sezonda pay sahibi olan Courtois, Dünya Kupası'nda çeyrek finalde Arjantin'e boyun eğen Belçika'nın kalesinde yine güven verdi. 22 yaşındaki file bekçisi oynadığı 6 karşılaşmada 3 gol yedi.
Muslera'lı Uruguay ikinci turda takıldı
Uruguay Milli Takımı'nın kalesini başarıyla koruyan Fernando Muslera, Brezilya 2014'te takımıyla gruptan çıkma başarısı gösterdi.
Muslera, ikinci tura yükselen Uruguay ile her zamanki performansının bir adım uzağında kalsa da yeteneğiyle Güney Amerika'nın çıkardığı başarılı kalecilerin arasında yer alıyor. 28 yaşındaki Galatasaraylı kaleci, turnuvada 4 maçta 6 gol yedi.