İnsanlar meraklıdır ve eğer yaşanmış bir olayın yeniden canlandırılmasını görme fırsatı bulurlarsa, gerçekçiliği ne olursa olsun, koşarak giderler. Örneğin gerçek suç alt türünün durumuna bakın. Eğer bir suç dizisi kurguya dayanıyorsa, gerçeğe dayanan bir dizinin yanından bile geçemez. Hastalıklı merak bir gerçekliktir ve evet, filmler ve TV şovları bundan faydalanmıştır. Gelin birlikte bu durumun ekmeğini yiyen filmlere yakından bakalım...
Tüm zamanların en tuhaf film yapımı deneyimlerinden birinde gerçek ile kurguyu ayıran çizgi tanınmayacak kadar bulanıklaşıyor. Neden mi? Film 2020'de İsimsiz Film Festivali'nde gösterime girdiğinde bir süre izlenebildi ama sonra ortadan kayboldu. Yönetmen ya da yazarlar yok. Künyesi yok ve bugün filmi hiçbir yerde görmek mümkün görünmüyor. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için, temsil ettiği tüm risklerle birlikte internetin derinliklerine inmek gerekiyor.
The Blair Witch Project, 1999 yılında gerçek olduğunu iddia eden sahte bir belgesel sunarak izleyicileri çılgın bir yolculuğa çıkardı. Filmin içerdiği görüntüler, Heather Donahue, Michael Williams ve Joshua Leonard'ın Burkitsville'de yerel bir efsane hakkında belgesel çekerken başlarına gelenlerin kanıtlarını içeriyordu. Film, adının çağrıştırdığının aksine, evrensel korkunun temellerine inen çok gerçekçi bir film. Eğer bu sizi korkutmuyorsa, muhtemelen damarlarınızda kan dolaşmıyor demektir.
Barry Levinson'ın The Bay filmi, izleyicileri 4 Temmuz kutlamalarının yapıldığı küçük bir sahil kasabası olan Claridge'e götürürken çok tuhaf bir şey olur. Kasaba çok yavaş bir şekilde, yaşayan her organizmayı ele geçirme yeteneğine sahip parazit izopodlar tarafından istila edilir. Film, böcekler herkesi kontrol altına aldığında kasabanın kaosa sürüklenişini belgeleyen çaylak bir muhabirin görüntülerine dayanıyor. Bu film 2010'ların en iyi buluntu filmlerinden biri.
Megan Kayıp, genç kızlar Amy Herman ve Megan Stewart'ın 2007 yılında kaybolmalarından önce yaşanan olayları anlatan bir sahte belgesel. Filmde gençler, dışarı çıkmaya ve erkeklerle takılmaya başladıklarında tüm gençlerin yaptığı şeylere kendilerini kaptırırlar. Sorun şu ki Megan internette bir çocukla bağlantı kuruyor ve bir randevu ayarladıktan sonra kayboluyor. Amy de öyle yapar ve o da kaybolur. Son günlerinin görüntüleri bir çöp kutusunda bulunan bir kamerada bulunur. Bu hemen hemen herkes için kabus yakıtıdır.
Buluntu filmlerin cinéma vérité tarzının çok erken bir örneği olan Punishment Park, izleyiciyi politik bir sıkıntı dönemine sokar. Vietnam Savaşı, Amerikan siyasetinin karanlık inişini temsil etmektedir ve hükümetin, karşı kültür gruplarının barış ve toplumsal özgürlük gündemlerini destekleyerek serbestçe dolaşmalarına izin vermeye niyeti yoktur.
Found footage indie Horror in the High Desert, Nevada Çölü'nde yalnız başına çıktığı maceralardan biri sırasında kaybolan amatör yürüyüşçü Gary Hinge'in çılgınca aranışını anlatan bir mockumentary. Polis Hinge'e ne olduğuna dair bir kanıt bulamamıştır, ancak bazı ipuçları ortaya çıkar. Gary'nin ellerinden biri bulunana kadar bunun nedeninin ne olabileceğini görme şansımız olmaz: kopan el bir video kamera tutmaktadır ve kameranın içinde bir görüntü vardır.
Kutsal Ayin'de iki gazeteci, hayatlarının hikâyesini belgelemek için büyük bir fırsat yakalar. Bir iş arkadaşı, kız kardeşinin ıssız bir yere taşınmış olan dini bir organizasyona katıldığını öğrenir. Jake ve Sam bu buluşmayla ilgili bir film çekmek üzere yola çıkmaya karar verirler. Oraya vardıklarında, komünde hoş karşılanmadıklarını fark ederler, ancak Peder kalmalarına izin verir. Yerlilerle birkaç karşılaşmadan sonra, içine düştükleri çukurdan kaçmaya karar veren Jake ve Sam için her şey fazla idealdir: burası dini bir tarikattır ve yabancıları sevmezler.
The Medium, günlerini yerel komününde cadı olarak çalışarak geçiren bir şaman ve ruhani şifacı olan Nim'in hikayesini anlatan bir sahte belgeseldir. Ba Yan adında yerel bir tanrıça tarafından ele geçirildiğini iddia etmektedir. Ancak Nim, Ba Yan'ın ilk tercihi değildir. Aslında Nim'in kız kardeşi Noi, dini farklılıklar nedeniyle gücü miras almayı reddetmiştir. Film, yeğeni Mink'e yardım etmeye çalışan Nim'in yolculuğunu anlatıyor. Mink çok garip ve şiddetli davranmaya başlamıştır. Birkaç ele geçirilme belirtisinden sonra Nim, bunun ailenin gittiği yönü onaylamayan tanrılar ve ruhlar tarafından getirilen bir lanetin sonucu olabileceğine inanmaya başlar.
Ruggero Deodato'nun Cannibal Holocaust'u izleyicileri korkunç bir tatil için Amazon'a götürüyor. Bir bilim insanı olan Harold Monroe, kısa süre önce bir film yapımcısı ekibinin kaybolduğu, gezegendeki en önemli yağmur ormanına gitme görevini kabul eder. Monroe oraya vardığında film yapımcılarının bölgede yaşayan yerli kabilelerin elinde öldüğünü öğrenir. Yanlarında, başlarına gelenlerin görüntülerini içeren bir film makarası vardır. Travma geçiren Monroe, New York'a geri döner ve makaraları tüm dünyanın görmesi için bırakır.
Rémy Belvaux, André Bonzel ve Benoît Poelvoorde'un yönettiği İnsan Köpeği Isırır, seri katil olduğunu iddia eden ve çok vahşi bir adam olan Ben'in maceralarını anlatarak izleyicileri unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Aynı zamanda şair ve müzisyen olan Ben, bir yandan yetenekleriyle övünürken bir yandan da film ekibine, işlediği cinayetlerden paçayı sıyıran tam bir katil olduğunu muhteşem bir şekilde gösteriyor. Kaçınılmaz olarak, ekip nihilizm temelli yolculuğun derinliklerine iner ve dolaylı olarak sonuçlarına katlanır.
Poughkeepsie, New York. Kolluk kuvvetleri, küçük kasabadaki harap bir eve baskın düzenler ve burada Edward Carver adında bir seri katilin vahşi eylemlerini içeren 800'den fazla kaset bulurlar. Ama bunlar basit cinayetler değildir. Carver kurbanlarına akıl almaz işkenceler yapmak için elinden geleni yapar ve her zaman anonim kalır. Polis kasetleri incelemeye devam ettiğinde, katilin cesetlerin nerede olduğunu ortaya çıkarmış olabileceğini fark eder.
Marc Evans'ın 2002 tarihli korku-gerilim filmi Küçük Gözüm'de beş genç yetişkin bir reality şovun yarışmacılarına dönüşür. Hiçliğin ortasındaki bir evde altı ay geçirmeleri ve bu süre içinde kimsenin evden çıkmaması karşılığında kendilerine 1 milyon dolar nakit para verilecektir. Tabii ki kabul ederler ve izleyiciler, her an güvenlik kameraları tarafından çekildikleri için zihinlerinin bozulmasına tanık olurlar. Tuhaf olaylar meydana gelmeye başladığında, parayı kazanma şansları minimuma iner.
Kanadalı korku gerilim filmi Komplo, 2012'de görmediğiniz en ilginç film. Film, internette çok ilginç bir konu bulduklarında onun hakkında bir film yapmaya karar veren iki film yapımcısı Jim ve Aaron'un hikayesini anlatıyor. Terrance G. komplo teorilerine hayran olan paranoyak bir adamdır ve İlluminati'nin en iyi tarzıyla dünyaya hükmeden elit bir topluluk olan Tarsus Kulübü'nün varlığına dair kanıtlara sahiptir. Terrance ortadan kaybolur ve Aaron ile Jim, sonunda onlarla temasa geçen ve taleplerde bulunmaya başlayan gizemli bir örgütün tavşan deliğine düşerler.
One Cut of the Dead, Shin'ichirō Ueda'nın orijinal bir korku filmi yapma arayışı. Her şeye rağmen, filmler hakkında etkileyici ve çok ilginç bir film yapıyor. Filmde bir ekip terk edilmiş bir su tesisinde zombi çekimi yapmaktadır. Ancak film çekimi, prodüksiyona zarar veren gerçek zombilerin gelişiyle kesintiye uğrar. Sahne arkasındaki sürece geçilir. Ve sonra film içinde filmin arkasındaki gerçek dinamiklere geçiyoruz. Kafa karıştırıcı ama Ueda'nın yapmaya çalıştığı da tam olarak bu: Tutkunun her şey, işbirliğinin ise tek bileşen olduğu korku filmi yapım kurallarının içinde meta bir yolculuk.
Unfriended'da: Unfriended'ın beyazperde korku türündeki devam filmi Dark Web'de Matias bir kafede terk edilmiş bir dizüstü bilgisayarı alır. Bilgisayarı açtığında, iade etmesi yönünde talepler içeren mesajlar almaya başlar. Donanımın karanlık ağa bağlı olabileceğini fark eder. Birdenbire Matias ve arkadaşları, bu işin arkasında güçlü bir örgütün olabileceğini ortaya çıkaran her türlü hastalıklı oyuna maruz kaldıkları bir komplo oyununun parçası olurlar.
M. Night Shyamalan'ın Ziyaret filmi, annelerinin yeni erkek arkadaşıyla tatile çıkarken hafta sonunu büyükanne ve büyükbabalarıyla geçirme teklifini kabul eden iki kardeş Becca ve Tyler'ın hikâyesini anlatıyor. Becca ve Tyler oraya vardıklarında, ilk başta hepsinin ihtiyacı olan harika bir buluşma gibi görünür, ancak daha sonra yaşlı çiftin gerçek doğası ortaya çıkar: onlar tam olarak olmaları gereken sevgi dolu büyükanne ve büyükbabalar değildir ve Becca ve Tyler'ın bütünlüğü tehlikeye girer.
Beyazperde korku-gerilim filmi The Den, izleyicileri görünüşte korku hikayelerinin yaşanabileceği tek bir ortama götüren bilgisayar ekranı hileli formatına dayanan ilk filmlerden biriydi. Bu kez kurban, hemen herkesin davranışlarını incelediği The Den adlı bir sohbet sitesine sürekli giriş yapan bir sosyoloji öğrencisi olan Elizabeth Benton'dır. Bu şekilde nihayetinde bir suça tanık oluyor ve ne yazık ki izini kaybettirmiyor. Ekranının ve çeşitli görüntülerin kullanımıyla, snuff film meraklılarıyla karşılaşmasına tanık oluyoruz.
Stefan Avalos ve Lance Weiler'ın Son Yayın'ında, Gerçek ya da Kurgu cinayetlerinin soruşturulmasına tanık oluyoruz. Vahim bir gecede, bir adam kaybolur ve iki kişinin cesedi feci şekilde dövülmüş olarak bulunur. Bu kişiler kamu yayıncılığı programlarının bir bölümünü çeken bir belgesel ekibiydi ve Jersey Şeytanı hakkında canlı bir program yapmak için Pine Barrens'a girmişlerdi. O gece yaşananlar, daha sonra filmin anlatıcısı da olan belgesel yönetmeni tarafından bulunan film makaralarında belgelenmiştir.
Cellat çok basit bir film. Basitçe Hangman olarak bilinen bir adam tarafından takip edilen bir ailenin hikayesini anlatıyor. Tatile gittiklerinde, Hangman evlerine giriyor, bir sürü gizli kamera yerleştiriyor ve tavan arasında kendine bir oda yapıyor. Ama aynı zamanda pek de kurnaz değildir. Orada olduğunu bilmelerini ister. Bulmaları için her türlü ipucunu bırakır ve bu durum sıklaştıkça onların zihinleriyle oynar. Film, bunun onun ilk işi olmadığını ortaya koyan bir sahneyle açılır. Millerlar istila konusunda bir şey yapmazlarsa, aynı kaderi paylaşacaklardır ve bu fikir karşısında ürpereceğinizi söylediğimizde bize güvenin.
Mungo Gölü, boğulduktan sonra cesedi bir gölde bulunan genç Alice'in ani ölümüyle başa çıkmaya çalışan Palmer ailesinin yaşadığı kederli süreci anlatan bir mockumentary. Palmers ailesi Alice'in ölümünü kabullenemez, ancak araştırdıkça Alice'in erken ölüm fikrine aşina olabileceğini fark ederler. Aile garip olaylar yaşamaya başlar, ancak tüm bunların Alice'in kardeşi Mathew tarafından yapılan bir şaka olduğu ortaya çıkar. Ta ki şaka bitene ve Alice'in ölümüyle ilgili gerçek ortaya çıkana kadar.
Listemiz bu kadardı. Düşüncelerinizi yorumlarda belirtmekten çekinmeyin.👇
#6 çok sağlam filmdir biter bitmez benzerlerini aramıştım