İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Türkiye'nin her alanda olağanüstü saldırılarla karşı karşıya olduğunu belirterek, 'Her can kaybını bahane ederek meydanlara dökülenler, 7 ayda 1943 insanımız trafikte can verirken kılları bile kıpırdamıyor' dedi.
Kopuz, yaptığı yazılı açıklamasında, Türkiye'yi hedef tahtasına çeviren odakların facialardan dahi nemalanmaya çalıştığını vurgulayarak, 'Bu odaklar, facialardan bile nemalanmaya çalışıyor. Dün Soma faciası üzerinden Türkiye'yi zayıf düşürmeye çalışanlar, bugün asansör faciasını istismar ediyor. Her can kaybını bahane ederek meydanlara dökülenler, 7 ayda 1943 insanımız trafikte can verirken kılları bile kıpırdamıyor' dedi.
Bitmek tükenmek bilmeyen ve çoğu yurt dışında planlanan bu saldırıların, yurt içindeki taşeronlarca sahnelendiğini belirten Kopuz, son olarak bir inşaatta meydana gelen iş kazası sonrasında da benzer durumların yaşandığına işaret etti.
Bir anda ortaya çıkan bu taşeronların, organize bir şekilde, ayrı yerlerde aynı mesajı verdiğine dikkati çeken Kopuz, şunları kaydetti:
'Televizyon televizyon dolaşarak insanları galeyana getirmeye çalışıyorlar. Kaynağı meçhul araştırma ve istatistiklerle kafaları bulandırıyorlar. Acılı insanlar ve aileler üzerinden propaganda yaparak ortalığı karıştırdıktan sonra, aynı şekilde sessizce ortadan kayboluyorlar. Türkiye'de hangi sektör öne çıksa, o sektördeki bir olayın sistematik bir biçimde kullanılması artık normal hale geldi. Geçen mayıs ayında yaşanan ve Türkiye'yi mateme boğan Soma faciasında işi Türkiye'deki neredeyse bütün madenleri kapatmaya kadar götüren bu hainler, asansör faciasında da neredeyse inşaatları durdurmaya kalkıştı. Ama hatırlayalım; maden faciasının üzerinden bir ay geçince Soma'yı unutanlar, şimdi de asansör faciasında hayatını kaybedenlere sözde sahip çıkıyor. Birkaç gün daha konuşup görevleri bitince, yeni bir olaya kadar yine inlerine çekilecekler.'
Bu planlı saldırılar sonucunda kamuoyunu yatıştırmak adına yapılan kimi düzenlemelerin ekonomiye zarar verdiğine işaret eden Kopuz, hangi alanda olursa olsun yapılması gereken düzenlemelerin bütün taraflarıyla ve ülke gerçeklerine göre yapılması taraftarı olduğunu ifade etti.
Önce iş güvenliği, sonra ekonomi ve en sonunda da kar olması gerektiğini belirten Kopuz, bu düzenlemelerin facialardan sonra ve dayatmalarla değil, kendi kendine ve bilimsel olarak yapılması gerektiğini aktardı.
İnsan hayatı, insan onuru ve işçi hakları gibi bütün insanların hassas olduğu kavramları kullanan bu zihniyetin asıl hedefinin, sürekli olarak Türkiye'yi kötülemek, her şeyi olduğundan kötü göstererek kargaşa çıkartmak olduğunu kaydeden Kopuz, 'Emniyet Müdürlüğü'nün verilerine göre, 2014 yılının ilk 7 ayında 1943 insanımızı trafiğe kurban verdik, ama bu insan hakları savunucularından tık yok. Bunca insanın ölmesi sanki sıradan bir olay. Bu insan hakları savunucuları trafikte can veren insanlar için neden yollara dökülmüyorlar? Niye onlarla ilgilenmiyorlar? Bunların amacı insan haklarını savunmak değil mi? Millet olarak bu oyunlara dikkat etmeliyiz' değerlendirmesini yaptı.
haberler.com