Dört Gözle Beklediğimiz Koronavirüs Aşısı Bulunamazsa Ne Olacak?

Ülkeler koronavirüse yönelik tedbirlerini aşamalı olarak kaldırmaya hazırlanırken, hükümetler ekonomiye ağır hasar veren pandemiye karşı aşı geliştirilmesi umuduyla birçok yatırım yapıyor. Ancak, geliştirilmekte olan bazı aşıların dağıtım tarihleri için bazı kuruluşlar tarafından çeşitli açıklamalar yapılsa da bunların hiçbiri tahminden öteye gidemiyor.

Diğer taraftan, Covid-19'a karşı bir aşı geliştirilememe ihtimali de bulunuyor. AIDS ve SARS gibi ölümcül hastalıklara karşı günümüzde hala bir aşı yok. Peki Covid-19’un karşı aşı bulunamaması durumda salgınla nasıl başa çıkılabilir?

NTV'den Ayşegül Engür Dahi'nin haberine göre, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün son açıklamasına göre dünya genelinde Covid-19’a karşı 83 aşı geliştiriliyor. ABD, İngiltere, Çin ve Avrupa’da potansiyel 8 aşının insanlar üzerinde deneyleri başlarken, Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşının haziran ayında ilk sonuçlarının alınmasının ardından dağıtılabileceği duyuruldu.

Ancak, yeni tip koronavirüse ilişkin şu anda geliştirilmiş hiçbir aşı bulunmuyor ve maalesef geliştirilememe ihtimali de var.

AIDS, SARS, Lassa Humması ve MERS'in hala aşısı yok

Aşı çalışmaları hakkında dünya politikacılarının halka nadir açıkladığı durumlardan biri aşının olmayabileceği. Fakat bu olasılık birçok bilim insanı tarafından çok ciddiye alınıyor. Çünkü günümüzde hala AIDS, SARS, Lassa Humması ve MERS gibi birçok ölümcül hastalığın aşısı bulunmuyor.

Uzmanlara göre aşıya bel bağlamadan önce şehirlerin kademeli olarak açılması ve testlerin ve fiziksel takibin hayatın bir parçası haline gelmesi gerekiyor. Bu yüzden şehirler yavaş yavaş açılacak ama yeni bir salgın dalgasının ortaya çıkması halinde bir anda yeniden farklı ölçeklerde karantina tedbirlerinin devreye sokulması ihtimali hep olacak.

Aşı bulunamazsa salgın her yıl tekrarlanabilir

Covid-19'a karşı çeşitli  tedaviler geliştirilebilir, ancak hastalık her yıl tekrar ortaya çıkabilir. Tedbirler yeterince ciddiye alınmazsa ölüm grafiği her yıl yukarıya doğru yükselebilir.

"Aşının etkinlik ve güvenlik testlerini geçeceğine dair kesin bir varsayımda bulunamayız"

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) elçisi ve Londra’daki Imperial College’dan küresel sağlık uzmanı olan Profesör David Nabarro, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hala aşısını bulamadığımız virüsler var. Covid-19 için bir aşı olacağına veya bu aşının etkinlik ve güvenlik testlerini geçeceğine dair kesin bir varsayımda bulunamayız. Bütün toplumların, sabit bir tehdit olarak koronavirüsten  korunduğu ve toplumsal hayat ile ekonomik faaliyetlerin virüs içimizdeyken devam edebildiği bir pozisyon almaları hayati önemde”açıklamasını yaptı.

Nabarro, “Aşının geliştirilmemesi ihtimaline karşın Covid-19 ile birlikte yaşamaya çalışmamız kesinlikle hayati önem taşıyor” diyerek yeni ‘bir toplum sözleşmesi’ çağrısında bulundu.

"Daha önce 18 ayda hiçbir aşı geliştirilemedi"

Ancak bir aşı geliştirilse bile, bu zaman dilimlerinden herhangi birinde meyvesi  daha önce hiç elde edilmemiş bir başarı olacak.

ABD’deki Baylor Tıp Fakültesi Ulusal Tropikal Tıp Okulu Dekanı Dr. Peter Hotez, 'Şimdye değin 18 ay içinde hiçbir aşı geliştirilmedi. Bulunursa çok saşırırım. Bu imkansız olduğu anlamına gelmiyor, ama oldukça sıra dışı bir başarı olur. Bizim bu yüzden A planına ve B planına ihtiyacımız var” dedi.

Neredeyse 40 yıldır AIDS'ın aşısı bulunamadı

1984 yılında, ABD Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanı Margaret Heckler Washington’daki bir basın toplantısında, bilim insanlarının  daha sonra HIV olarak duyurulacak bir virüsü başarıyla tanımladıklarını açıklamış ve önleyici bir aşının test için hazır olduğunu söylemişti.

Yaklaşık kırk yıl ve 32 milyon ölümden sonra dünya hala bir AIDS aşısı bekliyor.

"Sürü bağışıklığı gerçekçi değil"

Rota virüsüne karşı aşıyı geliştirilenlerden biri olan Bulaşıcı Hastalıklar  Uzmanı Paul Offit, sürü bağışlıklığı tartışmaları hakkında bu tür bir bağışıklığın enfeksiyonun kendisiyle değil, aşıyla sağlanmasının önemine dikkat çekti. Toplumun büyük çoğunluğunun hastalanmadığı durumda bile Covid-19’un etkilerinin ağır olduğunu söyleyen Offit, “Kızamık mükemmel bir örnek. Aşılar yaygınlaşmadan önce, yılda 2 ile 3 milyon insan bu hastalığa yakalanıyordu. Covid-19’da da bu durum yaşanır” ifadelerini kullandı.

"Karantina uygulamaları ekonomik ve politik olarak sürdürülebilir değil"

DSÖ Elçisi Nabarro, 'Yüksek umutlarınız var ve umutlarınız kesik kesik,' diyerek, yavaş ve acı verici bir aşı geliştirme sürecini anlatıyor: 'Biyolojik sistemlerle uğraşıyoruz, mekanik sistemlerle uğraşmıyoruz. Bu gerçekten vücudun nasıl tepki verdiğine çok bağlı.”

Öte yandan, bir aşı üretilemezse, hayat şu an olduğu gibi kalmayacaktır. Çok çabuk normale dönülmeyebilir. Doktor Neal,  “Karantina uygulamaları ekonomik ve muhtemelen politik olarak sürdürülebilir değil. Yani virüsü  kontrol etmek için başka şeylere ihtiyacımız var” açıklamasını yaptı.

Popüler İçerikler

"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Demet Akalın 'Laiklik' Açıklamasıyla Gündem Olan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e Ateş Püskürdü!
Ayliz Duman Çok Sade Kaldı: Miss Universe 2024'te Gelmiş Geçmiş En Çarpıcı Ulusal Kostümler Giyildi!
YORUMLAR
04.05.2020

Beni zerre şaşırtmıyor ben kimyasal savaş bekliyordum biyolojik oldu fark etmez dünya nüfusunu 3,4 milyara düşürmezlerse zaten dünya yok olucak öyle çıktım gittim başka gezegene koloni kurdum geç o işleri çok zamana ihtiyaçımız var öyle işler için hala

04.05.2020

dünya bu üreme hızıyla kendini bitirecek zaten virüs değil başka birşey olacak ama ne 3.dünya savaşımı nükleer felaketmi dünya kaynaklarının tükenmesi mi uzaylı istilasımı meteor yağmurumu dünyada ki bütün ülkeler çocuk yapma sayısını 1 ile sınırlandırırlarsa (bunu asla yapamazlar kapital köpekler) o zaman dünya her anlamda çok rahatlayacaktır

04.05.2020

Ölecez

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ