Bu tartışmalar nereye varacak inanın biz de çok merak ediyoruz...
Bu tartışmalar nereye varacak inanın biz de çok merak ediyoruz...
3 Mayıs tarihinde ise Amerika Dışişleri Bakanı Pompeo, ABC News'e yaptığı açıklamada ellerinde güçlü bir kanıt olduğunu söyledi. Böylece bu her iki önemli figür de ellerinde virüsün Çin tarafından üretildiğine dair bir kanıt olduğunu ama henüz açıklayamayacaklarını duyurmuş oldular. Bu siyasi figürlerin yanı sıra sağ merkezli medya kuruluşları olan Fox News ve Washington Examiner da bu iddiaları destekledi. Fakat bilim insanları virüsün Wuhan'daki hayvan pazarlarında yer alan ürünlerden insanlara yayıldığını ve bu şekilde bir evrim geçirdiğini düşünüyorlar.
Çin Bilimler Akademisi tarafından işletilen laboratuvarın başkanı olan ünlü virolog ve halk arasında 'yarasa kadın' olarak da bilinen Shi Zhengli, Buzzfeed News ile yapmış olduğu röportajda 2002 yılında iki düzineden fazla ülkeye yayılarak 774 insanın hayatına mal olan SARS ve 2012 yılında 27 ülkeye yayılan MERS ile çalışmaya başladıklarını, sadece Çin değil birçok ülkede çalışmalar yürüttüklerini ve Kovid-19 gibi büyük çapta bir salgına neden olabilecek etkenleri araştırdıklarını belirtti. Ayrıca hem SARS hem de MERS'in hayvanlardan insanlara geçtiğini ekledi.
2013 yılında ise SARS virüsünün insanlara hayvanlardan geçtiğini ilk söyleyen ekiplerden biri oldu. Koronavirüsün genetik kodlarını inceleyen araştırma ekibi, virüsün akciğerlerde bu kadar iyi tutunabilmesinin nedeni olarak virüsün içerisinde bulunan 'spike protein' geni olduğunu iddia etti.
Yapılan bazı deneylerin bu kadar tartışmalı olmasının nedenlerinden biri ise North Caroline Üniversitesi’nde bir virolog olan Ralph Baric'in anlattıklarına göre Shi’nin ekibin 2015 yılında yarasalarda bulunan koronavirüsün zaten öncesinde de koronavirüs hastası olan farelerdeki virüs ile birleştirilmesi ve ortaya çıkan bu yeni mutasyonun da insan hücrelerine kolayca adapte olmasından kaynaklanıyor. Fakat bu yeni birleşim öncesinde fareler için üretilen aşılar ile tedavi edilememeye başladı.
Mart ayında Scripps Araştırma Enstitüsü'nde uluslararası viroloji uzmanları başkanı olan Kristian Andersen bu konu hakkında yapmış olduğu açıklamada Kovid-19'un bir laboratuvar virüsü olmadığını söyledi.
“SARS-CoV-2'nin sekanslarına bakarak şunu rahatça söyleyebilirim ki laboratuvarda sentezlenmediğinden eminim. Herhangi birinin bu özelliklere sahip bir virüsün nasıl oluşturulacağını anlaması neredeyse imkansız görünüyor.'
Bilim insanları ise şu anda yaşanan bu durumları da baz alarak H1N1 gribinin 1977 yeniden ortaya çıkmasının bir laboratuvar kazası sonucu olduğunu düşünüyorlar. 1928 yılından beri görülmeyen bu virüs 1977 yılında ilk olarak Çin ve Rusya'da görülmüştü ve bundan sonra da bütün dünyaya yayılmıştı.
'RaTG13', SARS-CoV-2'ye %96 oranında benzer bir genetik dizilime sahip. Wertheim'a göre, bu yakın bir eşleşme gibi görünse de, iki virüsün muhtemelen onlarca yıllık evrim ile ayrıldığı anlamına geliyor. Bazı mutasyonların, bir hayvanın bağışıklık sistemi ile etkileşime girmesinin bir sonucu olduğu anlaşılırken, ACE2 reseptörü yoluyla insan hücrelerine bağlanan 'spike protein' geninin bir kısmı, pangolinlerdeki koronavirüslerde bulunan dizilimlerle benzerlik gösteriyor.
Fakat diğer hastaların Wuhan Viroloji Enstitüsü ile bir bağlantıları bulunamadı.
Bu anlamda şimdiye kadar atılan adımlardan belki de en anlamlısı ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü'nden (NIAID)Peter Daszak'ın yarasalardan insanlara yayılan koronavirüslerin risklerini anlamak için yaptığı bağış oldu.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...
Lab'dan çıktımı bilinmez ancak Çin denen ülkeyle ilgili bildiğimiz şeyler var. 1-Kara veba orta çağda yine Çin ve yine Wuhan'dan çıktı. 2-SARS yine aynı yerden. 3-Korona yine aynı yerden. Valla artık diyecek bi şey bulamıyorum. Adamlar virüs makinesi gibi.
Sadece başlıgı okudum haberin içeriğini okumak istemedim çünkü ilk günden beri bunun gibi milyon tane makale okuduk. Hiç bir şey yoktan var olamaz eğer mutasyona ugradıysa bile bu kadar kısa zamanda bu denli güçlü bir hale gelemez. Bilim insanı degilim ama aptal da degilim. En tehlikeli hastalıklar çiçek veba aids vs. vs bunların bile kökeni biliniyor. Aids yüzyıllar önce bile maymunlarda vardı çiçek hastalıgı antik mısırda bile rapor edilmiş korananın her türü belgelenmiş raporlanmış ama bu son hali yani covid 19 bir anda uzaydan gelmişçesine var oluyor bu hiç mantıklı degil. Yıllar önce çiçek aşısının üretimi sonlandırıyorsun ama sonra bir bakıyorsun ki bir kaç yıl önce üretimine tekrar izin verilmiş ! Sonra bir bakıyorsun iki hastalıgın üzerinde çalışılan etken maddeler aynı aaa ne kadar büyük tesadüf ! Terbiyem müsade etse koca bi s*tir çekerim buna mutasyon diyenlere ama terbiyem müsade etmiyor :)
Bu iddia Trump puştunda simgeleşen yeni dönem lümpen kapitalist sistem yöneticilerinin pervasızlığına bir örnek olmaktan öteye bir anlam taşımamaktadır.