Fantastiği bol katılmış Tim Burton tadında görsellikle süslenmiş bir oyun oynamak isterseniz size Don’t Starve adında ufak çapta bir oyun önerebilirim. Sıra dışı bir hayatta kalma mücadelesi bizleri bekliyor. Genel olarak ‘’Ne kadar süre hayatta kalabilirsin?’’ sorusuna bir cevap niteliğinde.
Yağmur çamur demeden, kafayı tırlatmadan, geceleri canavarların saldırılarından kaçma ve ek olarak binlerce sıkıntı Don’t Starve’ın ana fikrini oluşturuyor. Her ne kadar bir oyun olsa da hayatta kalmak bu dünyada ciddi bir iş. Birkaç gün göçebe takılabilirsiniz ancak eninde sonunda bilimi kullanarak kendinize sığınak yapıp etleri çiğ yemek yerine pişirebilirsiniz.
Bu dünyada karşılaşacağınız çoğu yaratık sizi öldürmek isteyecek, masum görünenler de dahil… O yüzden temkinli ve silahlı bir şekilde keşif yapmanızı öneririm.
Önemli noktalardan biri de karakterinizin zihnen ve bedenen sağlıklı olması. Zihnen kısmı yaşama devam ettikçe karşınıza çıkan zorluklara dayanmaktan geçiyor. Geceleri ateşinizi söndürmemeye de dikkat etseniz iyi olur.
Her ne kadar kendinizi bir tutmaya çalışsanız bile bilim makinesi ile kendinize yeni eşyalar yapmanız mümkün. Tabii o noktaya kadar ya delirmişsinizdir ya da güçlenmişsinizdir. Ecelden kaçılmaz; eninde sonunda bir noktada ölüyorsunuz, bu olduğu zaman ne kadar uzun süre hayatta kaldıysanız oyun size belli bir EXP veriyor. Böylece kendine has özellikleri olan yeni karakterler açabiliyorsunuz.
Don’t Starve boyut olarak küçük olmasına rağmen oyun dünyası şaşırtıcı derecede büyük, sürekli yeni şeyler keşfetmek ve bunların kullanım alanları ile ilgili kafa yormak gerçekten zevkli.
Karşılaşabileceğiniz küçük ve eğlenceli nadir oyunlardan bir tanesidir Don’t Starve.