Domuz Bağı Cinayetler, İşkenceler, Mezar Evler... 90'lı Yılların Kâbusu Hizbullahçıların Tahliyeleri Gündemde

İşledikleri korkunç cinayetler ve toplu mezarlarla 90'lı yıllara damga vuran Hizbullah yöneticilerinin yeniden yargılama gerekçesiyle tahliye edilmeleri tartışılıyor. 

Gazeteci Gökçer Tahincioğlu, 2019 yılındaT24'te yayımladığı haberinde yüksek yargıdaki FETÖ varlığı ve mahkeme heyetinde askeri hâkimin bulunması gibi gerekçelerle 100'e yakın Hizbullah yöneticisinin serbest bırakıldığını kamuoyuna bu ifadelerle duyurmuştu:

'Yüzlerce insanı vahşice yöntemlerle öldüren Hizbullah’ın üst düzey yöneticisi 34 ismin 2011 yılında Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin büyük tepki çeken kararlarıyla tahliye edilmelerinden 8 yıl sonra, cezaevlerinden 100’e yakın Hizbullah yöneticisinin daha serbest bırakıldığı, cezaevinde ağır cezaya mahkûm Hizbullah hükümlüsü kalmadığı ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi’nin 2018’de “heyette askeri hâkim bulunması yeniden yargılama nedenidir” kararı vermesinden sonra Türkiye’nin dört bir yanındaki mahkemelerin ağır suçlardan hükümlü olan Hizbullahçılar için “tahliye” kararı verdiği anlaşıldı.'

2011'de serbest bırakılan 34 üst düzey Hizbullah yöneticisinin kısa sürede kayıplara karıştığını belirten Tahincioğlu, 2019'da tahliye edilen hükümlü sayısının net olarak bilinmemekle birlikte 100’e yakın olduğunu yazmıştı.

Tahincioğlu, 30 Nisan 2022'de kaleme aldığı yazıda ise 'Tahliyeler bu isimlerle sınırlı değil zira toplam tahliye edilmiş Hizbullahçı sayısının Türkiye genelinde 400'ü aştığı söyleniyor. Kesin rakamı ise bilen yok.' diye yazdı.

👇

👇

91 cinayetten hüküm giydi, şimdi serbest...

Sözcü gazetesinden Özgür Cebe, tahliye edilen bu isimlere ilişkin yakın zamanda üç haber yayımladı. 

Bu haberlere göre tahliye edilen Hizbullahçılar arasında 91 kişinin ölümünden sorumlu tutulan ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Mehmet Salih Kölge de bulunuyordu.

Gaffar Okkan'a suikast kararının alındığı şura toplantısında yer aldığı belirtilen Kölge'nin Gaziantep'teki bir gazinoda konsomatrislik yapan bir kadını eski bir Hizbullahçı ile evlendiği için sorgulayıp her ikisini de öldürüp evin bahçesine gömdüğü ve üzerini betonla kapattığı gibi detaylar Yargıtay kararında yer almıştı.

👇

91 Kişinin Ölüm Emrini Veren Hizbullah Yöneticisi Serbest Bırakılmış!

Başka kimler serbest kaldı?

Batman ve Adana'da 1993-2001 yılları arasında Hizbullah adına 32 kişinin öldürülmesi eylemine katılmaktan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan ve bu cezaları Yargıtay tarafından delillerle sabit olduğu gerekçesiyle onanan askeri kanat sorumlusu Mithat Soysal ile Mehmet Salih Şimşek de mahkeme tarafından tahliye edilmişti.

Savcı huzurunda tek tek anlatmışlardı

Kasım Azarkan işlediği cinayetleri savcıya anlatırken

90 yılların başında adı tek kurşunlu Hizbullah infazlarıyla sıkça duyulan Diyarbakır'ın Silvan İlçesinde 9 vatandaşın öldürülmesi, 3'ünün de yaralandığı suikastlarda tetikçilik yaptıkları gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan ve bu cezaları Yargıtay tarafından oy birliğiyle onanarak kesinleşen Abdulcabbar Kırtay, Kasım Azarkan ile Mizbah Sayan da serbest kalan isimlerden oldu.

Gazeteci Cebe bu isimlerin, yargılandıkları dönemde mahkemede askeri üye vardı diye 'AİHM içtihatları göz önünde tutularak' tahliye edildiklerini belirtti.

Seçimlerle tahliyelerin ne alakası var?

Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, 29 Nisan 2022'deki 'Siyasetin adaleti!' başlıklı yazısında iktidarın Hizbullahçıları seçim pazarlığı için serbest bıraktığını öne sürmüştü.

Yazısında örgütün karıştığı olaylara değindikten sonra 'Peki bu kadar somut kararlar ve hatta “hüküm” varken bu isimler nasıl tahliye edildi?' diye soran Zeyrek şunları yazmıştı:

'Muhalefetle ilgili birçok kararı görmezden gelinen, hatta reddedilen AİHM'in içtihatları gerekçe gösterildi. Sanıkların avukatlarından dilekçeler alındı ve yargılamaların yapıldığı dönemde Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nde askeri üye bulunduğu ve bunun adil yargılamanın ihlali olduğu savunuldu. Dilekçeler kabul edildi ve yeniden yargılama kararları çıkmaya başladı. Ortada Yargıtay hükmü olmasına karşın durumları “uzun tutukluluk” sayıldı ve cinayet hükümlüsü şahıslar teker teker tahliye edilmeye başlandı. Mahkemeler bir an önce yeni yargılamaya başlamak zorunda ama sürekli altı aylık erteleme kararları geliyor.

Bu kararların tamamının 31 Mart 2019 seçimleri öncesinde çıktığını anımsatmak isterim.

Peki yerel seçimlerle bu kararların ne alakası vardı?

Şöyle arz edeyim: İktidar o seçimlerde bölgede güç kazanan Hür Dava Partisi'yle (HÜDA PAR) iş birliği yapmak istiyordu ve görüşmelerde Hizbullah sanıklarının durumu pazarlık konusu olmuştu.

Anayasal düzeni silah yoluyla yıkmak için kurulan Hizbullah'ın ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü katilleri aramızda dolaşırken, yaşamları boyunca silahla alakaları olmamış Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater gibi isimler, AK Parti Milletvekili Adayı bir yargıcın tartışmalı kararıyla cezaevine konuldu.

Ülkemizde yargının siyasallaştığının “karşılaştırmalı özeti” budur!

İktidarı kaybetmekten başka derdi kalmayan siyasetin adaleti de ne yazık ki bu kadar oluyor!'

CHP'li vekil sordu: Yargılamalar ne oldu? Hizbullahçılar nerede?

Tahliye edilen Hizbullahçılar konusunu gündeme getiren bir başka isim ise CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan oldu. Bakan, “Yargılamalar ne oldu? Tahliye edilen Hizbullahçılar nerede?” diye sordu.

Anayasa Mahkemesi’nin 2018 yılında ‘heyette askeri hâkim bulunması yeniden yargılama nedenidir’ kararı verdiğini ve mahkemelerin ağır suç hükümlüsü Hizbullahçılar için ‘tahliye’ kararları vermeye başladığını ifade eden CHP’li Bakan, “Öyle ki Hizbullah dosyasını uzun süre kesin karara bağlamayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi bu tercihiyle, 2011’de, ‘uzun tutukluluk’ düzenlemesinin yürürlüğe girmesiyle, Hizbullahçıların özellikle hüküm giymiş üst düzey yöneticilerinin özgür kalmasına sebep olmuştu. Aradan geçen zamanda çok sular aktı, cezaevlerinde hükümlü Hizbullahçı kalmadı. Şimdi ise tahliye sırasının, hükümlü olan tetikçi Hizbullahçılara geldiği görülüyor. 2019’da onlarca Hizbullahçı serbest bırakıldığında dönemin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e sormuştuk. Gül, sorularımıza yanıt vermek yerine mevzuatı yazıp tüm yetki ve sorumluluğun yargı mercisine ait olduğunu ifade etmekle yetinmişti. Yüzlerce insanı vahşice katleden Hizbullah ile ilgili aldıkları bu tasarrufu da bu ‘cesur’ tavrı da anlamak mümkün değil” ifadelerine yer verdi.

"Tahliye edilen hükümlü sayısı kaç?"

CHP'li Bakan, açıklamasının devamında konuya ilişkin sorular ve cevapların tüm kamuoyunu ilgilendiğini belirterek şunları dile getirdi:

“Biz 2019’da dönemin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e sorular sorduk: ‘Cinayet, işkence, örgüt yöneticiliği gibi suçlardan mahkûm edilen ancak Anayasa Mahkemesi’nin 2018 yılında verdiği ‘heyette askeri hâkim bulunması yeniden yargılama nedenidir’ kararın ardından tahliye edilen Hizbullah hükümlülerinin sayısı kaçtır? Bütün örgüt suçları ile ilgili yargılamaları ve temyiz incelemesini yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi üyelerinin ihraç edilmesinin yeniden yargılama nedeni sayılması, bütün örgüt suçları açısından yeniden yargılama kapısının açılması anlamına mı gelmektedir? Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından askeri hâkimin bulunduğu mahkemelerde yargılanmış farklı örgütlerin mensupları olan kaç hükümlü yeniden yargılanma başvurusunda bulunmuştur? Başvuruların kaçı kabul edilmiş, kaçı reddedilmiş, kaçı hâlâ işlemdedir? Hizbullah hükümlüleri dışında aynı gerekçeyle tahliye edilen farklı örgütlere mensup hükümlü olmuş mudur? Olduysa sayısı kaçtır?'

"Bu soruların yanıtını istiyoruz"

Bakan, bu sorularına yanıt gelmediği gibi, CİMER başvurularında da Bilgi Edinme Hakkı Kanununun ‘Kurum içi düzenlemeler’ başlıklı 25’inci maddesi ile yanıt verildiğini kaydederek, “Madde, ‘Kurum ve kuruluşların, kamuoyunu ilgilendirmeyen ve sadece kendi personeli ile kurum içi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler hakkındaki bilgi ve belgeler, bilgi edinme hakkının kapsamı dışındadır. Ancak, söz konusu düzenlemeden etkilenen kurum çalışanlarının bilgi edinme hakları saklıdır’ diyor. Yani ya cinayet, işkence, örgüt yöneticiliği gibi suçlardan mahkûm edilen Hizbullahçıların kaçının serbest bırakıldığı ve akıbeti kamuoyunu ilgilendirmiyor? Ya da bu Hizbullahçıların serbest bırakılması ‘kurum içi düzenleme…’ Bunu da sorduk buna da yanıt alamadık. Kaç hükümlü Hizbullahçı tahliye edildi, serbest bırakılma tarihlerinden itibaren nerede ikamet ettiler, yurtiçindeler mi yoksa yurtdışına çıktılar mı? Söz konusu yeniden yargılamalar sonuçlandı mı? Bu soruların yanıtını istiyoruz. Ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından askeri hâkimin bulunduğu mahkemelerde yargılanmış farklı örgütlerin mensupları olan kaç hükümlünün yeniden yargılanma başvurusunda bulunduğu, başvuruların kaçının kabul edildiği, kaçının reddedildiği, Hizbullah hükümlüleri dışında aynı gerekçeyle tahliye edilen farklı örgütlere mensup hükümlülerin olup olmadığı soruları da cevaplanmak zorunda. Zira toplumun belleğine korkunç cinayetlerle kazınmış bu terör örgütüyle ilgili her detay, tüm bu sorular ve cevapları kamuoyunu ilgilendiriyor” dedi.

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
YORUMLAR
08.05.2022

Mücahitleri Suriyeden, Afganistandan getirdiler şimdide başlarına geçicek kişileri salıyolar. harbiden tehlikenin farkında mısınız?

08.05.2022

97 kişinin öldürülmesinden hüküm giymiş biri serbest bırakılmış. Yazıyla doksan bir. Silah taşımak gitgide şart olmaya başladı sağına baksan tecavüzcü soluna baksan onlarca kişiyi öldürmüş biri.

08.05.2022

Suleyman Soylu: yahu ne alakasi var.. Bu adamlar silah sikarken digerleri onlerine gecmis..

TÜM YORUMLARI OKU (18)