Dolar/TL'de Cepheyi Ruble mi Savunuyor? Merkez Bankası'nda Artan Rezervlerde Rusya'nın Etki Ne?

Geçen haftalarda Bloomberg'den ekranlara düşen bir haber ilgi çekti. Rusya, Türkiye'de inşa ettiği Akkuyu Nükleer Santrali üzerinden para girişi yapıyordu. Projenin finansmanı için olduğu söylenen girişin bir anlamda da Rusya'nın batı yaptırımlarını atlatması için de olduğu söyleniyor. Bu gelişmenin hemen akabinde Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de katıldığı bir yayında Merkez Bankası rezervlerinde artış görüleceğini söyledi. Uzmanlar rezervlere bakınca para girişini teyit ediyor. Peki bu para nereden geliyor? Neden geliyor?

Geçen hafta dolar/TL'de 18'den hızla gerilemenin görülmesine Akkuyu ile ilişkilendirilmişti. Detayları burada 👇

Dolar Nasıl Geriledi? 18 Sınırından Dönen Dolar/TL'de Rusya'nın Nükleer Desteği!

Madem önce dolar/TL dedik ona değinerek tüm detayları verelim 👇 Son 1 yıllık süreçte görülen dolar/TL grafiğinde yükseliş trendi müdahaleler haricinde bozulmuyor.

Bu müdahalelerden de en kritiği 20 Aralık 2021 KKM olarak görülürken, dalga boyu olarak da 2. si 24 Haziran 2022 BDDK TL kredi müdahalesi oluyor. Ancak 1 ay sonra 29 Temmuz'da 18 seviyesini unutmayan kur, o gün sert bir hareket ile gerilemişti. Bu hareket piyasalarda döviz girişi ile yapılan 'arka kapı' müdahalesine bağlanmıştı. Dolar kurunda en son bu şekilde bir yatay seyir 13,50'lerde ocak ayı başından Rusya-Ukrayna savaşı başlayana kadar görülmüş, sonrasında yükselişin kontrollü olduğu savunulmuştu.

Bütün bunlar üzerine önce Merkez Bankası rezervlerine bir bakalım👇

pbs.twimg.com

Gazeteci Ekonomist Uğur Gürses bu grafiği, 'Merkez Bankası'nın rezervleri Cuma günü bir 2.2 milyar dolar daha artarak 110.3 milyar dolara çıkmış' diyerek paylaştı.

Atilla Yeşilada'nın bu sorusuna da Gürses, "En az 7.5 milyar dolar görünüyor" cevabını verdi.

Peki neydi bu "Moskof" parasının detayları? Önce Uğur Gürses'in yazısındaki detaylara bakalım ardından da Ankara kulislerine dönelim.

Rus ruleti : Rusya'yı mı Türkiye'yi vurur?

Gürses, T24'te yazdığı 'Rus ruleti' başlıklı yazıda Türkiye'ye girişi yapıldığı bahsedilen bu paradan ve  aynı zamanda Rusya ile diğer sıcak gelişmelerden de bahsediyor.

Akkuyu'da gündem yoğun: İçtaş gitti, Rosatom hakim ve tek ortak!

Bu gelişmeler olurken bir yandan da Gürses, Middle East Eye haberine atıfla Rosatom'un Türkiye Hazine bonosu üzerindeki planlarından bahsediyor.

Yukarıda 110 milyar dolara çıktığından bahsettiği Rus parası için Gürses, yazıda Merkez Bankası’nın 26 Temmuz günü 98.9 milyar dolar olan döviz ve altın rezervlerinin 4 Ağustos gününde 108.1 milyar dolara çıktığını yazıyor ve Nebati'nin söylemine de değinerek şunları soruyor:

Yaptırım ve kısıtlamalar içindeki Rusya, kendi ekonomisine Türkiye üzerinden yeni bir soluk borusu açmaya mı çalışıyor? Uydurma bir ekonomi teorisi ile döviz rezervlerini tüketen, borç harçla rezerv gösteren, kurunu patlatıp enflasyonunu azdıran bir siyasi yönetime yaklaşan seçimlerde destek mi çıkmaya çalışıyor? Sadece nükleer santral sözleşmesinde inşaat sürecini hızlandıracak masum bir finansal transfer mi? Yoksa ikincil yaptırımları tetikleyerek Türkiye’yi kendisine yoldaş mı edinecek?

Geçmiş dönemde iki ülkenin kendi para birimleri üzerinden ticaret yapması ile Visa ve Mastercard sistemlerine alternatif olarak Rus turistlerin Türkiye'de MIR üzerinden harcama yapmaları hedeflenirken, bu gelişmelerin basit matematiği ise şu şekilde:

2022 Haziran itibarıyla 1 yılda Rusya'ya satılanlar 6 milyar, Rusya'dan alınanlar 44 milyar dolar ki burada doğal gaz fiyatlarındaki yükselişin payı büyük. Rusya'dan gelen turistlerin pandemi öncesine ulaşması halinde ortalama geliri 5 milyar dolar. Fark: 33 milyar dolar. Bunu da iki ülke, dolara ihtiyaç duymadan kendi arasında ödemenin peşinde gibi görünüyor. 

"Bu durumun TL'ye etkisi ne olur?" sorusunu ise Uğur Gürses, yaptırımları hatırlatarak nasıl cevaplıyor?

TL’nin değerine olumlu etki eder? Hayır. Ruslar TL ödemeyi kabul ediyor olsaydı Türkiye açısından önemli bir dönüm olurdu. Bunun olması için de enflasyonun düşük, paranızın istikrarlı olması gerekir.

Gazeteci Erdal Sağlam ise yaptırımların Türkiye üzerinden delinmesi durumunu yeni bir "cari açık" kapama ya da yeni Reza Zarrab vakası olarak açıklıyor.

Ülkedeki döviz arzındaki sıkıntının, rezervlerdeki azalmanın ve cari açık için doğan ihtiyacın, batının Rusya'ya uyguladığı yaptırımları Türkiye üzerinden atlatma senaryolarını, geçmiş dönemde İran yaptırımlarında Reza Zarrab ile yaşanan ve sonucunda Zarrab'ın 'cari açık kapatan işadamı'ndan, ABD'de halen süren Halkbank davasında 'itirafçı' olma sürecine gidişine benzetiyor.

Erdal Sağlam, ayrıca geçen hafta Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun işadamları ile yaşadığı polemiğin detaylarına da değiniyor.

İSO ve ardından TOBB'da işadamları ile görüşen Kavcıoğlu'nun iki görüşmedeki tavır farklılığına ise Beştepe'den müdahale gördüğünü belirtiyor. Bankalara yapılan baskıyı anlatırken, Sağlam, Kavcıoğlu için de fırça yediği kesin diyor.

Başımıza yeni işler açılabilir! & Kavcıoğlu'na fırça | Erdal Sağlam

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

Ünlü Spekülatör ZeroHedge TL'deki Değer Kaybına Çözüm Olarak Rezerv Altınların Londra'da Arttığını İddia Etti
Döviz Hesaplarında Liderler Dikkat Çekerken 'Stokçular' Nerede? KİT'lere Satışı Deutsche mi Durdurdu?
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati: Aralık Ayından İtibaren Enflasyonda Düşüş Trendine Gireceğiz

Popüler İçerikler

Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?