Son günlerde Türkiye’de sağlık çalışanlarına yapılan saldırılar iyice arttı. Son olarak Konya Şehir Hastanesi’ndeki olay, bardağı taşıran son damla oldu.
Sözcü’den Latif Sansür’ün haberine göre; Doktor E. Ş., Sağlık İl Müdürlüğü'ne dilekçe yazarak, görevde kullanmak üzere, kurşun geçirmez yelek ve miğfer, biber gazı, elektro şok cihazı ve saldırgana karşı nefsi müdafaa için silah istedi. E.Ş., dilekçesinde şunları söyledi: “Onkoloji, bilindiği üzere kanser hastalığı ile ilgilenen bir bilim dalıdır. Kanser tedavisi verdiğimiz hiçbir hastaya iyileşme garantisi verememekteyiz.
Çözümü basit doktorlara hemşirelere her kim saldırıyorsa ölümcül bir hastalığa dahi yakalansa hastaneye sağlık ocağı eczane gibi yerlere girmesi yasaklansın bu gibi kişileri dışarda tedavi etmek isteyen doktor meslekten atılsın
Doktorlara silah biber gazı ve şok cihazı kullanma yetkisi verilmeli. İsteyene çelik yelek dağıtılması. Sık olay yaşanan polikliniklerin kapısında silahlı polis beklemeli. Hastane girişlerindeki güvenlik önlemleri ve üst arama aynı havaalanlarındaki gibi olmalı. Hastaneler havaalanlarından daha önemsiz yerler değildir
Sadece doktorlara değil, her meslek gurubundan insana yapılan şiddete, mobinge bende karşıyım ama bazı doktorda hastalarıyla nasıl konuşması gerektiğini bilmiyorlar. Bir hastayı aşağılayarak ve hakaret ederek konuşmakta yanlıştır. Dolayısıyla hepimiz insan olduğumuz için bize hakaret eden birisine karşı tahrik olabiliriz. Bir insanın doktor olması her konuda haklı olduğu anlamına gelmez. İletişim konusunda zayıf olan doktorlara "hasta ile iletişim" dersleri verilmeli. Bunun dışında elbette hastalarda doktorlara karşı saygılı olmalı, anlayışla karşılamalı. Hergün onlarca insana bakıyorlar. Kutsal bir meslekleri var ve yorucu bir iş. Karşılıklı empati yapması gerekiyor insanların.