Doktorlar Obezitenin Beyin Kaynaklı Bir Rahatsızlık Olarak Sınıflandırılmasını Öneriyor!

Dünyada 650 milyondan fazla kişi obezite ile uğraşıyor. Günlük yaşamı ve sağlığı oldukça etkileyen bu rahatsızlık için farklı tedaviler uygulanmakta. Bugüne kadar davranış bozukluğundan kaynaklandığı düşünüldüğü için davranış değişikliği tedavisi gibi yöntemler kullanılıyordu. Ancak artık bu değişebilir!

Obezitenin ne olduğuyla başlayalım.

Günlük vücuda alınan kalorinin harcanan kaloriden fazla olması durumunda, harcanamayan kalori vücutta yağ olarak depolanır. Bu durumda vücutta vücudun sağlığını bozacak ölçüde aşırı ve anormal yağ birikmesi obezitenin habercisidir. Ve eğer bir yetişkinin vücut kitle indeksi 30 veya daha yüksekse, obezite aralığına girerler.

Şu an günümüzde ise obezite davranışsal bir problem olarak görülüp bu yönde tedavi ediliyordu.

Ancak yeni yürütülen bir araştırmaya göre esasında beynin gelişiminden kaynaklı olabilir! Gelin araştırmanın detaylarına bir bakalım.

Davranışsal bir rahatsızlık kabul edilen obezite artık farklı bir grupta sınıflandırılması söz konusu.

Şu anda, davranışsal bir hastalık olarak tedavi edilsede, doktorlar  obezitenin de Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB olarak da bilinir), otizm ve Asperger sendromu gibi bir bilişsel gelişim bozukluğu olarak kabul edilmesini öneriyor.

Science.org'da yayınlanan araştırma, Teksas'taki Baylor Tıp Fakültesi'nin doktorları tarafından yürütüldü.

Araştırmacılar, beyinde metabolizmayı kontrol edenler de dahil olmak üzere birkaç farklı nöron tipine sahip olan 'yaysı nukleus' adlı bölgesini detaylıca incelediler.

Bahsettiğimiz bu kısım erken çocukluk döneminde bazı değişikliklere uğrar.

Bu dönemde beyin kendini programlamaya özellikle duyarlıdır ve bu esnada yapılan programlama çocuğun ileriki yaşamında vücut ağırlığının nasıl düzenlenebileceğini etkiler.

Fareler üzerinde yapılan çalışmaya göre, bu değişiklikler kadınlarda erkeklere göre daha erken gerçekleşiyor...

Araştırmanın yazarlarından Dr. Harry MacKay, araştırma sonuçlarına bakılırsa, bireyin gelişimi esnasında maruz kaldığı etkenler, hem erken çevresel hem de genetik etkiler, muhtemelen ileride obeziteye sebep olabileceğini söylüyor.

Bu durumda, bu gelişimsel süreçte gerekli önlemleri almak, dünya çapındaki obezite salgınını durdurmakta başarılı olabilir.

Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi obeziteyi ilk olarak 1999'da ulusal bir salgın olarak kabul etti.

10 Amerikalı yetişkinden dördü obez ve obezite oranları ülke çapında artmaya devam ediyor.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Avrupa'da Birinci Sıradayız: Her 3 Yetişkinden 1'i Obez
Obezite Sonucu 500 Kiloya Ulaşan Marya'nın 90 Kiloya İnip Yeniden Hayata Tutunma Hikayesi
Obezite Dünyayı Tehdit Etmeye Devam Ediyor: 18 ile 25 Yaş Arası Gençlerin Yüzde 56'sı

Popüler İçerikler

TikTok’ta "Karagül" Adıyla Açtığı Yayınlarla İnfial Yaratan Kadının Çocuklarını Devlet Korumaya Aldı!
Dünyanın En Güzel 100 Kadını Listesine Türkiye'den 3 Ünlü Oyuncu da Girdi!
Bozdoğan Kemeri'ndeki Polis Barikatına Sosyal Medyadan Gelen İlk Tepkiler