SİVAS (AA) - HALİFE YALÇINKAYA - Yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) iki kez yenen Numune Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Doktor Bekir Kurt, hastalık sürecini ve yoğun bakımda yatan hastaların yaşadığı zorlukları anlattı.
Numune Hastanesi'nde Kovid-19 yoğun bakım servisinde görevli 39 yaşındaki Kurt, AA muhabirine, şiddetli öksürük, sırt, kas ve baş ağrısıyla başlayan belirtilerin ardından yaptırdığı testinin pozitif çıktığını söyledi.
Rahatsızlığı evindeki 10 günlük tedavinin ardından hafif atlattığını dile getiren Kurt, kasım ayında yeniden koronavirüse yakalandığını belirtti.
Kurt, hastalığının bu kez ağır seyrettiğini ve aynı hastanede görevli dahiliye uzmanı eşi Gülüzar Kutas Kurt'un da virüse yakalandığını ifade etti.
Akciğer tutulumu, hafif solunum yetmezliği sıkıntılarının olduğunu anlatan Kurt, eşi ve kendisinin pozitif olması nedeniyle üç kızından izole şekilde karantinaya girdiklerini aktardı.
Karantina döneminde çocuklarının özlemini çektiklerini belirten Kurt, 'Üç evladım var, üçü de burnumda tütüyordu bu süreçte. Aynı evin içindeydik ama odamızdan çıkış olmadı, kendimizi tek odaya kapattık.' dedi.
Kurt, bu süreçte en çok çocukları için endişe duyduklarını anlatarak, 'Sarılamamak, onlarla ilgilenememek bize çok zor geldi. Ortaokula giden kızımın dersleriyle ilgilenemedik, çocuklarımın ihtiyaçlarına karşılık veremedik. Zor bir süreç oldu, erken bittiği için de çok mutluyuz, çok şükür sağlığımıza kavuştuk.' diye konuştu.
Yoğun bakımda görev yapmasından dolayı hastaların en zor anlarına şahit olduğuna değinen Kurt, şunları kaydetti:
'Yoğun bakımda bilinci açık ama solunum yetmezliği olan hastalarımız var. Daha üst seviyede ise entübe olan hastalar var. Solunum yetmezliği çeken bilinci açık hastalar, ilk başta durumun farkında olmayarak 'beni niye buraya getirdiniz' gibi bir bakışla geliyorlar ama kısa sürede oksijen seviyeleri çok düşüyor. Hastalarda ilerleyen dönemlerde solunum yetmezliği artıyor ve hava açlığı yaşamaya başlıyorlar. Yalvarır gözlerle bakan hastalarımız çok oluyor. Onlara ek solunum cihazlarıyla yardımcı oluyoruz, uyanık haldeyken bu stresi kaldırmak kolay değil. Bazen sakinleştirici ilaçlar veriyoruz.'
Kurt, her yaş grubunda hastalarının olduğuna, gençlerden ve ek bir hastalığı olmayanlardan da kayıpların yaşandığına dikkati çekti.
- 'Bilgi verdiğimiz hastaların dudaklarından dualar dökülüyor'
Hastaların makineye bağlanacakları bilgisini duyunca çok büyük üzüntü yaşadıklarını ve mümkün olduğunca onlara moral vermeye çalıştıklarını dile getiren Kurt, 'Bu insanların çektiği sıkıntıları biz de derinden hissediyoruz. Bazı hastalara bu bilgiyi verdikten sonra dudaklarından dualar döküldüğüne şahit oluyoruz. Bu zor süreçler bizi derinden üzüyor.' ifadelerini kullandı.
Kurt, yoğun bakımda hastaların çektiği sıkıntılara birebir şahit olduklarını anlatarak, 'Sabır savaşı veriyorlar, bu hallere düşmelerine bir insanın sorumsuzluğu sebep oluyor. Yanındaki, çevresindeki, ailesindeki bir insanın tedbirsizliği bir başkasının hayatına mal olabiliyor.' dedi.