Doğu Akdeniz’deki enerji kaynakları arayışı nedeniyle Türkiye ve Yunanistan arasında bir süredir devam eden gerilim yeni bir boyut kazanabilir. Fransa Dışişleri Bakanı bu ay yapılacak Avrupa Konseyi toplantısında ana gündem maddesinin Türkiye’nin Yunanistan ve Güney Kıbrıs ile yaşadığı gerilim olacağını söyledi, Türkiye’ye yaptırım seçeneğinin masaya yatırılacağını aktardı.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, AB’nin diğer ülkelerindeki mevkidaşlarıyla ‘Türkiye’ye karşı gerçekleştirilebilecek missillemelerin’ halihazırda konuşulduğunu aktardı.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki amaçlarıyla ilgili olarak görüşmelere başlaması gerektiğini öne süren Le Drian, “Erdoğan elimizde birtakım seçenekler olduğunu biliyor” dedi.
Akdeniz'in doğusunda zengin doğal gaz yataklarının keşfedilmesinden bu yana, bölgedeki yetki alanları konusunda Türkiye ve Yunanistan arasında derin görüş ayrılıkları yaşanıyor.
AB dışişleri bakanları ağustos sonundaki toplantılarında Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki tansiyonu düşürmemesi halinde AB'nin yaptırımlarıyla karşı karşıya kalabileceği sinyalini vermişti.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell bu tedbirler kapsamında bireylere, varlıklara veya gemilere karşı yaptırım kararı alabileceklerini; AB'ye ait limanların, kapasitelerin, teknolojilerin ve tedariğin kullanımının yasaklanabileceğini söylemişti.
Yunanistan'ın Doğu Akdeniz gerilimi nedeniyle Türkiye sınırındaki birliklerini artırdığı belirtiliyor.Yunanistan’ın Göç Politikalarından Sorumlu Bakan Yardımcısı Yorgo Kumuçakos,bu hareketin gerekçesini şu sözlerle açıkladı:
'Türkiye, AB’nin yaptırım kararı almaması için önümüzdeki günlerde göçmenleri yeniden kullanabilir. Buna hazırlıklıyız, tıpkı mart ayındaki gibi yanıt vereceğiz.'
Öte yandan bugün akşam saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği bildirildi.
Görüşmeye ilişkin resmi Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:
Erdoğan görüşmede, Yunanistan'ın ve bazı AB üyesi ülkelerin Doğu Akdeniz ve Ege'de gerginliği tırmandıran adımlarının önlenmesi noktasında AB'nin üzerine düşen yükümlülüğü hakkaniyet çerçevesinde yerine getirmesi gerektiğini ifade etti.
Görüşmede, Avrupalı siyasetçilerin bölgesel meselelerde tahrik edici söz ve adımlarının çözüme hizmet etmeyeceğini vurgulayan Erdoğan, AB'nin Doğu Akdeniz'de sergileyeceği tutumun uluslararası hukuk ve bölgesel barış açısından bir samimiyet testi olacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB kurumlarını ve üye ülkeleri Doğu Akdeniz başta olmak üzere bütün bölgesel konularda adil, tarafsız ve objektif kalmaya ve sorumlu davranmaya davet etti.
BBC Türkçe, DW Türkçe ve AA
Malesef sıra bize geldi. Suriye savaşına çanak tutup, şam da namaz kılma hayalleri kuranlar, laftan anlamayanlar şimdi olanları da yunan-türk davası gibi yorumluyor. Avrupa ve abd krize girdi mi savaşla çıkıyor ve sırada ki bizleriz. Akp yani bop ortakları işlerini yapıyor, bizim halkımız ise olan biteni konuşmuyor bile. Gazeteler her gün Türkiye yunanları taciz ve tehdit ediyor diye alt yapı hazırlıyor, savaş gemileri, askerler, diş işlerinden tut cumhurbaşkanlarına kadar hakaretler yagdiriyorlar, ancak bizim milletin derdi "izmirden denize döktük"... o zaman şerefli askerlerimiz ve ordu kültürü sağlamdı, şimdi ise ne değerleri kalan bir halk, ne yönetici, ne güçlü veya güçlenebilecek olanaklara sahip komutanlarımız var. Umarım ve dilerim ki göründüğümüz kadar bitmemisizdir.
Çözülmesi gereken o kadar problem var. Bırak Doğu Akdeniz'i, kendi sınırlarımız içinde tarım yapamaz hale gelmişken sanki tek derdimiz doğalgazmış gibi bu konuyu kaşıyıp duruyorlar. Amaç tamamen oy kazanmak. Filistin/Kudüs kartı oynandı, çok işe yaramadığı görüldü. Suriye meselesi de çıkmaza girdi. PKK ve Irak sınırı zaten yıllardır var, oradan da birşey çıkmayacağını biliyorlar. Şimdi bir diğer sınır çatışması olan kıta sahanlığı konusunu dirilttiler. Bu da bizi açık açık AB ülkeleriyle krize sokacak. Suriye'yle nasıl olduysak şimdi Batı Akdeniz ülkeleriyle aynı şekilde olacağız. İktidar için yapılan bütün bu hamleler ülkeye ve vatandaşlara kalıcı zararlar veriyor. Onlar gitse bile bozulan bu ilişkileri düzeltmek yıllar sürecek.
Geçen sene PKKya karşı yapılan operasyonda da AB yaptırım uyguladı. Ondan önceki sene de. Kıbris barış harekatında da. Kendi sanayimizi kurunca da. Ne zaman bu ülkenin hakkı savunulsa AB düşmanlık yapıp çomak sokmaya hazır. Onların maşalığını yapacak, götü batıya dönük, çağdaş mı çağdaş, bilim felsefe ve insanlığın ortak değerlerini el üstünde tutan, kendı ülkesine düşman muhalefetimiz de var.