Doğruyu Söylediler Ama Kimse Dinlemedi! Sözlerine Kulak Verilse Tarihin Seyrini Değiştirebilecek Olan İnsanlar

Onlar yaşanacakları öngördü ancak kimse onlara kulak asmadı. Eğer yaptıkları uyarılar dinlenmiş olsaydı, tarihin akışı tamamen başka yönde ilerleyebilirdi. “Olması imkansız!” dedikleri için sözünü kimselere dinletemeyen ve doğru söyledikleri halde dokuz köyden kovulan isimlere hep birlikte göz atalım.

1. George Sieber:

Münih Polis Teşkilatı’nda psikolog olarak görev yapan George Sieber tarihe “Kara Eylül” olarak geçen 1972 Münih Olimpiyatları’na düzenlenen saldırıyı önceden tahmin etmişti. Olimpiyat organizatörleri tarafından ters gidebilecek olayları öngörmek üzere görev yapan Sieber, 26 farklı senaryo üretmişti.

Bu senaryolardan 21’ncisi gerçekleşti ve Filistinlilerden oluşan bir grup, İsrailli atletlerin ve antrenörlerin olduğu binaya girip oradakileri rehin aldılar.

Güvenlik önlemleri yeterli olmadığı için terörist grup elini kolunu sallayarak binaya girmeyi başardı, çünkü organizatörler Sieber’in uyarılarını dikkate almamıştı. Yetkililer rehineleri kurtarmaya çalıştılar ancak operasyon kanlı bitti. Eğer Sieber’in sözü dinlenseydi, güvenlik açığı yüzünden böyle bir olaya sebebiyet verilmeyecekti.

2. Roger Boisjoly:

Roger Boisjoly, Challenger uzay mekiğinin felakete yol açabileceğini öngörmüş ve yetkilileri uyarmaya çalışmıştı ancak NASA Boisjoly’nin itirazlarını ciddiye almadı. 28 Ocak 1986’da, mekiğin kalkışından yaklaşık 73 saniye sonra patlama gerçekleşti ve yedi astronot patlamada hayatını kaybetti.

3. Charles Colchester:

Abraham Lincoln’e hayatının tehlikede olduğunu söyleyen Charles Colchester da sözleri ciddiye alınmayanlardan biriydi. İngiliz bir müzisyen olan Colchester’ın gizemli bir adam olduğunu da belirtmeden geçmeyelim, zira kendisinin asıl amacını bilen yoktu.

Colchester'ın ruhsal yetenekleri olduğu ve geleceği önceden tahmin edebildiği söylentileri vardı ve suikasttan birkaç hafta önce Lincoln'ü öldürülebileceği konusunda uyarmıştı.

Kendisi aslında bilgi sızdırmak için aralarına girmeyi başarmış bir ajan mıydı yoksa gerçekten iyi niyetle Lincoln’ü kurtarmak isteyen sıradan bir insan mıydı bilemiyoruz ama her halükarda öngörüsü doğruydu. Tabii, uyarısı dikkate alınmadı ve yaşananların önüne geçme şansı kaybedildi.

4. Alexander Fleming:

Dünyadaki ilk antibiyotik olan penisilini keşfeden Alexander Fleming, bakterilerin de antibiyotiklere karşı bağışıklık kazanabileceğini öngörmüştü. Nobel Tıp Ödülü’nü aldıktan sonra Fleming, mikropların 'ilacın ölümcül olmayan miktarlarına' maruz kalmaları halinde antibiyotiklere karşı dirençli olabileceği konusunda uyarıda bulunduğu bir konferans verdi.

Fleming’in bu uyarısı üzerine meslektaşlarının bu konuya daha çok ağırlık vermesini bekliyorsunuz değil mi? Ne yazık ki öyle olmadı...

Kendisinin yaptığı bu uyarı bilim dünyasınca pek dikkate alınmadı. Gerçi Fleming de günümüzde neredeyse bütün antibiyotiklere direnç gösterecek süper böcek salgınlarını öngörmemişti, ancak bir dereceye kadar haklıydı. Fleming’in haklılığı konferanstan bir yıl sonra kanıtlandı ve penisiline dirençli ilk bakteri Londra’da ortaya çıktı.

5. Mesaba Mürettebatı:

Mesaba, Titanic gemisini bölgedeki buzdağları konusunda uyarmaya çalışan bir gemiydi. Titanic’in kaderini değiştiren buzdağının olduğu bölgeye yakın bir rotadan geçen gemi, yaşanabilecek felakete karşı önlem alınması için Titanic mürettebatını uyarmıştı. Ancak telsiz operatörü konunun kaptana iletilecek kadar önemli olmadığını düşünmüş ya da yazdığı not diğer kağıtların arasına karışmış olsa gerek… Sonucu biliyorsunuz, geminin buzdağına çarpıp batması sonucu 1513 kişi hayatını kaybetti.

6. William Coley:

İnsanın kendi bağışıklık sistemi ve savunma mekanizmalarını kullanarak kanserle mücadele etme yöntemi olan immünoterapinin kökeni 19. yüzyıla dayanıyor. İmmünoterapinin mucidi sayılan William Coley, insanların hastalıkla savaşabilmesi için bilinçli olarak enfekte edilmesi gerektiğini savunmuştu. O dönemlerde bilinen tek tedavi tümörleri cerrahi operasyonla çıkarmaktı. Coley’in görüşü tıp dünyasında kabul görmedi çünkü o zamanın şartlarıyla tezini ispatlayamıyordu. Coley’in haklılığı ancak ölümünden uzun yıllar sonra ortaya çıktı.

7. David Bernays ve Charles Sawyer:

1970 yılında Peru’nun Yungay şehrini tamamen tahrip eden ve 20 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan çığ felaketi gerçekleşmeden önce iki bilim adamı yetkilileri uyarmıştı. David Bernays ve Charles Sawyer, 1962’de bölgeyi keşfe çıktıklarında bir buzulun altında yeterince güçlü olmayan kayalık bir alan gördüler. Kasabadakileri olası bir depremde çığ düşeceğine dair uyarsalar da bu davranışları hoş karşılanmadı ve yalnızca insanları uyarmak isteyen ikili, az kalsın hapse atılıyordu. Olaydan 8 yıl sonra ise Bernays ve Sawyer’ın dediği gerçekleşti ve kasaba çığ altında kaldı.

8. Cofer Black:

11 Eylül saldırıları da öngörülen ama önlem alınmadığı için felaketle sonuçlanan olaylardan biriydi. 2001 yılında CIA’in terörle mücadele biriminin başında olan Cofer Black, 10 Temmuz’da Condoleezza Rice’ı önemli bir terörist saldırının gerçekleşeceğine dair uyarmıştı. Ancak bu uyarısı dikkate alınmadığı gibi saldırı sonrası hazırlanan rapordan da çıkarıldı. Sanki hiç var olmamış gibi…

9. Robert Heinlein:

Ünlü bilim kurgu yazarı Robert Heinlein, Soğuk Savaş başlamadan önce yaşananları öngörmüş ve bununla ilgili bir hikâye yazmıştı. Başkan Roosevelt’in nükleer silah üretilmesi için Manhattan Projesi’ne onay vermesinden iki yıl önce, ulusların silahlanma yarışına girip nükleer bir savaşın çıkacağını haber veren Heinlein’in haklılığı acı bir şekilde ortaya çıktı. Kendisi bu hikâyeyi yazarken amacı insanlığı çıkabilecek felakete karşı uyarmak mıydı bilinmez ama hikâyenin gerçeğe dönüştüğü ortada…

10. Joseph Lister:

Cerrahide antiseptik kullanımını başlatan Joseph Lister, o dönemlerde doktorlar arasında yaygın olan hastalardaki enfeksiyona havadaki kötü kokuların sebep olduğu görüşüne inanmıyordu. Enfeksiyonun önüne geçilmesi için ameliyat öncesi ellerin ve ameliyatta kullanılacak aletlerin dezenfekte edilmesi gerektiğini düşünen Lister, bu uygulama sayesinde ameliyat sonrası ölümleri büyük ölçüde azaltmıştı. Ancak herkes bu görüşü kolayca benimsemiş değildi ve doktorların antiseptik kullanımına ikna olması 20 yılı buldu.

Popüler İçerikler

Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
30.10.2018

Kadın, rüyasında ertesi gün yolcu olan oğlunun uçağının düştüğünü ve kimsenin kurtulmadığını görür. Endişelenir ve sabah oğlunu uyandırmaz. Oğlan uyuyakalır ve uçağı kaçırır. Bi süre sonra kadın haberlerde o uçağın tıpkı rüyasındaki gibi kalkıştan bikaç dakka sonra düştüğünü ve kimsenin kurtulamadığını öğrenir. Sevinçle oğlunu uyandırmaya ve olan biteni anlatmaya gider. Ancak oğlan uyanmaz. Çünkü uykusunda ölmüştür. Yani demem o ki alnına ne yazıldıysa o kardeş!

30.10.2018

Hiiiii

30.10.2018

Aklıma Tubitak geldi!

31.10.2018

Demek ki hangi çağda yaşarsak yaşayalım insanoğlu "default" olarak beyinsiz!

TÜM YORUMLARI OKU (17)