DİYARBAKIR (AA) - HASAN NAMLI - Diyarbakır'da hizmetleriyle gönüllerde taht kuran, 20 yıl önce uğradığı silahlı saldırı sonucu 5 mesai arkadaşı ile şehit edilen İl Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan unutulmuyor.
Sakarya'nın Hendek ilçesinde 1952'de dünyaya gelen, 30 Eylül 1970'te Polis Kolejinden, 29 Eylül 1973'te Polis Akademisinden mezun olup, İzmir Emniyet Müdürlüğüne komiser yardımcısı olarak atanan Ali Gaffar Okkan, çeşitli birimlerde görev yaptıktan sonra 1983 yılında Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğünde göreve başladı, 1985'te ise şube müdürlüğüne terfi etti.
1986 yılında Eskişehir Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görev alan Okkan, bu ilde 1992 yılında Emniyet Müdür Yardımcısı oldu. 6 Aralık 1993'te 1'inci Sınıf Emniyet Müdürlüğüne terfi edip, Kars Emniyet Müdürü olarak ataması yapılan Ali Gaffar Okkan, 18 Kasım 1997'de ise Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü görevine başladı. Bu arada Okkan, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünden de mezun oldu.
24 Ocak 2001 günü saat 17.40 sularında Valilik binasına doğru seyir halindeyken Şehitlik semti Sezai Karakoç Bulvarı'nda kurulan pusuda şehit olan Okkan, evli ve 2 çocuk babasıydı. Okkan ile polisler Mehmet Kamalı, Sabri Kün, Mehmet Sepetçi, Atilla Durmuş ve Selahattin Baysoy da hain saldırıda şehit düştü.
Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan, yaptığı çalışmalarla Diyarbakırlıların sevgi ve saygısını kazandı.
- İhtiyaç sahibi ailelere desteğini esirgemedi
Görev yaptığı süre boyunca birlik ve beraberliği pekiştiren, kentteki huzuru en üst seviyeye çıkaran Okkan, meslektaşları ve hayırseverlerden topladığı yardımlarla ihtiyaç sahibi ailelerin ve öğrencilerin yüzünü güldürdü. Okkan, yediden yetmişe her yaştan kişiyle kurduğu iyi ilişkilerle Diyarbakırlıların gönlünde taht kurdu.
- Yaşlıları makam aracıyla evlerine bıraktı
Geceleri tebdili kıyafetle sık sık esnafı ziyaret eden, sokakta karşılaştığı vatandaşlara cep telefonu numarasını veren şehit Okkan, zaman zaman makam aracıyla yolda gördüğü yaşlıları da evlerine bıraktı. Bu sayede talep ve sıkıntılarını iletme fırsatı bulan Diyarbakırlılar, sık sık emniyet müdürünü makamında ziyaret etti.
Kadın polisler, Diyarbakır'da ilk kez onun emriyle trafiği yönetti.
İki küçük otomobil alan Ali Gaffar Okkan, mavi beyaz renklere boyattığı otomobillerde 2'şer kadın polis görevlendirdi. Bir otomobil kayıp çocukları toplayıp ailelerine teslim etti, diğeri ise yürümekte zorlanan yaşlıları gidecekleri yerlere ulaştırdı.
- Çocukları eğitime kazandırdı, spora yönlendirdi
Sokakta çalıştırılan çocukların sorunlarıyla da yakından ilgilenen Okkan, ailelerine destek vererek onların eğitimlerini sürdürmesini sağladı.
Gençleri terör örgütlerinden ve uyuşturucu şebekelerinden uzak tutmak için spora yönlendiren Okkan, amatör spor kulüplerine de malzeme yardımı yaptı.
- Gol sevincine ortak oldu
Diyarbakırspor'un 1. Lig'e (Süper Lig) yükselmesi için uğraş veren Okkan, yoğun mesaisine rağmen adeta bir kulüp yöneticisi gibi çaba gösterdi.
Diyarbakırspor taraftarlarının, tribünlerden maç öncesinde büyük sevgi gösterisinde bulunduğu Okkan, Diyarbakır'a ve Diyarbakırspor'a karşı beslediği sevgiyi her platformda dile getirdi.
Okkan, Diyarbakırspor'a katkılarından dolayı dönemin yönetimi tarafından kulübün 'onursal başkanı' ilan edildi.
- 142 çocuk ismini taşıyor
Ali Gaffar ismi Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki polis meslek yüksekokulu, sokak, cadde ve salonlarda yaşatılırken Diyarbakırlılar da gönüllerinde iz bırakan, sevgiyle yad ettikleri şehidine duyduğu sevgi ile çocuklarına onun ismi verdi. Kentte 'Ali Gaffar' ismini taşıyan 142 çocuktan bazısı, Okkan'ı her yıl ölüm yıl dönümünde Sakarya'daki mezarı başında yad ediyor.
- 'Bu şehirde inanılmaz bir tarih yazdı'
Dönemin Diyarbakırspor Kulübü futbol takımı kaptanı Şenol Demir, AA muhabirine Okkan'ın, Diyarbakır ve Diyarbakırspor'un imajı ve başarısı için elinden geleni yaptığını söyledi. Okkan'ın Diyarbakır için önemini 'Bu şehirde inanılmaz bir tarih yazdı.' ifadesi ile anlatan Demir, 3 yıl kendisi ile çalışma şerefine nail olduklarını ve çok güzel günler geçirdiklerini belirtti.
Demir, Okkan'ın maçlardan önce futbolculara yaptığı motivasyon konuşmasının ardından müsabakayı kaybetme şanslarının olmadığını anlatarak 'Sahaya bir çıkışımız var. İnanılmaz bir motive, inanılmaz bir istek. Takımı süper lige çıkarmayı gerçekten çok isteyen bir insandı. Görmek ona nasip olmadı ama görevimizi layıkıyla yerine getirdik, kupayı mezarının başına götürdük.' dedi.
Okkan'ın Diyarbakırlılar için ne anlama geldiğini kentte düzenlenen cenaze töreninde herkesin gördüğünü aktaran Demir, 'Diyarbakır gibi bir yerde yüz binleri bir araya getirebilmek bir emniyet müdürü için kolay bir iş değil. Onu unutturmayacağız. İnşallah bir sonraki nesil de böyle bir değeri unutmaz.' diye konuştu.
- 'Karanlıkta yakılan bir umut ışığı gibi'
Gazeteci Saffet Azbay, o dönem spor muhabirliği yaptığını, bu nedenle Okkan ile yakın görüştüklerini anlatarak 'Şehit Okkan karanlıkta yakılan bir umut ışığı gibi. Çok büyük bir değişime imza attı. Halkın devlete olan güvenini arttırdı. Toplumun her kesimine kapısı daima açık oldu. İlişkilerini daima halkın yararı doğrultusunda kullandı.' dedi.
Okkan'ı bir emniyet müdüründen ziyade 'halk adamı' olarak gördüklerini dile getiren Azbay, 'Halk ile iyi temas kurarsanız, halka güven verirseniz bu halk sizi bağrına basıyor. Bizim için rahmetli Gaffar Okkan ölümsüz bir kahramandır. Yaşadığımız sürece de unutulmayacak.' şeklinde konuştu.
- 'Diyarbakır, Gaffar Okkan'ı hiç unutmadı'
Diyarbakır Kültür Turizm ve Musiki Derneği (DİKTUM-DER) Başkanı Kenan Aksu ise Gaffar Okkan'ın Diyarbakırlılar için çok şey ifade ettiğine dikkati çekti. Bir bürokratın halk ile bütünleşmesinin en iyi örneğinin 'Gaffar Okkan' olduğunu vurgulayan Aksu, bu nedenle kentte birçok kişinin çocuğuna Okkan'ın ismini verdiğini bildirdi.
Şehit edildiğinde yüz binlerce insanın onu omuzlarında taşıdığını hatırlatan Aksu, 'Diyarbakır, Gaffar Okkan'ı hiç unutmadı, unutmayacak. Önemli bir isimdi. Halk, vatandaşla bütünleşen, sorunlarını dinleyen, çözebilen bürokratlar ister ki Okkan bunun iyi bir örneği, göstergesiydi.' dedi.