Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Erbaş, özellikle imam hatip öğrencilerinde olmak üzere deizm ve ateizm oranlarının arttığına yönelik iddiaları kabul etmeyerek, kendi yaptıkları araştırmalarda deizm ve ateizmin oranlara bile girmediğini ifade etti.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Erbaş, özellikle imam hatip öğrencilerinde olmak üzere deizm ve ateizm oranlarının arttığına yönelik iddiaları kabul etmeyerek, kendi yaptıkları araştırmalarda deizm ve ateizmin oranlara bile girmediğini ifade etti.
Kendi yaptırdıkları araştırmalarda deizm ve ateizmin oranlara bile girmediğini söyleyen Erbaş, 'Ateizm konusu çok eskiden beri gündemde ve kendileri (Ateizm Derneği) kendi çaplarında propaganda yapan bir kurumdur. Ne kadar çocuğumuza ulaşabilirsek onları bu ateizmden uzak tutmuş oluruz. Netice itibarıyla insanların özgürlükleri vardır. Özgürlük alanlarına girmek mümkün değil. Biz vazifemizi yaparız gerisini Allah'a bırakırız. Verilen rakamlarının doğru olmadığını söylemek isterim.
Deizm konusu gündemimize getirildiğinde bir kanala çıkmıştım ve şöyle söylemiştim: Deizm konusu özellikle imam hatip okullarında arttı denmişti. Ben hiçbir imam hatip talebesinin hiçbir Müslüman'ın Peygamber'i inkar eden bir teoriye tenezzül edeceği kanaatinde değilim demiştim ve deizmi tarif etmiştim. Deizm peygamberi inkar etmez. onların ifadesine göre hiçbir şeye karışmayan bir Tanrı, hiçbir işe karışmayan bir Tanrı. Allah demek istemiyorum özellikle. Ve Peygamber'i devreden çıkaran bir anlayış. Bu tarifin ardından hangi Müslüman böyle bir anlayışa meyledebilir demiştim.
Hemen ondan sonra Diyanet olarak, hocalarımızla 3 günlük çalışma yaptık. Ateizm, deizm, ve agnostisizm konusunda. Bundan 6 ay kadar önce yaptırdığımız araştırmada deist misin sorusuna cevap, orana bile girmedi. Bu sizin verdiğiniz çalışmaları kimler yapıyor bilmiyorum. Sayıları artsın diye yapılan ankatler var, onlarla karıştırmamak lazım. Diyanet olarak yayınlarımızla çalışmalarımızla gayretlerimize devam ediyoruz.'
Erbaş şöyle devam etti:
'Kader boşluk kabul etmez diye bir söz var. Siz bir alanı boş bırakırsanız oraya birileri tabii ki birileri kendi anlayışlarıyla girmeye çalışırlar. Biz Diyanet olarak toplumumuzun hiçbir kesimini mağdur bırakmadan doğru dini bilgi ile aydınlanması için elimizden geleni ortaya koyuyoruz. Arzumuz ne FETÖ, ne PKK hiçbir zararlı grup etkili olmasın, bunların etkilerini kıralım. Bu işte en önemli kurum Diyanet İşleri Başkanlığı'dır. Her yerde devleti temsil eden önemli bir kurumuz.'
'LGBT konusu tabii ki bir Müslüman olarak kabul edilebilecek bir şey değil. Ama insanlar özgürdür. Biz de okuyanlarız, bizim amacımız doğruyu anlatmaktır. İnsanların bunu kabul edip etmemesi kendilerin kalmış bir şeydir.
Neyin doğru neyin yanlış olduğunu İslamiyet penceresinden anlatmak zorundayız. Nitekim 2020 yılı 24 Nisan'ınında Hacıbayram Veli Camii minberinden okuduğum hutbemde amacım, bu işi insanları bazı haramlar konusunda uyarmak idi ve bu uyarılarımıza devam edeceğiz.'
Erbaş, Diyanet'e güvenin üst düzey olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:
'Anket konusunda gelince bizim de yaptırdığımız anketler var. Dini hayat araştırması başlığı altında yaptırdığımız her ankette sonuçlar yüksek çıkıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'na güven son derece iyi durumdadır. Bu rakamların çok üzerindedir.'
Ekşi Sözlük'te öne çıkan yorumlar
Tüm dünyada şu an istikrarlı şekilde yükselen tek bir inanç var, o da inançsızlık. İskandinavya gibi yerlerde inançsız sayısı %50leri geçmiş durumda. Bu da şaşırtıcı değil, iyi eğitimli ve ortalama zekaya sahip bir insan üzerine 2 saat kafa yorsa tüm dinlerin insan yapımı olduğunu kolaylıkla görür. İstediğiniz kadar uğraşın, bu gidişata engel olamayacaksınız ve tüm emekleriniz çöpe gidecek, insanlığın geleceğinde dinlerin yeri yok.
Biz toplumumuzda inanç özgürlüğü denen kavram sadece lafta kaldığı için. Ben ateistim diye deizm diyebilenlerin sayısı zaten. Ailesine söylese aile ret eder. Toplumda duyulsa dışlanır. Ama şöyle bir şey var Dinde zorlama yoktur ama tabi Müslümansan başka dinine inanıyor veya hiç bir inancın yoksa yandın. Ha bu arada Diyanet işleri başkanı her seferinde yalan söyleyerek günaha giriyor.
Tek sorum şu; İslama göre cariyelik ve cariye ile nikahsız cinsel ilişki serbest midir? eğer serbest ise diğer sorum tüm kadınlara gelsin. 21. Yüz yıl ahlakı ile bakılırsa cariyelik ahlaki midir? Cariyenin tanımı ise şudur arkadaşlar ele geçirilen düşman topraklardaki olgunluk çağına erişmiş kadınlar (olgunluktan kasıt adet görmek ki 9 yaş bile bu durumda serbest olabilir neyse...) alınır ve hiçbir hakkı olmadan işçi ve seks aracı olarak kullanılabilir. Cariye ile işiniz bittiğinde ise satabilirsiniz veya öylece bırakabilirsiniz. Böyle bir dini hangi argümanla savunacaksınız? Peygamber karnına taş bağlardı diyerek mi? Bu arada taş bağlamazdı ele geçen ganimetlerin 5/1 i "peygamber"indi. Söylediklerim yalansa alta yorum olarak yalan deyin bende yalan olmadığını size inandığınız kitaptan göstereyim.