'Filmi izlemeye başlamadan önce “Keşke Atatürk rolünü Jude Law’a oynatsalarmış” düşüncemden utanmamı sağlayan bir performans sergiliyor Aras Bulut İyinemli. İlk sahnelerde garipsediğim performansı giderek yükseliyor ve birdenbire genç Mustafa Kemal ile özdeşleşiyor. Öyle ki, bir noktadan sonra Helen Mirren nasıl Kraliçe Elizabeth’ten daha Kraliçe Elizabeth oldu ise, Aras Bulut da bir o kadar genç Mustafa Kemal oluyor.
Filmi izledikten sonra İyinemli ile konuşurken, Atatürk’ü canlandırmak için nasıl bir süreçten geçtiğini ve korkup korkmadığını soruyorum. Başta çok korktuğunu itiraf ediyor. Ama çok çalıştığını, çok kitap okuduğunu ve karakteri çözümlemeye çalıştığını her okuduğunda farklı bir Atatürk görmeye başladığını ama bir yerden sonra kafasının karıştığını ve bunun için içlerinden birini seçip, onu canlandırdığını anlatıyor.
Filmde en dikkatimi çeken şey ise kostümlerin başarısı. Bunu da yönetmen M. Ada Öztekin’e soruyorum.
Köstüm ekibi uzun bir çalışma yapmış. Mevcut kumaşlar filmde istenilen etkiyi vermediği ve sırıttığı için Avustralya’dan alınan yünler, dönemin kumaşlarına ve tekniğine uygun olacak biçimde Türkiye’de İç Anadolu’da dokutulmuş ve dönemin kıyafetlerine uygun bir biçimde dikilmiş. Gerçekten muhteşem olmuşlar. 1000 asker şapkası özel olarak imal edilmiş, Anzak şapkaları Yeni Zelanda’da yaptırılıp getirilmiş. 1000 adet ateş edebilen tüfek imal edilmiş.
Filmle ilgili fazla “spoiler” vermek istemiyorum. Atatürk’ün hayatı ile ilgili hiç bilmediğim birkaç şey öğrendiğimi, filmin Atatürk’ün çocukluğu ile başlayıp Osmanlı’nın Birinci Dünya Savaşı’na girişi ile son bulduğunu yazayım sadece.
3 Kasım’da sinemalarda izleyici ile buluşacak bu filmden sonra, yılbaşının hemen ertesinde Çanakkale Savaşı ile başlayıp 19 Mayıs’ta sona erecek ikinci film gösterime girecek.
Gerçekten çok iyi film olmuş.
Şimdi size yazarken bile gözyaşlarımı tutamıyorum.
Özellikle “Atatürk’ü sevmiyorum” diyen bazı cahil gençlerin bu filmi izlemesini çok istiyorum.
Bu filmde göreceğiniz adamı sevmiyorsanız.
Gerçekten insan değilsiniz demektir.'
Netflix ve Amazon Prime'ın yayınlayacak olması güzel olmuş ama hiç duyurusunu reklamını yapmamları da enteresan.
“Bu filmde göreceğiniz adamı sevmiyorsanız, gerçekten insan değilsiniz demektir.” Biz onların insan olmadığını, nankör, saygısız, anlayışsız, yüzsüz varlıklar olduğunu biliyoruz. Türk olup Atatürk ü sevmeyen saymayanın bu ülkede rahatça yayılmaya hakkı yoktur.
Ulan Atatürkçü kesilenlerin hiç birisi şu filmin yayından kaldırılmasına tepki göstermedi ya, asrın fıkralarından birisi de budur. Filmin kaldırılmasını eleştiren AKP'liler gördüm. Atatürkü ölümüne savundular. Atatürkü savunmak da AKP'lilere düştü ya, aslın utancı da budur. Teşekkürler solcu Kemalist sikik muhalif tayfa.