Discord Türkiye Hakkında Korkunç İddialar: Ses Kayıtları ve Kullanıcı Bilgileri Devlete Satılıyor!

Dünyaca ünlü topluluk kurma ve anlık iletişim platformu Discord hakkında kan donduran bir iddia daha ortaya atıldı. Bir Reddit kullanıcısı, uzun bir süredir siber suçlar ile arasına mesafe koyamayan şirketin Türkiye için ayrı bir ofis açtığını, ancak bu ofiste doğru çalışmak dışında her illegal eylemin yapıldığını söyledi. Bugün, sizler için bu oldukça popüler, ancak bir o kadar da gizemli olan platform hakkında ortaya atılan iddiaları ve Reddit içinde dolaşan sahte şirket söylemini mercek altına alacağız.

Kuruluş yılı olan 2015 yılından bu yana bir oyun sunucu platformundan çıkıp dünyaca ünlü bir iletişim ağına dönüşen Discord, son birkaç senedir korkunç siber suç ve komplo teorileri ile anılıyor.

Öyle ki, ilk bakışta oldukça samimi ve kullanımı kolay sunucu toplulukları ile karşılaştığınız Discord'da, bir Minecraft sunucusu üzerinden Pentagon'a ait savaş planları paylaşıldı.

ABD Savaş Planları Sızdırıldı: Pentagon Stratejilerinin Bir Discord Sunucusunda Ortaya Çıktığı İddia Edildi

Discord'un ülkemizdeki illegal kullanımları da göz ardı edilemez derecede. Çoğu sunucuda uzun bir süredir kredi kartı hırsızlığı ve kişisel veri paylaşımı gibi eylemleri platform üzerinden kolaylıkla yürütülüyor.

Şirket ise bu tehlikeli kullanıcılara sadece hesap kapatma cezası vererek adeta illegal eylemlere göz yumuyor.

İşte bu noktada küçük tatlı logosu ile ilk etapta samimi görülen Discord'du da sorgulamaya başlıyoruz. Sahiden, piyasa değeri 7 milyar dolara ulaşan bu platform kullanması ücretsiz ve reklamsız olmasına rağmen nasıl para kazanıyordu?

Bu soruyu ilk soran kişilerden biri olan ünlü Youtuber Moon, "Dünyanın En Kötü Şirketi" olarak tanımladığı Discord'u devlet istihbaratları ile veri hırsızlığı yaptığını iddia etti.

www.youtube.com

Ünlü Youtuber, 15 Mayıs 2022 tarihli videosunda Discord'un nasıl bu kadar hızlı büyüdüğünü ve normal kullanımdan herhangi bir ücret almadan, reklam vermeden, sadece kağıt üstünde abonelik sisteminden gelir eden Discord'dun 7 milyar dolarlık bir değere ulaştığını mercek altına alıyor. Moon'a göre bu durumun en büyük sebebi Dsicord'un her zaman arkasında duran Çin hükümetinin en büyük bilişim şirketi Tencent gibi büyük yatırımcılar. Soru ise şu, çoğu zaman ülke hükümetleri ile beraber çalışan bu şirketler, neden Discord'un arkasında?

Discord hakkına atılan bu kan donduran iddiaları destekleyen son söylenti ise, bizi oldukça yakından ilgilendiriyor. Reddit'in ünlü kullanıcısı "naivelayou" Discord'un Türkiye'de oldukça kötü işlere bulaştığını öne sürüyor.

Az sonra okuyacağınız tüm paylaşımlar, bahsi geçen Reddit kullanıcısının iddialarıdır. Mevcut söylemler henüz hiç kimse tarafından teyit edilmemiştir.

Reddit kullanıcısı dev sızıntı iddiası ile alakalı olarak, Türkiye'deki bir veri analistinin yeni ofisinde ilginç giriş detaylarından ve her defasında Discord ile bir bağlantı kurduğu işinden bahsediyor.

“Bir dönem mecburen içlerinde bulunduğum, işe başladıktan aylar sonra sahiplerinin Kafkas kökenli olduğunu öğrendiğim Levent'te bir plazada bulunan bir şirkette veri analisti olarak işe girdim. Bu işi bana, kendisini riske atmak istemediğim için ismini veremeyeceğim, Ankara'da Kale isimli bir istihbarat binasında çalışan bir yakınım bulmuştu. Tabii henüz binada işe başlayan herkesin birilerinin yakını veya akrabası olduğundan, hatta şirketin hiçbir yerde en ufak bir iş ilanı bile vermediğinden habersizdim. Henüz mülakat aşamasındayken anlamsız bir şekilde gizlilik hususunda fazla abartılı bir tavır takınmaları, tonla veri güvenliği ve gizlilik hakkında evrak imzalamak zorunda kalmış olmam beni başta biraz korkutmuş olsa da uzun süredir iş aradığım ve paraya ihtiyacım olduğu için bu detayları göz ardı etmeme sebep oldu.

İşe kabulümün akabinde hepsi benimle aşağı yukarı aynı dönemde iş başı yaptırılan mesai arkadaşlarımla tanışma fırsatı buldum. ilk dikkatimi çeken, ben dahil içeride çalışan, hiçbir arkadaşım o güne kadar Discord kullanmamış insanlardık. Daha da enteresan olan noktası ise, işe giriş sırasında, sosyal medya uygulamalarını kullanım eğilimleriniz gibi bir başlık altında Discord kullanıp kullanmıyor olduğumuzun iş mülakatına giren her personel adayına açıkça sorulmuş olmasıydı.

Bu olanların arkasında kim ya da kimler varsa, yaptığımız işe olan şahsi alakamızın en minimum düzeyde olmasını istedikleri aşikardı. Ailemiz dahil kimseye, çalıştığımız sektörün bilişim olduğunu bile söylemememizi tembihliyorlardı.

Yetkililerimiz, işin gizliliği üzerine önceleri sadece üstü örtülü uyarılar yaparken, zaman ilerleyip biz daha çok soru sormaya başlayınca üstü kapalı verilen o gözdağları yerini doğrudan tehditlere bıraktı. En büyük kozları ise Discord’un Türkiye ofisinin yakında tüm dünyada aynı anda duyurulacağı, bunu da büyük bir reklam kampanyasının stratejisi gereği şimdilik gizlememiz gerektiği şayet bu konuda birimiz bile ağzından bir şey kaçırırsa tüm reklam zararlarının bizlerden tazminat yolu ile talep edilebileceğini söyleyerek gözümüzü korkutmalarıydı. Bu şekilde aylarca devam ettik...

Garipsediğimiz pek çok durumu yönetim bize bir şekilde açıklıyor ve ikna ediyordu. Fakat asla net olarak anlayamadığımız şey ise, bir şekilde her nedense asıl ilgi alanımızın illegal yollara sapmış Discord kullanıcılarına yönelik olmasıydı. Ben de bu kadar fazla uğraşılmasını garipsiyor olsam da topluluğu iyileştirme kaygısına veriyor, genelde sadece işime bakıyor çok ilgilenmiyordum.”

Aktarılanlara göre, veri analistimiz ofiste olduğu bir gün, artık Discord sunucularındaki tüm kullanıcıların her türlü özel bilgisine ulaşabildiğini farkediyor.

“Fakat daha sonra bir gün, Discord Netherlands Bv. tarafından bizlere gönderilen Gizlilik & Güvenlik güncellemeleri bize asıl yolumuzu göstermiş oldu.

İlk olarak ve sırasıyla kullanıcıların direkt mesaj kutularına, arkadaş listelerine girip veri paketlerinin kayıtlarına ulaşabiliyorken, sonrasında tüm kullanıcıların doğrudan ses kayıtlarına hatta ekran görüntülerine bile erişebilir olmuştum.

İşimin bu yeni koşullarına adapte olmaya çalışırken, yetmezmiş gibi işyeri binamızda zamanla kimlikleri gizlenmiş bazı görevliler de peydah olmaya başladı. Bu görevliler, her hafta dosya dosya Discord üzerinde illegal etkinliklerinden şüphelendikleri kişilerin real ID numaralarını getiriyor ve gerçek kimliklerini öğrendikleri bu şahıslara ait verileri bizlerden teslim alıp dosyalıyorlardı. Genel profilde çok konuşmayan, soğuk ve ciddi olmalarının yanı sıra iyi eğitim almış oldukları açıkça belli olan kişilerdi.

Bu gizemli adamlar, işlerini belli ID numaralarını resmi tutanak süsü vererek yapmaktaydılar. Getirdiği evraklar, işleyişte doğrudan bilgi işlem kısmına gittiği için nasıl bir formda hazırladıklarını bilmiyorum fakat savcılık tutanağı görüntüsünde hazırladıklarını duymuştum.”

Hikaye sahibi, olayların devamında aslında şirketin istihbarat için çalıştığını, hatta Türkiye'nin Discord'u tehdit etmesi üzerine platformun çalıştığı firma üzerinden devlete veri paylaştığını söylüyor.

“Zaman içerisinde topladığımız kayıtlardan öğrendiklerimiz karşısında kanımız donarken güven kazandıkça bize anlatılan “Reklam” palavrasının da iç yüzünü hep birlikte öğrendik.

Gerçek şu ki Türkiye, zamanında Git-Hub platformunu yasaklayacağını ilan ettiğinden çok daha sert bir tavırla Discord'u da hedef almış hatta şirket yetkilileriyle iletişime geçerek bu uygulamayı 'ByLock' tarzı bir terör iletişim aracı olarak mimlemek suretiyle Türkiye’de yasaklamakla tehdit etmişlerdi.

Discord ise üç buçuk milyon abonesini gözden çıkaramayarak Türkiye ile anlaşma masasına oturmuş ve ülkemizde yasaklanmama karşılığında Türkçe konuşulan her hesabın verilerini Türkiye'ye vermeye razı olmuştu.”

“Ancak Discord topluluk sözleşmesi yaptığı kullanıcılarına, belki imaj kaygısıyla belki de oluşması muhtemel yasal sorumluluklara bir sığınak bulabilmek için bu anlaşmayı saklamak istemiş ve ilk elden yasal muhatap olmamak için bu verileri doğrudan yasama ve yargı organları olan, yasal kolluk kuvvetlerine sahip özgürlükler ve insan hakları noktasında konumu tartışılan bir ülkeye değil de Türkiye’nin kontrolünde bir paravan şirkete devredebileceği ön şartını koşmuştu.”

Verilerin sunulmasıyla şüphelenilen kişilerin kimliği tespit ediliyor, tutuklanıyor. Sonrasında bu kişiler muhbir olarak sanal alemde dolaşmaya devam ediyor:

“Peki madem elimizde kimlik bilgileri vardı neden polis veya bu insanlar duruyorlardı ve sadece veri depoluyorlardı? Biz devlete çalıştığımızdan emin olma noktasına gelmiş olmamıza rağmen dışarıdan bakıldığında neden resmi görüntüden tamamen uzaktık? Bizler de bu soruları kendimize sürekli soruyor, görevlilerin ne yapacağını anlamıyor ve huzursuz bir biçimde yalnızca bekliyorduk.

Arada sırada bazı kişilerin tutuklandığını duyuyorduk ancak onların da kısa müddet içinde salıverilmesi insanlarda umutsuzluk yaratıyor, bizler ise veri paketlerini okuduğumuz o salıverilen insanların gerçekte sanal camia'da nasıl muhbirlik yaptıklarına şahit oluyorduk.

Olayın devamında ise Discord üzerinden verileri alınan kullanıcılar, anlaşmalar arkasındaki kirli siyaset ve en önemlisi şirket içerisinde olduğu iddia edilen bir suç çetesi gün yüzüne çıkıyor.

“Bizden resmi tutanak şeklinde istenilen real ID numaraları ve kullanıcı isimlerine ait bu veri paketleri ağzına kadar; kredi kartı dolandırıcıları, çocuk istismarı yapan veya yapılmasına alet olanlar, mernis verileri ile elde ettikleri kimlik verilerini kullanarak kurbanların çıplak fotoğrafları veya konuşmalarını ailelerine söylemekle tehdit eden şantajlar ile doluydu. İşte binadaki bu devlet görevlileri söz konusu bu verileri doküman edilecek Real ID ve Kullanıcı isimlerini bizlere getiren devletin saha personelleriydi.'

Birazdan aşağıda okuyacağınız bilgilerin bazı kısımlarını eksik ifşa etmemin iki amacı var. Öncelikle devletin bu verileri alır almaz müdahale etmeyişinin arkasındaki kirli siyasetin nedenini öğrenmiş olmam, sonrasında ise bu operasyonu koltuklarında oturarak planlayan siyasilerin aksine içeride görevli olan başta 23 olmak üzere emek veren duyarlı ve sorumlu davranan diğer devlet görevlilerinin hayatlarını tehlikeye düşürmekten duyduğum endişemdir.

Bu “kirli” siyasete gelince konu sayın Devlet Başkanımızın yerine göz diken, çokça tanınan büyük bir siyasi devlet büyüğümüzün, bu yapılması ivedi operasyonları ve gözaltıları, devlet başkanımızın sağlık durumuna ve siyasi gidişatına göre halkın takdirini kazanarak kendi lehine kullanabilmek amacıyla bilerek geciktirdiği, hatta kasten isteyerek bu cürümleri işleyen çocukları ve gençleri suç işleyip kurtulabileceklerine inandırarak kamuoyunda tepki yaratan daha büyük olaylara karışmalarını sağlamak ve nihayetinde bu büyük kanunsuzluğa bir hamlede son vererek amaçladığı koltuğa oturmak olduğunu söyleyerek özetleyebilirim…

Bu oyunu çok sonradan öğrendiğim kaynak ise ne binada bulunan devlet görevlileri ne de veri paketleri değildi... Doğrudan bana işe girmemde yardımcı olan “KALE” de görevli yakınımın ta kendisiydi.”

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!
YORUMLAR
16.06.2023

aynen kanka şurdan bana bi touch blue kap gel

Pasif Kullanıcı
17.06.2023

Ses kaydım yok hiç kullanmadım, kullanıcı bilgilerim sahte 😁 Ama kredi kartı bilgilerim var 🥸😓

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ