Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi (TEAM) “Dindar Seçmen Araştırması”nın sonucunu kamuoyuyla paylaştı.
Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi (TEAM) “Dindar Seçmen Araştırması”nın sonucunu kamuoyuyla paylaştı.
Fotoğraf: Osman Orsal / Reuters
1-15 Kasım tarihlerinde yapılan araştırmada 1995 genel seçimlerinde Refah Partisi'nin aldığı oylar ile 2002 seçimlerinde AKP'nin aldığı oyların dağılımları gözetilerek dindar seçmenin en yoğun yaşadığı bölgeler tespit edildi.
Bu dağılıma göre; Konya, Kayseri, Yozgat, Sivas, Malatya, Elâzığ, Bingöl, Erzurum, Antep ve Kocaeli ve İstanbul’da dindar seçmenin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde 2 bin 424 kişiyle 8 başlıkta yüz yüze görüşme yapıldı.
Binaet'in aktardığına göre araştırma, Sünni Türk dindarların, dindarlık düzeyi, seçmenlerin kendilerini ne kadar dindar olarak gördükleri, gündelik hayatlarını ne kadar dini gerekliliklere göre düzenledikleri ve ne sıklıkta namaz kıldıklarına göre kategorileştirildi.
Araştırmaya göre; dindar seçmenler, genellikle sadece dindar değiller; aynı zamanda milliyetçiler, ataerkiller, kendine özgürlükçüler, pragmatist, ensar olmak istemiyorlar, kayırmacılıktan ve israftan şikayetçiler, CHP başta olmak üzere muhalefete uzak hissediyorlar.
Araştırma sonuçları dindar bölgelerde Cumhur İttifakı kayıplar yaşasa da önemli oranlarda desteğini koruduğunu gösteriyor:
Cumhur İttifakı bu bölgelerde yüzde 68.1’den 9,6 puanlık bir düşüşle yüzde 58.5’a gerilemiş görünüyor. (yüzde 14 kayıp).
Dindarlık yükseldikçe Cumhur İttifakı’na destek belirgin bir şekilde yükseliyor; kendisini 'koyu dindar' olarak yüksek tanımlayan kesim arasında destek yüzde 78’i buluyor. Cumhur İttifakı, dindar bölgelerde yaşayan dindar olmayan seçmenlerde ise yüzde 37.4 seviyesinde görülüyor.
Araştırmaya katılanlara “ Cumhurbaşkanı Erdoğan görevini nasıl yapıyor?” diye soruldu.
Dindar seçmenlerin yüzde 46’aı Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı görevini iyi yaptığını düşünürken, neredeyse üçte ikisi (yüzde 64) “Erdoğan giderse kötü olur” dedi.
Araştırmaya göre; Erdoğan’a karşı eleştirel olanların da önemli bir kısmı Erdoğan’ın gitmesini istemiyor.
Dindar kesim Erdoğan'a desteklerini üst seviyede sürdürüyor olsa da Erdoğan'dan uzaklaşmaya da başlıyorlar. 2018'de Erdoğan'a verilen destek 74.4 olurken Erdoğan'ın bugün dindar kesimden alacağı oy yüzde 62.2 oldu.
Erdoğan'a destek dindar Türkler arasında yüzde 62.2'yi bulurken, dindar Kürtlerin Erdoğan'a desteği yüzde 46'da kalıyor.
Erdoğan'dan kopuş da dindarlık düzeyi düştükçe artıyor.
Araştırma, dindar seçmenlerde iktidara yönelik eleştirel tutumun yaygınlaştığını gösteriyor.
Ekonomik sorunlar ve adaletsizlik en belirgin şikâyet konuları arasında yer alıyor.
Görüşmecilerin yüzde 44'i 'AKP'nin son döneminde yolsuzluk arttığını' düşünüyor.
Dindar seçmenin yüzde 50'den fazlası ise; 'hak etmediği oranda yüksek maaşlar alındığını' belirtiyor.
AKP’nin Türkiye’yi yönettiği dönemde “ülkeyi geliştirdiği”, “özgürleştirdiği”, “terörle mücadele, savunma sanayi ve dış politikada güçlendirdiği” düşünülse de son dönemde “AK Partinin yozlaştığı”, “kadroların gönülden değil çıkar uğruna partide yer aldığı”, “yolsuzluk ve israfın arttığı” ifade ediliyor.
Dindar seçmenlerin önemli bir kısmı AKP ile kurulan gönül bağının yerini 'seçeneksizliğe' bıraktığını belirtiyor. Rahatsızlıklara rağmen AKP'ye desteğin devam etmesinin bir diğer nedeni de muhalefetin yönetim kapasitesine güvensizlik olduğu ifade ediliyor.
Muhalefetin hizmet ve büyüme anlayışından uzaklaşacağı ve zaten kötü durumda olan başlıkları daha da geriye götüreceği düşünülüyor. Ayrıca dindar kesimde, muhalefetin dini özgürlükler, sosyal politikalar ve yönetim kapasitesi konusunda iktidardan daha kötü olacağına dair kaygılar var.
TEAM Araştırma:Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi (TEAM) 2009 yılından bu yana, tüketici ve seçmen profili araştırmaları alanında çalışmalar yürütüyor.
Araştırma şirketinin Direktörlüğünü Dr. Ulaş Tol yapıyor.
Dr. Tol, sivil toplum, etnik kimlik, gençlik, yeni muhafazakârlık gibi araştırma projelerinde ve projelere ait yayınların yazarları arasında yer alıyor.
akp seçmeni akpden memnun değil. zaten böyle bir ekonomiden kim memnun olabilir. ama onların derdi din. başkası gelirse din elden gidecek sanıyolar. oysaki asıl dinsiz olan akp. bunu kabul etmiyolar. buradan problemin asıl kaynağının chp politikası olduğunu görüyoruz. zamanında devlete ünilere vs türbanlı almadılar. açıkcası o fikri ben de desteklemiştim ama yanlış bir düşünceymiş. bunu şimdi chp de farketti fakat olan oldu bi kere. bu yüzden dindarlar akp dışında kimseyi istemiyo. çünkü biliyolar ki yaşamları kısıtlanacak, toplumdan dışlanacaklar. korkuları bu. chp bunun olmayacağı güvencesini hissettirebilirse bu tablo çok net değişir. diğer sıkıntı da hdp ortaklığı. burada da anlamadıkları hdpyi güle oynaya meclise sokan akpnin olduğudur. hdp yi mhp gibi kukla yapamayınca ortaklık bozuldu.
Çok enteresan istatistikler dindar çoğunluk israfın arttığını görse bile umutsuzluktan yine de aynı tarafı tercih etmek zorunda kalıyor. Ki bu dindar bir insan için günaha girmek oluyor kafam karıştı. O halde dindar dediğimiz insanlar aslında dindar olduğunu düşünen insanlar mı demek oluyor?
işte dindarlığın ne kadar beyinsiz insanlara has bir durum olduğunu bu tablodan anlayabilir ve dinden soğuyabilirsiniz