Dilovası Zehir Soluyor: 'Kanserden Ölüm Oranı Yüzde 33'

Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Sait Ağdacı, Kocaelini'nin Dilovası ilçesinde ağır metallerin kansere yol açtığına dikkat çekti. Ağdacı'nın aktardığı veriler çarpıcı. Ağdacı, Türkiye'de kanserden ölüm oranının yüzde 12,9, Kocaeli'nde yüzde 18,6, Dilovası'nda ise yüzde 33,7 olduğunu söyledi. 

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ağdacı, Uluslararası Çevresel Performans Endeksi'ne göre, Türkiye'nin, 132 ülke arasında 109'uncu sırada olmasıyla çevreye verilen önemin ortaya konulduğunu dile getirdi. Ağdacı, oda olarak Kocaeli'nin hava kalitesini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ülke genelinde bulunan 199 hava izleme istasyonundan, Kocaeli'deki 12 hava izleme istasyonunun yıllık verilerinden ve İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü verilerinden faydalanarak öğrendiklerini belirtip, kirleticileri baz aldıklarını söyledi.

"Türkiye hava kirliliğine bağlı ölümlerde ilk 20 ülke arasında 15. sırada"

Türkiye'de her geçen gün hava kalitesinin düştüğünü savunan Ağdacı, 'Hava kirliliği sorunu konusunda tespit noktasında önemli çalışmalar yapılmasına karşın çözüm noktasında yeterince çabanın gerek yerel yönetimler ve gerekse de mülki idare tarafından gösterilmediği artan kirlilikten de anlaşılmaktadır. Ülkemizde her geçen gün hava kalitesi giderek düşmektedir. Yani havamız her geçen gün daha da kirlenmektedir. Türkiye hava kirliliğine bağlı ölümlerde ilk 20 ülke arasında 15'inci sıradadır' diye konuştu.

"Ağır metaller kansere yol açıyor"

Dilovası bölgesinde, ağır metallerin kansere neden olduğunu belirten Ağdacı, 2017 yılına ilişkin kanserden ölümlerin oranlarını da paylaşarak, şunları söyledi:

'Kocaeli genelinde ve her ilçede partikül madde 10 kirleteninin yoğun olduğunu tespit ettik. Partikül madde 10 açısından İzmit merkezin hava kalitesinin Dilovası'ndan daha kötü olduğunu gördük. Partikül madde 10 ana kaynağı ise fabrikalar, enerji ve yakma tesisleri, inşaat, rüzgar etkisi, taş ocakları ve fosil yakıt tüketiminden kaynaklı. Dilovası bölgesinde ise maalesef ağır metaller yoğunluktadır. Bu da bu bölgede kanserden ölüm vakalarının fazlalığını açıklamaktadır. Bu bölgede 10 yıldan fazla yaşayan insanların kanserden, özellikle akciğer kanseri ve lösemi ölüm oranı, 10 yıldan daha az yaşayanlara oranla daha fazladır. Dünyada kanserden ölümlerin tüm ölümlere oranı yüzde 12,5, Türkiye'de yüzde 12,9, Kocaeli'de yüzde 18,9, Dilovası'da ise yüzde 33,7'dir.'

"Kirliliği kaynağında yok edecek teknolojiler kullanılmalı"

Hava kirliliğinin alınacak önlemlerle önlenebileceğini vurgulayan Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ağdacı, 'Hava kalitemizi yükseltmek mümkün mü? Elbette mümkün. Şöyle ki. Asıl amaç, kirliliği kaynağında yok etmek olmalıdır. Öncelikle kirliliği kaynağında yok edecek teknolojiler kullanılmalıdır' dedi.

"Otomotiv sanayinin yüzde 40.7'si, kimya sanayinin yüzde 29'u bu kentte"

Dilovası'nda rant ve rüşvet nedeniyle kentte sanayi kuruluşlarının yoğunlaştığını savunan Ağdacı, 'Kocaeli, 1960'lardan itibaren maalesef çarpık sanayileşme, çarpık kentleşmenin pençesine düşmüş ve özellikle Dilovası bölgesi 1987- 2000 yıllara arasında tamamen rantın ve rüşvetin alabildiğince konuşulduğu, döndüğü ve bu sayede sanayi kuruluşları yapılmış olduğu bir kent haline dönüşmüş. Ülkemizin otomotiv sanayinin yüzde 40.7'si bu kentte, kimya sanayinin yüzde 29'u bu kentte. Yani Kocaeli, aslında ağır sanayi kenti ve dolayısıyla sanayi içinde olması, böyle bir nüfusun olması, ısınmadan kaynaklanan kötü yakıt kullanılması artı' diye konuştu.

Ayrıca bakınız 👇

Zehir Soluyoruz! Sadece 6 Şehrin Havası Temiz...

Popüler İçerikler

Otoyol ve Köprü Geçiş Ücretlerine Zam!
Harçlığını Çıkarmak İçin Kuryelik Yaparken Bıçaklanarak Öldürülmüştü! Olay Anı Güvenlik Kamerasına Yansıdı
A Milli Kadın Voleybol Takımımız Milletler Ligi'nde Hollanda'yı Mağlup Etmeyi Başardı!
YORUMLAR
24.03.2018

Daha fazla imkana sahip olacağız, daha fazla ekonomimiz yükselecek, refah seviyemiz artacak, sanayileşmemiz lazım diye diye zehir solumaktan öte gidemedik. İstanbul’da yaşıyorum ve hayalim İstanbul’dan taşınıp kırsal bir yere yerleşmek. Bizi bu hale getirdiniz her yer bina, gökdelen, site ... Tek tük ağaç var. Ağaçlarımızı kesiyorlar ve yerine bina dikiyorlar. Ağaçlar bize oksijen sağlıyor, ciğerlerimizi yerlerinden söküyorlar farkında mı değiller bilerek mi yapıyorlar anlam veremiyorum. Farkında olmamaları ahmaklıktan başka bir şey değil. Azra Kohen’in bir sözü var “Beynini,mideni sadece doğayla doldur, doğanın bilgisiyle beslen.”

Aynı duyarlılığı Hatay/Payas için de bekliyoruz hadi bakalım.

24.03.2018

İstanbul'a giderken camı kapatmak zorunda kalıyoruz

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ