Bölüm seçimleri yaparken dil okumaya karar vermek yürek ister. Yaşıtlarınız, aileniz, öğretmenleriniz sizi geleneksel yollara itelemeye çalışırken siz ideallerinizin peşinde koşma aşkıyla yanıp tutuşursunuz.
Dilcilerin farkı her yerde kendini gösterir. Nüfusa oranları çok düşüktür ve hepsi kalifiye insanlardır. Dilci olmak lisede tercih edilen bir bölümden çok daha fazlasıdır, bir yaşam tarzıdır.
İşte dilci olmanın sayısalcı veya sözelci olmaktan çok daha havalı olduğunun 15 kanıtı.
Başka bir kültürün bilgisiyle yetişirler. Bu yüzden dünyaya kolay ayak uydururlar. Kısa süre içinde herkesle kaynaşıp, dans pistinin tozunu attıran ve bundan çok keyif alan birinin dilci olma ihtimali çok yüksektir.
Farklarını küçük yaşta ortaya koyarlar.
Çok okudukları, çok insanla etkileşime girdikleri için yaptıkları gözlemler ve çıkarımlar da paha biçilemezdir.
Dilciler, matematik başarısı anlamında, okullarının medar-ı iftiharı olabilirler. Bunun bir sonucu olarak, analitik zekaları da son derece gelişmiştir.
Doğal olarak her şeyi öyle kolay kolay beğenmezler. Hmm, nasıl denir, 'it's a matter of taste.'
Kültür ve sanata ayılıp bayılırlar. Ne kadar çok kültürü ve o kültüre ait ne kadar çok sanat eserini tanırlarsa o kadar tamamlanmış hissederler. Floransa'nın sokaklarında salına salına gezmek gibi hayalleri vardır.
Çünkü her şey bir yana insanı en temelden etkileyen bir şeyle uğraşırlar: Dil. Derdinizi anlatırken kullandığınız kelimeleri onlardan iyi çözümleyecek insan bulamazsınız.
Bu da başka kültürlerin bilgisine sahip olmakla ilgilidir. Başka kültürlerin espri anlayışlarına da hakimdirler, haliyle geniş bir espri yelpazesinin bir parçasıdırlar.
Daha evrensel bir bakış açısına sahiptirler. Dünyada olup bitenlerden hemen haberdar olurlar. Üyesi oldukları toplumun sorunlarını evrensel düzeyde gözlemleyip haksızlıklara karşı gelmeyi çok iyi bilirler. Farklılıkları kabullenmeleri daha kolaydır.
Siz daha ne olduğunu anlamadan rahat koltuğunuzdan kalkıp sinemanın yolunu tutmuşsunuzdur mesela. Bir dilci çok doğal bir şekilde, neredeyse hiç çaba sarf etmeden başkalarını ikna edebilir.
İletişimin ana damarı dildir ve birden çok dil bilmek kendini daha iyi ifade etmenin başka bir yoludur.
Farklı insanlar, farklı şehirler, farklı sokaklar keşfetmek onlar için bir tutkudur.
Rengarenk saçları, farklı giyim tarzı, kendinden emin, cin gibi bakışları ve her zaman gülen yüzüyle balo salonuna girdiğinde tüm kafaları kendine çevirten o kız kesin bir dilcidir.
Arkadaş ortamında şebeklik yapmaktan çekinmezler. Rezil olma korkuları yoktur. Kendilerini oldukları gibi kabul ederler.
'Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi,' dedirtecek çözümler üretirler. Yaratıcılık hayatlarının her alanına sirayet etmiştir. Akıl küpü gibidirler, maşallah, tü tü tü.
Dilci oldukları için onları küçümseyip üzülmelerini, beter olmalarını isteyenlere cevapları çok açıktır: İnş cnm yha.
kendilerini yeterli, yetkin hissetmeyen insanlar mensubu olduklari grubu, irki, meslek alanini yucelterek kendilerini tamamlama gayretine girer.
Atanamadi
Boş vakitlerinde mal mal cafe lerde takılır demiyorsunda