Unutmayalım, dijital yasakların geleceği, ülkelerin iç ve dış politika dinamiklerine, teknoloji gelişmelerine ve uluslararası ilişkilere bağlı olarak şekilleniyor. Özellikle büyük teknoloji şirketlerinin güçlerinin sınırlanması ve veri güvenliğine yönelik artan endişeler, dijital yasakların daha da yaygınlaşmasına neden olabilir.
Bazı hükümetler ve güvenlik uzmanları, yabancı uygulamaların ve platformların ulusal güvenliğe tehdit oluşturabileceğini savunuyor. Örneğin, eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, 'Yabancı teknoloji şirketlerinin kontrolsüz faaliyetleri, ülkemizin kritik altyapısını ve vatandaşlarımızın kişisel verilerini risk altına sokuyor' şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Bazı ebeveyn grupları ve çocuk hakları savunucuları, sosyal medya platformlarının çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini gerekçe göstererek kısıtlamaları destekliyor. Meselâ, Amerikan Pediatri Akademisi Başkanı Dr. Emily Oster, 'Kontrolsüz sosyal medya kullanımı, çocukların zihinsel sağlığını ve gelişimini tehdit ediyor” diyerek çocuklarımızı korumak için bazı kısıtlamaların olması gerektiğine dikkat çekiyor.
Dijital yasakların, etkileyebileceği başlıca alanları şöyle sıralayabiliriz:
Çeşitliliğin, çok kültürlülüğün yaşandığı küresel bir zamandayız. Dijital yasaklar, bilgiye erişimi kısıtlayabilir ve ifade özgürlüğünü engelleyebilir. Sansür, farklı görüşlerin ifade edilmesini zorlaştırabilir ve toplumsal tartışmaları daraltabilir.
Sosyal medya platformlarına ve dijital hizmetlere getirilen kısıtlamalar, çevrimiçi ticareti, reklamcılığı ve e-ticareti olumsuz etkiliyor. Instagram ile oluşan maddi kayıplarla ilgili pek çok veri paylaşıldı. Küresel yasaklarda bu rakamlar yüzlerce kat olabiliyor. Özellikle dijital girişimciler ve küçük işletmeler, bu yasaklardan doğrudan etkilenebilir. Top10VPN'in araştırmasına göre, 2022 yılında internet kesintileri ve sosyal medya kısıtlamaları küresel ekonomiye 23,79 milyar dolar zarar verdi. Bu, dijital yasakların ekonomik maliyetinin ne kadar büyük olabileceğini gösteriyor.
İnternet sansürü ve yasakları, yenilikçi fikirlerin ve teknolojilerin yayılmasını zorlaştırabilir. Teknolojik ilerleme ve inovasyonun engellenmesi, toplumsal gelişmeleri de yavaşlatabilir. Buna karşılık, Starlink gibi uydu internet sistemleri, geleneksel internet altyapısına bağımlılığı azaltarak bazı ülkelerde internet yasaklarını bypass etme potansiyeli sunuyor. Bu, gelecekte dijital yasakları daha geniş açılardan bakmamız gerektiğinin bir işaretidir.
Sansür, eğitim, sağlık ve kültürel gelişme gibi alanlarda bilgi akışını sınırlayarak toplumsal refahı olumsuz etkileyebilir.
VPN gibi alternatif yöntemlerin kullanımı, gizlilik sorunlarına yol açabilir ve kişisel verilerin korunmasını zorlaştırabilir.