Karadeniz Bölgesi denilince ilk akla gelen yeşillik alanlar. Ama bununla bitmiyor tabi. Medeniyetlerin buluştuğu bölgede birçok tarihi yapı da var. Kültürel veya tarihi geziler için Karadeniz Bölgesi ilk sıralarda yer alıyor. Karadeniz'de bilinen gezi yerleri çok fazla. Ama bir o kadar da Karadeniz'in bilinmeyen yerleri var. Bu yerler de keşfedilmeyi bekliyor.
Karadeniz'in neresine giderseniz gidin gezilecek yerler bitmez. Medeniyetlerin yerleştiği bu bölgede tarihi yerlerden doğal harikalara çok çeşitli gezi alanları mevcut. Her ilin kendine özgü güzellikleri olan bu bölgede. İster Doğu Karadeniz'de gezilecek yerleri ister Batı Karadeniz'de gezilecek yerleri görmek isteyin, aradıklarınızın hepsi içeriğimizde. O halde Karadeniz gezi rehberimize buyurun!
Delikli Kaya Şelalesi, görenleri hayrete düşüren bir güzellik. Kayanın içinden akan su, masallardan fırlamış bir görüntüyü andırıyor. Kireç ve kilin su ile aşınması sonucu oluşan delikten geçen suyu izlemek bile sizi rahatlatacak!
Milli parkın Karagöl kısmı, ormanlık bir alan. İçindeki 'kalp göl' ise görenleri tebessüm ettirir cinsten. Sahara kısmı ise yayla. İçinde çeşitli aktiviteler yapılıyor. Kaya tırmanışı, kuş gözlemciliği bunlardan bazıları.
İnanç turizmi için önemli eserlerden biri olan Barhal Kilisesi, Gürcü Ortodoks Manastırı. 9.yy'dan kalan kilise, 1677 yılında camiye çevrilmiş. Asıl adı Parhali iken Türkçeye Barhal olarak geçmiş.
Ayder Yaylası, Rize'ye gidenlerin ilk adresi. Yayla kültürü, Karadeniz'de çok yaygın. Ayder ise bunların en meşhuru. Kafa dinlemek isteyenler için ideal adres olan Ayder'de balın tadına bakmadan dönmeyin!
Huser Yaylası, Rize'nin çok özellikli yaylalarından. Bu yaylanın özelliği, bulutların üzerinde olması. 2.700 rakımlı bu yaylada fotoğraf çekmelere doyamayacaksınız!
Fırtına Deresi üzerindeki bu köprü, yuvarlak kemerli ve tek gözlü bir köprü. 1696 yılında inşa edilen köprü, 54 metre uzunluğunda.
Sakin bir gün geçirip kafa dinlemek isteyenlerin adresi Sırakayalar Şelalesi. Bayburt'ta bulunan şelale, her mevsim ayrı güzel. Alın çayınızı, manzaraya doyun!
İpek Yolu'nda bulunan Korgan Köprüsü, Selçuklulardan kalma bir eser. Bu köprünün diğer adı da Meliğin Köprüsü. Köprü, 43.20 metre uzunluğunda. Doğayla tarihin buluştuğu mekanı görmeden gezinizi tamamlamayın.
Tarihi ve hikayesi tam olarak bilinmeyen bu yer altı şehri görenleri hayrete düşürüyor. Yerin altına kurulmuş yeni bir şehir adeta. Romalıların kovduğu ilk Hristiyanların burayı sığınak olarak kullandığına inanılıyor.
Trabzon denilince ilk gidilecek yer Sümela Manastırı. Kayaların üzerinde bulunan bu manastır, güzelliğiyle göz dolduruyor. İnanç turizminin önemli mekanlarından olan Sümela Manastırı, Karadeniz gezisine mutlaka dahil edileceklerden.
1924, 1930 ve 1937 yıllarındaki Trabzon ziyaretlerinde, Atatürk bu köşkte ağırlanmış. Son ziyareti olan 1937'de mal varlığını millete armağan etme kararını da bu köşkte almış. Atatürk'ün kalıp vakit geçirdiği bu köşk daha sonra müzeye dönüştürülmüş.
Manastırın tarihi tam bilinmiyor. Adını üzerine inşa edilen dağdan aldığına inanılıyor. Ormanların içinde kalan bu manastırın içinde değişik freskler bulunuyor. Tarihi bu manastırı gezi listenize ekleyin!
Sınır koruma amacı da olan bu antik kentin etrafı surlarla çevrilmiş. Savunmada kilit bir askeri üs olan Satala'da gezerken eski bir uygarlığın izlerini etrafınızda göreceksiniz.
İnanç turizminin önemli eserlerinden olan İmera Manastırı, Hristiyan Ortodoks inancının özelliklerini taşıyor. 1350 yılında yapılan manastır, üç nefli özellik gösteriyor. Buram buram tarih kokan bu yapı görülmeden dönmek olmaz!
1380 metrelik yüksekliğe sahip Tomara Şelalesi, tam bir görsel şölen sunuyor. Üzerinde birçok spor aktivitesinin yapıldığı şelalede Temmuz ayının ilk haftası Tomara Şelalesi festivali düzenleniyor.
Karadeniz'in her yeri yeşillik ama saklı bir cennet arayanların adresi Kuzalan Tabiat Parkı. İçinde beş şelale ve bir mağara bulunan park, birçok bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. İçindeki Mavi Göl ise Karadeniz'in tek sodalı gölü.
Yaz sıcağında ferahlamak isteyenlerin adresi Pangal Şelalesi, doğal güzelliği ile dikkat çekiyor. Şelalede ferahlamak isteyenlerin dışında doğa ile baş başa kalmak isteyenlerin de adresi Pangal Şelalesine uğramadan dönmeyin!
Giresun Adasında Ortaçağ'dan kalma surlar, kilise, şapel ve mezarlar var. Tarihi tam bilinmemekle birlikte M.Ö.300'lü yıllara dayandığına inanılıyor. Adada doğurganlığın sembolü olan Hamza Taşı da bulunuyor.
Yayla kültürü, Karadeniz Bölgesinin en önemli kültürü. Yazın sıcaklarda serinlemek ve hayvan otlatmak için çıkılan yayla, günümüzde şenliklerin de adresi. Perşembe Yaylası, huzuru bulmak için doğru adres.
Mitolojide, Kaptan Yason ve Herkül'ün altın postu Yason Burnu Yarımadasında aradığına inanılıyor. Muhteşem güzelliğiyle göz dolduran yarımadada, yazın güneşin doğuşu ve batışı çıplak gözle izlenebiliyor.
Girişi yuvarlak kemerli bu mezarın içinde iç içe iki oda bulunuyor. Değişik bir yapıya sahip bu mezar görülmeye değer!
Yeşilırmak üzerine yapılan bu köprü, Selçuklulardan kalmış. 151 metre uzunluktaki köprünün üç kardeşi barıştırdığına inanılıyor. 2.Gıyaseddin Keyhüsrev'in kavga eden üç oğlu İzzeddin, Rukneddin ve Alaaddin'in bu köprü sayesinde barıştığı iddia ediliyor.
Ballıca Mağarası, şimdiye kadar tespit edilen tüm mağara oluşumlarına sahip. 18 derece sıcaklığındaki mağarada birden fazla salon bulunuyor. Havuzlu salon, Çamurlu salon ve Fosil salon gibi bir sürü salonu var.
Alaeddin Keykubad'ın eşi olan Mahperi Hatun tarafından yaptırılan kervansaray, yazlık ve kışlık şeklinde. Yazlık kısmında avlu bulunurken kışlık kısmı ise tamamen kapalı.
Borabay Gölü, doğal bir heyelan set gölü. Bu göl, 900 metre uzunluğunda. Endemik bir bitki alanı olan Borabay Gölü, kamp alanı veya yürüyüş yolu olarak kullanılıyor.
Kral Kaya Mezarları, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine girmiş. Pontus Krallığından kalan bu mezarlıklar tarihi ve kültürel değere sahip. Farklı mezar stilleriyle dikkat çeken Kral Kaya Mezarları, Karadeniz gezisinin önemli bir durağı.
Yedikuğular Kuş Cennetinde 100'den fazla kuşun yaşadığına inanılıyor. Burası akpelikanların Türkiye'de üretildiği iki alandan biri. Kuş cennetinde yeşilbaş, kervan çulluğu, karabaş martı, turna ve daha birçok kuş görülebiliyor.
Bandırma vapuru, Atatürk'ü Samsuna çıkaran ve Kurtuluş Savaşı'nın başlamasında rol oynayan bir gemi. Asıl gemi sökülmüş olsa da orijinal çizimlere dayanılarak aynısı tekrar yapılmış ve müze haline getirilmiş.
Amazon kadınlarının bir dönem Samsun Terme'de yaşadığına inanılıyor. Amazon köyü, bu kadınların anısına yapılmış. Bu köy, anaerkil bit toplum yapısı olan Amazonların günlük hayatlarından kesitler sunuyor.
Kanyonun uzunluğu 3.250 metre. Kızılırmak üzerindeki en dar ve uzun geçit burası. Birçok medeniyetin geçtiği kanyonun tarihinin, Hitit medeniyetine kadar gittiğine inanılıyor.
Sarp kayalıkların ortasında olan İncesu Kanyonu, trekking ve rafting için en uygun yerlerden. Tam bir tabiat harikası olan bu yer, Çorum'un en güzel yerlerinden.
UNESCO Dünya Miras Listesine alınan Hattuşa, Hitit İmparatorluğunun başkenti. İçinde tapınaklar, kraliyet konutları ve surlar bulunuyor. Fırtına Tanrısı Teşup ile Arinna’nın Güneş Tanrıçası’na adanmış olan Büyük Tapınak, şehrin önemli yerlerinden.
Yüksek dağlık bölgede yer alan Kargı Yaylası, doğa harikası bir yer. Yayla evleri ile meşhur olan bu bölge görülmeye değer.
İnceburun Feneri, Türkiye'nin en kuzeyindeki deniz feneri. Bu fener, 1863 yılında yapılmış. Karadeniz manzarasına doyacağınız bu fenere uğramadan dönmeyin!
Bazalt Kayalıklarının yüksekliği 30-40 metre. Kayalıkların üstten görüntüsü peteği andırıyor. Özellikle bahar aylarında muhteşem bir görüntüye kavuşan kayalıkları her zaman ziyaret edebilirsiniz.
Terelek Kayasında bulunan mezarın üzerinde aslan kabartması bulunuyor. Mezarın dikdörtgen bir antresi var. Dikdörtgen olan mezar odasının içinde iki bitişik sedir de bulunuyor.
15 metre yükseklikten dökülen Ilıca Şelalesinin döküldüğü yerde doğal bir havuz oluşmuş. Su sesine doyacağınız şelalede huzuru tadacaksınız.
Derinliği ile görenleri şaşkınlığa uğratan Valla Kanyonu, dünyadaki en derin 2.kanyon. Doğasının güzelliğine diyecek söz olmayan kanyon, yürüyüş yapmayı sevenler için de ideal yerlerden.
1366 yılında yapılan köprü, 68.58 metre uzunluğunda. İlçeye de adını bu köprü vermiş. Kastamonu'nun simgesi olan köprü, Gökırmak üzerinde bulunuyor.
Tokatlı Kanyonu üzerindeki Kristal Cam Teras, 75 tona kadar taşıyabiliyor. Ayaklarınızın altındaki manzarayla mest olacağınız teras, size hayatınızın adrenalini yaşatacak.
18. ve 19.yy'dan kalma şehrin özelliklerini yansıtan Safranbolu Evleri, UNESCO tarafından 1994 yılında Dünya Kültür Mirası Listesine alınmış. Korunması için çaba sarf edilen bu evler, güzellikleriyle görenleri mest ediyor.
Karabük'ün en güzel doğa harikalarından Yenice Ormanları, çok çeşitli bitki ve hayvan türlerini barındırıyor. Blok halinde olmasından dolayı orman denizi de denilen Yenice Ormanları, Türkiye'nin en büyük blok ormanı olma özelliğini gösteriyor.
169 metre uzunluğundaki fosil mağara, Tabiat Varlığı ilan edilmiş. Damlataşlarının görünümleri ve doğal çevresi nedeniyle bu unvanı almış. Mağarada sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde damlataşları bulunuyor.
İki tarafı ağaçların sardığı bu yol, adeta sizi kucaklıyor. Özellikle sonbaharda sarı-kırmızı bir renk cümbüşü olurken bahar ve yaz aylarında yeşil bir şölen halini alıyor. Bu gizli geçitten geçerken kendinizi bir masalda hissedeceksiniz!
Bu lav sütunları, volkanlardan akan lavların soğuyup kristalleşmesiyle oluşmuş. Diğer lav sütunlarından farkı hem yatay hem dikey şeklinde olması. 80 milyon yıllık olduğuna inanılan Güzelcehisar Lav Sütunlarında güneş batımını izlemenin değeri paha biçilemez!
Gökgöl Mağarası, dört kattan oluşuyor. Toplam uzunluğu 3350 metre olan mağara, İçinde bir tane yer altı deresi de bulunuyor. İçindeki sarkıt, dikit gibi damlataşları var.
Romalılardan kaldığına inanılan Filyos Kalesinin yapımında iri taşlar kullanılmış. Kalenin tepesinde mermer yazıtlı levha, taş lahit ve tuğla mezar bulunuyor.
İçinde birden fazla şelalenin olduğu vadi, yeşillikler içinde saklı bir cennet. Bitki örtüsü çok çeşitli olan vadide endemik bitki türleri de bulunuyor. Su seslerini dinleyerek manzaraya doyacağınız Harmankaya Şelalelerini görmeden dönmeyin!
İki koy üzerine koyulan Ceneviz Kalesinin yapıldığı tam tarih bilinmiyor. 2013 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesine eklenmiş. Doğası ve plajları ile hayranlık uyandıran Ceneviz Kalesi görülmeye değer!
Samandere Şelalesi Tabiat Anıtı, Türkiye'nin tescil edilen ilk tabiat anıtlarından. İçindeki şelaleler, Büyük Melen suyu ile birleşerek Karadeniz'e dökülüyor. Şelale, bulunduğu köye de adını vermiş.
M.Ö 3.yüzyıldan kaldığına inanılan Prusias Ad Hypium Antik Kentin içinde antik tiyatro, su kemerleri, atlı kapı bulunuyor. Her adım attığınızda tarihi hissedeceğiniz bu antik kenti görmeden dönmek olmaz!
Adını içindeki yedi gölden alan Yedigöller Milli Parkı, sonbahar denildiğinde akla ilk gelen yerlerden. Bu park, güzelliğiyle insanı kendine hayran bırakıyor. Her türlü ağacın ve çeşitli yabani hayvanların bulunduğu yer, sessizliği tatmak isteyenler için doğru adres.
Batı Karadeniz'deki tek örnek olan Akkaya Travertenleri, beyaz örtüyle kaplanmış bir doğa harikası. Yeşilin en güzel tonlarının beyaz ile buluştuğu manzaraya hayran olacaksınız!
Kayalara oyulan evlerden oluşan Seben Kaya Evlerinin Erken Hristiyanlık Döneminden, Orta Bizans Dönemine kadar kullanıldığına inanılıyor. Tarihin kapılarını açan bu evleri ziyaret etmeden dönmeyin.
Yaptığınız haberin amına koyayım. Nerede hangi il hangi ilçe çok mu zor bunları belirtmek 😡😡
peki amasya görsellerine dalyanın fotosunu koymak hangi krallığa ait ?