Gerçekten artık ne diyeceğimi bilemiyorum ağzımızı açsak sanane herkes istediğini yapar özgürlüğe dönüyor muhabbet eyvallah herkes istediğini yapsın tabiki beni alakadar etmez ama bu aptal pis işleri neden güzelleme yaparak teşvik ediyor gibi sürekli sunuyorsunuz?Bunu özellikle ismini hatırlayamadım ama katarsis tarzı program yapan kanallar ve başta soylemem gereken onedio çok yapıyor!Herseyi gözümüze soka soka normallestirdiniz arkadaş isteyen manevi isteyen kendi benliği yönünden düşünsün birinden bakarsan fazla günah diğerinden bakarsan insanın kendini basitleştirmesi hani başka iş yok mu müzisyen olduğunuzu kendiniz söylemişsiniz
Dünyanın en eski mesleğini sevimlileştirme çabaları, seks işçiliği, eskortluk, sugarbaby ne derseniz deyin onun adı o.rospuluk, fahişeliktir , hiç de sevimli değildir... Genelde turşu kokan, dişleri çürük fare ölüsü gibi kokan , sokakta görsen yolunu değiştireceğin it heriflerin altına yatmaktır, her seferinde isteyerek tecavüze uğramaktır.... DW önden buyursun, kendi kızlarını ve bacılarını bu "mesleğe" teşvik etsin.....
Kemalizmi "Batılılaşma" zanneden ve yıllarca böyle lanse eden oryantalist bakış iyi izlesin. Muasır medeniyet demek batı demek değildir. batı ahlaken çürüyen bir medeniyet. Her türlü sömürü (buna cinsel sömürü de dahil) batıda normal karşılanır oldu.
Bu durumun özetini anlatıyorum toplanın:
Bundan 100 sene önceye kadar kadınların sigara içmesi en 'muassır' toplum olan Amerika'da bile büyük bir ayıp sayılmaktaydı.Kadınların özellikle umuma açık yerlerde sigara içmesi kabul görmüyordu. Kadınların sigara içmeye başlaması tütün şirketlerinin cirolarının ikiye katlanması demekti. Bunun farkında olan American Tobacco meseleyle alakalı çalışmalar yaptı. Kadınları sigaraya başlatmanın bir yolunu aradılar ve Edward Bernays'i buldular.
Amacın açıktan söylenemeyeceği için, Bernays'in kadınları harekete geçirecek güçlü bir motivasyona ihtiyacı vardı. Bernays konuyu düşündü, psikologlarla görüştü, incelemeler yaptı. Sonunda aradığı motivasyonu buldu: "Özgürlük!" Bernays aradığı sloganı buldu, kadınlar özgür değildi, tutucu gelenekler altında eziliyordu. Sigara kadınların "özgürlük meşalesi" olacaktı; sigarayı değil, ataerkil tabuları yakacaklardı. Operasyon için 1929 yılı Paskalya törenlerini seçti. Bir grup kadını ve fotoğrafçıyı gösteri için kiraladı. Kadınlar geçit esnasında sigaralarını çıkarıp yakacaklar, fotoğrafçılar da onları fotoğraflayacaktı.
Ertesi güne manşetler hazırlanmıştı: Kadınlar tabulara karşı özgürlük meşalelerini yaktı! Kampanya o kadar etkili oldu ki, daha o yıl kadınların sigara içme oranı %100'den daha fazla arttı. Muhalefet edenlere cevap kendilindiğinden doğmuştu: Kadınların sigarasına karşı olmak, kadın haklarına karşı olmaktı.
Gerçekten artık ne diyeceğimi bilemiyorum ağzımızı açsak sanane herkes istediğini yapar özgürlüğe dönüyor muhabbet eyvallah herkes istediğini yapsın tabiki beni alakadar etmez ama bu aptal pis işleri neden güzelleme yaparak teşvik ediyor gibi sürekli sunuyorsunuz?Bunu özellikle ismini hatırlayamadım ama katarsis tarzı program yapan kanallar ve başta soylemem gereken onedio çok yapıyor!Herseyi gözümüze soka soka normallestirdiniz arkadaş isteyen manevi isteyen kendi benliği yönünden düşünsün birinden bakarsan fazla günah diğerinden bakarsan insanın kendini basitleştirmesi hani başka iş yok mu müzisyen olduğunuzu kendiniz söylemişsiniz
Kemalizmi "Batılılaşma" zanneden ve yıllarca böyle lanse eden oryantalist bakış iyi izlesin. Muasır medeniyet demek batı demek değildir. batı ahlaken çürüyen bir medeniyet. Her türlü sömürü (buna cinsel sömürü de dahil) batıda normal karşılanır oldu.
Bu durumun özetini anlatıyorum toplanın: Bundan 100 sene önceye kadar kadınların sigara içmesi en 'muassır' toplum olan Amerika'da bile büyük bir ayıp sayılmaktaydı.Kadınların özellikle umuma açık yerlerde sigara içmesi kabul görmüyordu. Kadınların sigara içmeye başlaması tütün şirketlerinin cirolarının ikiye katlanması demekti. Bunun farkında olan American Tobacco meseleyle alakalı çalışmalar yaptı. Kadınları sigaraya başlatmanın bir yolunu aradılar ve Edward Bernays'i buldular.